SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM...

17
The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS3666 Number: 50 , p. 511-527, Autumn II 2016 Yayın Süreci Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date - Yayınlanma Tarihi / The Published Date 26.08.2016 31.10.2016 SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM GAZETESİ’NDE İSLAM BİRLİĞİ ÜZERİNE YAPILAN BAZI HABERLER SOME NEWS ON PAN-ISLAMIZM MADE BY IKDAM NEWSPAPER IN SULTAN II. ABDULHAMID PERIOD Araştırmacı Veysel AKTO Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Öz Bu çalışma, İslam Birliği düşüncesinin II. Abdülhamid’in devlet politikasındaki yerini göz önünde bulundurmak suretiyle İkdam Gazetesi’ndeki İslamcılığı ilgilendiren haberler incelenerek yapılmıştır. Böylece İslam Birliği politikasının o dönemki kamuoyunu nasıl etkilediği araştırılmak istenmiştir. Öncelikle II. Abdülhamid’in iç ve dış politikasında önemli bir yeri olan bu akımın kapsamı, dayanağı, uygulanabilirliği ve özellikle bu politikaya karşı yapılan dış müdahaleler üzerinde durulmuştur. Daha sonra basın yayının o dönemdeki durumu ve öneminden bahsedilerek İkdam Gazetesi’nin Türk basın hayatındaki yerine değinilmiştir. Ayrıca İslam Birliğini sağlama gayretleriyle ve İkdam Gazetesi’nin bu konudaki yayın politikasıyla alakalı genel bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışmamızın temel unsuru olan 1876-1908 yılları arası İkdam Gazete- si’ndeki İslamcılıkla ilgili yapılan haberler ise Osmanlıca orijinal metinlerinden çevrilip yorumlanarak okuyucuya sunulmuştur. Böylece sadece Osmanlı Müslümanlarını değil, tüm dünya Müslümanlarını kucaklamaya çalışan Halife ve Emr’ül-Mü’minin olarak anılan Sultan II. Abdülhamid’in bu hedefe yönelik gayretleri gazete haberleri ile daha detaylı olarak incelenmiştir. Zira İstanbul’dan Singapur’a, Liverpool’dan Medine, Yem- en, Girit ve Rusya’ya kadar oldukça geniş bir yelpazede birçok İslam Birliği temalı ak- tivitede bulunulmuştur. Gerek maddi, gerek manevi yardımlara ve gerekse topyekün İs- lami kalkınmaya dayanan bu aktivitelerin kamuoyu oluşturmak için İkdam Gazetesi aracılığı ile halka duyurulması amacı temel konumuz olmuştur. Özellikle İslam Birl- iğinin yansımaları ve basın-yayının kamuoyu oluşturmada halk üzerindeki etkisi üzerinde durulmuştur. Anahtar Kelimeler : II. Abdülhamid, İslam Birliği, Basın-Yayın, İkdam Gazete- si, Haberler Abstract This work has been prepared by examining news about Pan-Islamism in the İkdam Newspaper, by taking into consideration the importance of Islamic Unity thought

Transcript of SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM...

Page 1: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

The Journal of Academic Social Science Studies

International Journal of Social Science

Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS3666

Number: 50 , p. 511-527, Autumn II 2016

Yayın Süreci

Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date - Yayınlanma Tarihi / The Published Date

26.08.2016 31.10.2016

SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM

GAZETESİ’NDE İSLAM BİRLİĞİ ÜZERİNE YAPILAN

BAZI HABERLER SOME NEWS ON PAN-ISLAMIZM MADE BY IKDAM NEWSPAPER IN

SULTAN II. ABDULHAMID PERIOD Araştırmacı Veysel AKTO

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Öz

Bu çalışma, İslam Birliği düşüncesinin II. Abdülhamid’in devlet politikasındaki

yerini göz önünde bulundurmak suretiyle İkdam Gazetesi’ndeki İslamcılığı ilgilendiren

haberler incelenerek yapılmıştır. Böylece İslam Birliği politikasının o dönemki

kamuoyunu nasıl etkilediği araştırılmak istenmiştir. Öncelikle II. Abdülhamid’in iç ve

dış politikasında önemli bir yeri olan bu akımın kapsamı, dayanağı, uygulanabilirliği ve

özellikle bu politikaya karşı yapılan dış müdahaleler üzerinde durulmuştur. Daha sonra

basın yayının o dönemdeki durumu ve öneminden bahsedilerek İkdam Gazetesi’nin

Türk basın hayatındaki yerine değinilmiştir. Ayrıca İslam Birliğini sağlama gayretleriyle

ve İkdam Gazetesi’nin bu konudaki yayın politikasıyla alakalı genel bir değerlendirme

yapılmıştır. Çalışmamızın temel unsuru olan 1876-1908 yılları arası İkdam Gazete-

si’ndeki İslamcılıkla ilgili yapılan haberler ise Osmanlıca orijinal metinlerinden çevrilip

yorumlanarak okuyucuya sunulmuştur. Böylece sadece Osmanlı Müslümanlarını değil,

tüm dünya Müslümanlarını kucaklamaya çalışan Halife ve Emr’ül-Mü’minin olarak

anılan Sultan II. Abdülhamid’in bu hedefe yönelik gayretleri gazete haberleri ile daha

detaylı olarak incelenmiştir. Zira İstanbul’dan Singapur’a, Liverpool’dan Medine, Yem-

en, Girit ve Rusya’ya kadar oldukça geniş bir yelpazede birçok İslam Birliği temalı ak-

tivitede bulunulmuştur. Gerek maddi, gerek manevi yardımlara ve gerekse topyekün İs-

lami kalkınmaya dayanan bu aktivitelerin kamuoyu oluşturmak için İkdam Gazetesi

aracılığı ile halka duyurulması amacı temel konumuz olmuştur. Özellikle İslam Birl-

iğinin yansımaları ve basın-yayının kamuoyu oluşturmada halk üzerindeki etkisi

üzerinde durulmuştur.

Anahtar Kelimeler : II. Abdülhamid, İslam Birliği, Basın-Yayın, İkdam Gazete-

si, Haberler

Abstract

This work has been prepared by examining news about Pan-Islamism in the

İkdam Newspaper, by taking into consideration the importance of Islamic Unity thought

Page 2: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

512

Veysel AKTO

in the government policy of II.Abdulhamid. The aim with this work is to investigate the

effects of Pan-Islamism policy on the public opinion in that time. Firstly, the scope of this

trend which has a important role in II. Abdulhamid's internal and external policies sec-

ondly, basis and applicability and foreign obstacles against this policy are mentioned.

Then, the role of İkdam Newspaper in the Turkish broadcast life and the situation, im-

portance and censorship of the press at that time are mentioned. Also, general assess-

ment related to efforts of ensuring the Islamic Union and the policy of the İkdam News-

paper has been made. News about Pan-Islamism made in the years between 1876-1908 in

İkdam Newspaper which are basic elements of our work are translated and interpreted

from the original Ottoman Turkish texts and presented to the readers. The goal of II.

Abdulhamid who (known as Caliph and Emeer of Believers) tries to emrace not only the

Ottoman Muslims but also all muslims of the world and his efforts towards this goal has

been examined in more details with the news. Because, from Istanbul to Singapore, from

Liverpool to Medina, from Yemen to Crete and to Russian, in a quite wide range, many

Islamic Unity-themed activities have been made. Here, our main issue is the goal of

publicizing financial need-based, spiritual help-based activities on the overall Islamic

development, through İkdam newspaper to create public. Especially, Pan-Islamism re-

flections and impact on people of the role of press in creating public opinion are focused

on.

Keywords: II. Abdülhamid, Pan-Islamism, Press, İkdam Newspaper, News

1. Giriş

Sultan II. Abdülhamid dönemi, Os-

manlı tarihinde en çok merak uyandıran ko-

nuların başında gelmektedir. Gerek siyasi,

gerek dış politikadaki çalışmaları ve gerekse

İslam dünyası üzerindeki hedefleri II. Abdül-

hamid’in hep gündemde kalmasını sağlamış-

tır. Sultanın oldukça çalkantılı geçen 33 yıllık

iktidarındaki kuşkusuz en büyük rüyası ise

İslam Birliğini sağlamaktır. 19. yy’da gittikçe

yaygınlaşarak halk arasında geniş kitlelere

hitap eden ve devrin siyasi yapısına ışık tut-

ması yönüyle tarihi bir kaynak olarak kullan-

dığımız gazete arşivleri de bu noktada incele-

nerek basın-yayın aracı olarak meselelere ayrı

bir bakış açısı getirmiştir. Nitekim halk, gerek

güncel yaşamla ilgili bilgileri ve gerekse dev-

let politikaları ile ilgili yorumları artık ikinci

veya üçüncü bir şahıstan duyarak değil de

bizzat kendisi okuyarak öğrenmeye başlamış-

tır. Buna bağlı olarak basın-yayının önemli bir

konuma ulaşması yönüyle incelediğimiz ga-

zete haberleri bize doğru yolu göstermektedir.

Ayrıca İkdam Gazetesi’nin halk arasında be-

ğenilen popüler bir gazete olması ve okuyucu

kitlesinin toplumun farklı kesimlerinden

oluşması bu haberlerin önemini bir kat daha

arttırmaktadır.

Sultan II. Abdülhamid’in, yaşadığı

dönemi iyi analiz eden bir lider olmasından

yola çıkarak gerçekleştirmek istediği İslam

Birliği politikası için gerekli propaganda alt

yapısını gazetelerle yapmaya çalıştığını gör-

mekteyiz. Kendi döneminde basına uygulattı-

ğı sansür; bazen istemediği haberlerin önüne

geçme, bazen de İslam Birliği doğrultusunda

bir propaganda amacına hizmet etme şeklinde

tezahür etmiştir. Nitekim Osmanlı tebaasının

Halifeye olan bağlılığının hiçbir şekilde sar-

sılmaması için büyük çaba gösteren Sultan II.

Abdülhamid, bir yandan da tüm İslam coğ-

rafyasında saygınlığını korumaya çalışmıştır.

Aşağıda değerlendirmesini yaptığımız İkdam

Gazetesi’ndeki haberlere göre Osmanlı sınır-

larının dışında çok uzak bölgelerde yaşayan

Müslümanlar adına da çeşitli çalışmalarda

bulunulması bunu kanıtlamaktadır. Zira II.

Abdülhamid şunu çok iyi biliyordu ki; İslam

Birliği için sadece kendi içinde organize olma

yetmez, aynı zamanda diğer dini ve siyasi

oluşumlara karşı da Müslümanların hamisi

olmak şarttır. Çünkü İslam coğrafyası, etrafını

çepeçevre saran sömürgeci Haçlı zihniyetine

karşı yeni Fatihler, Yavuzlar ve Kanuniler

aramaktadır. Bunun 19. yy’da gerçekleşmesi

her ne kadar mümkün olmasa da Sultan II.

Page 3: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 513

Abdülhamid’in bu uğurda verdiği gayret dik-

kate değerdir.

2. İslam Birliği Politikası

İslam Birliği fikri, 19. yüzyılda Hristi-

yan unsurların Osmanlı İmparatorluğu’ndan

ayrılmaları üzerine devletin sosyal ve siyasal

bütünlüğünü korumak amacıyla ileri sürül-

müş bir devlet politikasıdır ve politika I. Meş-

rutiyet döneminin sonlarına doğru güçlenmiş-

tir. İslam Birliği politikasının ana gayesi, İm-

paratorluk içindeki Müslüman unsurlar ara-

sında birlik ve beraberliği sağlamak ve impa-

ratorluk dışındaki Müslümanları halifelik ku-

rumunun dini gücü etrafında birleştirerek

beraber hareket ettirmektir. İslam Birliği akı-

mı, II. Abdülhamid döneminde resmi bir dev-

let politikası olarak fiilen uygulanmıştır. Zira

II. Abdülhamid, etkili bir dış politika izlemek

için içeride güçlü olmanın gerekliliğini ve mil-

letin hafızasında bir ittifak ve ittihat hasıl

edilmesi gerektiğini idrak etmiş bir devlet

adamıdır. Dikkat edilmesi gereken, II. Abdül-

hamid’in millet lafzıyla neyi kastettiği ve onu

bir hedefte buluşturacak unsurlardan ne anla-

şıldığının tespitidir. Her aşamada yaptığı re-

formlarla devletin sınırları içinde yaşayan

tüm fertleri kapsamaya çalışan II. Abdülha-

mid, millet derken aslında kimleri kastedi-

yordu? Devleti ve milleti kurtuluşa ulaştır-

mak için aktif olarak uygulanan bu politika

kimlere hitap edecekti? Bu sorulara verilecek

cevap aslında açıktı. Bu doğrultuda Osman-

lı’nın Türk, Arap, Yunan, Boşnak, Bulgar,

Sırp, Arnavut vb. birçok etnik unsurdan mü-

teşekkil olduğunu göz önünde bulundurarak

cemiyeti bir arada tutan ve kenetleyen unsu-

run ‚İslam Birliği‛ olduğuna dikkat çekilmek-

tedir. Zira protokol olarak genelde ‚Emir’ül-

Mü’minin‛ unvanının önde gelmesinden,

Osmanlı Padişahı unvanının ise ikinci planda

olmasından devletin sosyal bünyesi ve politi-

ka esasının tümüyle din üzerine kurulduğunu

anlayabiliriz. II. Abdülhamid kendi ifadele-

rinde de işaret ettiği gibi, ‚Osmanlı Milleti‛

derken Müslümanları kastetmektedir. Osman-

lı Sultanına ait olan ve Osmanlı sınırlarında

yaşayan gayrimüslimlerin de göz ardı edil-

mediğini bu politika, özelde Türk ve Müslü-

man halka yönelik uygulanmıştır (Abdülha-

mid, 2010: 180). İslam Birliği, inanç bakımın-

dan sade iken, teşkilatlanma bakımından bir

devlete benzemektedir. II. Abdülhamid de bu

devletin temelinin Kur’an şeriatine dayan-

makta olduğunu savunmuştur. Ayrıca bu şe-

riatın başka dinlerden olanlara uygulanama-

ması nedeniyle tüm felaketlerin din birliğinin

olmamasından kaynaklandığını ileri sürmüş-

tür. Afganlı Cemalettin’in fikirlerinden de

ilhamla kendisine padişah veya sultan denil-

mesinden çok Emir’ül Mü’minin denilmesini

işte bu yüzden istemiştir. (Karal, 1983: 543).

II. Abdülhamid döneminde İslam

coğrafyasının her tarafından yüzler ve hatta

binlerce Müslüman, hilafetin merkezini ziya-

ret edip idarecilerle buluşmuşlardır. Kendi

ülkelerine döndüklerinde İslamiyet’in merke-

zi İstanbul hakkında siyasi ve sosyal açıdan

gördüklerini yurttaşlarına anlatmışlardır. Bu

durum, bir yönüyle İslamcılık politikasının

etkisi ve İslam coğrafyalarında kabulü açısın-

dan büyük bir başarıdır. Bu politika ile İslam

müesseselerinin mevcut durumlarını düzelt-

mekten sosyal faaliyetlere, dini gün ve gecele-

rin önemine uygun bir şekilde kutlanmasın-

dan, giyim kuşama kadar hayatın her safhası-

na İslami bir hava kazandırılmaya çalışılmış-

tır. Ayrıca bu çalışmaların kalıcı olması için

genel eğitim faaliyetleri de unutulmamıştır

(Eraslan, 1995: 212).

İslam Birliği politikası her ne kadar

resmen devlet politikası olarak uygulanmaya

çalışıldı ise de özellikle emperyalist dış güçle-

rin engellemeleri nedeniyle uzun süreli ola-

mamıştır. Çünkü Avrupalılar, sömürgeciliğin

zirvesini yaşadıkları 19. yüzyılın ikinci yarı-

sında bir yandan Osmanlı’dan yeni topraklar

koparmaya uğraşırken, bir yandan da sömür-

geleri altındaki İslam topraklarını kontrolleri

altında tutmak istiyorlardı. Bunu bazen direkt

bazen de maşalarla halletmeye çalışıyorlardı.

Page 4: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

514

Veysel AKTO

Örneğin II. Abdülhamid’in karşısına çıkarılan

Ermeni ve Yahudi meseleleri gerçekte kamu-

oyuna yansıtıldığı gibi olmamakta ve bu so-

runlar bahsettiğimiz çıkarlar doğrultusunda

Avrupa emperyalistlerinin maşaları olarak

kullanılmaktadır. Ayrıca Avrupalı emperya-

listler, Osmanlı’daki gayr-i Müslim unsurları

mevcut yönetime karşı isyana teşvik ettirdik-

leri gibi bununla da yetinmeyerek Anadolu

dışındaki Müslümanlar arasında da milliyet-

çilik hareketlerini başlatarak ayrılık fitilini

ateşlemişlerdir. Emperyalistlerin Bu projeleri-

nin sadece ekonomik karakterli olmadığı, aynı

zamanda İslam coğrafyalarında İslam’ı zayıf-

latarak Hristiyanlığı yaymaya çalışan misyo-

ner bir ruh haleti içinde olduğu anlaşılmakta-

dır (Brockelmann, 2002: 190). Bunu misyoner-

lik yapan bazı bilim adamı ve kaşiflerin amaç-

larına daha hızlı ulaşabilmek için Müslüman

ailelerin aralarına sızıp kendilerini doktor ola-

rak tanıtmalarından anlayabiliriz (Sırma,

1989: 46). Böylelikle bu durumu 11. yüzyılda-

ki Haçlı seferlerinin bir tezahürü olarak göre-

biliriz.

Batılılar bir yandan misyonerlik ile İs-

lam coğrafyalarına fitne tohumları ekerken,

bir yandan da Arap milliyetçiliğini ateşlemiş-

lerdir. Nitekim II. Abdülhamid’in en büyük

endişesi ‚Arap Milliyetçiliği‛ ve ‚Alternatif

Halifelik‛ti. Gerek batının kışkırtması ve ge-

rekse bölgeye gönderilen yerel yöneticilerin

halkla iyi geçinememesi yavaş yavaş bu endi-

şeyi arttırmıştır. Örneğin; Abdurrahman El-

Kevakibi adlı biri gibi Osmanlı yönetimini

eleştiren ve alternatif halifelik tekliflerinde

bulunanlar olmuştur. El-Kevakibi, İslam Di-

nine ve ilk ortaya çıkıp yayılması sürecindeki

hizmetlerinden dolayı Arap ırkının üstün ol-

duğunu savunmuş ve hilafetin Kureyş so-

yundan gelen birine verilmesi gerektiğini id-

dia etmiştir. Ayrıca Hristiyan Arap olup,

Arap milliyetçiliğinin savunucularından olan

Necip Azuri, 1904’te Paris’te kurduğu ‚Ligue

de la Patrie Arabe‛ adlı dernekte Suriye ve

Irak’ın Türk hakimiyetinden çıkarılmasını

savunup, Araplar arasında bir ayaklanma çı-

karmaya çalışmıştır (Soy, 2004: 181). İşte bu

örneklerde ne kadar başarılı olduğu gözlenen

Avrupalılar, II. Abdülhamid döneminde İs-

lam birliğini engelleme çalışmalarına daha

sonra hız vermiş ve ‚Kutsal Cihat‛ a rağmen

I. Dünya Savaşı’nda Arap topraklarında ektik-

leri nifak tohumlarının meyvelerini toplamış-

lardır. Ancak şunu da belirtmeliyiz ki, İslam

Birliği politikası aslında batılı emperyalist

emelleri perdelemekti. Bu konuda II. Abdül-

hamid’in tahttan indirildikten sonra I. Dünya

Savaşı sırasında dudaklarından dökülen şu

ifadeleri aslında her şeyi özetlemektedir: ‚Ci-

hadın kendisi değil, fakat ismi bizim elimizde bir

silahtı. Ben bazen sefirleri tehdit etmek istediğim

vakit, ‚Bir İslam Halifesinin iki dudağı arasında

bir kelime vardır. Allah bunu çıkartmasın derdim.

Cihat bizim için ismi olup, cismi olmayan bir kuv-

vetti‛ (Soy, 2004: 182).

Sadece I. Dünya Savaşı’nda son çare

olarak başvurulan bir politika olmayıp güçlü

bir İslam Birliği kurarak eski günlere dönmeyi

amaçlayan bir akım olan İslam Birliği adına

gerçekten önemli adımlar atılmıştır. Dünya-

nın farklı coğrafyalarında her Müslümana

yardım eli uzatarak halifeliğin gerektirdiği

sorumluluk yerine getirilmeye çalışılmıştır.

Aşağıda İkdam Gazetesi’nde yayınlanan ha-

berlerle örneklendirmeye çalıştığımız bu poli-

tika, basın yayın yoluyla hep gündemde tu-

tulmaya çalışılmıştır. Zaten 1876 ile 1908 yılla-

rı arasındaki dönemin basın tarihi açısından

en önemli özelliği, basın sektörünün halk ve

hükümet nezdinde etkisini arttırmasıdır. Bu

durum zaman ilerledikçe kendisini daha çok

hissettirmiştir. Zira günümüze kadar gelen

süreçte de basının siyasi, ekonomik ve kültü-

rel anlamdaki etkisi daha bariz bir şekilde

kendisini göstermiştir. Bu noktada sürekli

önemini arttıran basın, meşrutiyet döneminde

bazen özgür bırakılmış, bazen de baskı altın-

da tutulmuştur. Sultan II. Abdülhamid, belli

dönemlerde yapılan yayınlardan oldukça ra-

hatsız olsa da karşı cephede yer almamak için

düşüncesini açıkça beyan etmek istememekle

beraber mizah gazeteleri Sultanın sabrını cid-

di manada zorlamıştır (İnuğur, 1978: 241).

3. İkdam Gazetesi

Page 5: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 515

Ahmet Cevdet Bey tarafından

23.06.1894 tarihinde çıkarılan ve özellikle II.

Meşrutiyet yıllarının en önemli gazetesi olan

İkdam Gazetesi, (İnuğur, 1978: 268) kelime

olarak ‚devamlı, gayret ve sebat ederek ça-

lışmak‛ anlamlarına gelmektedir (Devellioğ-

lu, 1986: 253). Gazete, meşrutiyet yıllarının

yanı sıra I. Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve

Cumhuriyet dönemlerinde de yayınlanmıştır.

Genelde cereyan eden olayların anlatıldığı bir

fikir gazetesi olmasıyla birlikte dönemin siya-

si, kültürel ekonomik ve edebi değişimlerini

de yansıtan bir gazetedir (Topuz, 1973: 74).

İkdam Gazetesi’nde, Türkçülük eserleri de

yayınlanmakta ve bu yönüyle gazetenin ismi-

nin yazılı olduğu yerde ‚Siyasi Türk Gazete-

sidir‛ ibaresi bulunmaktadır (İnuğur, 1978:

268). Her ne kadar siyasi olayların anlatıldığı

bir gazete kimliği ile yayın hayatına başlasa

da, yazarlarının çoğunun edebiyatçı olması

münasebetiyle zamanla edebi meselelerin de

yorumlanarak çehresinin değiştirilip sütunla-

rının edebiyat ve fikir yazılarına açıldığı bir

yayın organı haline gelmiştir (Akyüz, 1969:

123). Ayrıca dönemin birçok idealist genç ga-

zeteci adayları için bir okul sayılan İkdam

Gazetesi’nin basın hayatına girdiği yıllar Türk

basın tarihinin en verimsiz yılları sayılmakta-

dır (Buttanrı, 2003: 95). İkdam Gazetesi’nin

1899’daki tirajı yaklaşık 30.000’e ulaşırken,

mürettiphanesinde 8-10 kişilik bir ekip çalış-

maktadır (Kabacalı, 1998: 97). I. Meşrutiyet’in

ilan edildiği dönemde 40.000 tirajı olan ve

büyük boyda resimli olarak yayınlanan İk-

dam Gazetesi, rotatif türü makinalarla basıl-

dığı için devrinin gelişiminin ve yenileşmesi-

nin öncüsü olmuştur (İnuğur, 1978: 268).

Çünkü Türk basın tarihinde ilk kez basımında

rotatif türü baskı makinasını kullanılan gazete

İkdam Gazetesi olmuştur (Kabacalı, 2000: 97).

İkdam Gazetesi, kendi devrinin en

önemli yayın organı olup ilim, siyaset ve olay-

lar gazetesi olmuştur. Belli süreçlerde kendi

devrinin Sabah ve Tercüman-ı Ahval gibi di-

ğer önemli gazeteleriyle imla, musiki ve dil

kategorilerinde tartışmalar yapmış ve bu ko-

nularda eğitim öğretime katkıda bulunarak

kamu yararı adına yazılar yayınlamıştır. Bu

yönüyle gazete, kadın ve çocuk eğitimine

önem vererek ziraat, fen sağlık, eğitim, güzel

sanatlar ve edebiyat alanlarında ilgi çekici

yazılar yayınlamıştır. Tüm Osmanlı vilayetle-

rinde ve değişik ülkelerde muharriri olan

Ahmet Cevdet, özellikle Fransa ve Alman-

ya’daki muharrirlerle irtibat kurarak o ülke-

lerle ilgili edindiği her türlü siyasi, ilmi ve

edebi bilgiyi okuyucularıyla paylaşmıştır. Bu

sayede İkdam Gazetesi, muharrirlerin gön-

derdiği telgraf ve mektuplar ile gelen ajanslar-

la günün önemli haberlerini yayınlayarak

dünyaya açılan bir gazete olmuştur. Osman-

lı’nın dış politikasındaki yabancı devletlerle

olan ilişkileri, İstanbul’da yapılan veya plan-

lanan tüm imar ve bayındırlık çalışmaları,

saray ve hükümetle ilgili bilgiler, bulaşıcı ve

salgın hastalıklar gibi önemli haberler okuyu-

cuya sunulmuş, okuyuculardan gelen mek-

tuplar da gazetede ilan edilerek okuyucu ile

güzel irtibatlar sağlanmıştır. Ayrıca gazetenin

İstanbul ve diğer vilayetlerde düzenli dağıtı-

mı sayesinde okuyuculardan gelen mektuplar

genelde takdir edici niteliktedir (Buttanrı,

2003: 85). İkdam Gazetesi’nin içeriği, ‚Haber-

ler‛, Yazılar‛ ve ‚İlanlar‛ olmak üzere üç ana

başlıktan oluşmaktadır.

4. İkdam Gazetesi’nin İslam Birliği

ile İlgili Yayın Politikası

Basının gücünün yeni yeni hissedil-

meye başladığı bu dönemde gazetelerin imti-

yaz sahiplerinin okuyucularını istedikleri yere

yönlendirdikleri bir gerçektir. Bunu doğru

anlayan Sultan II. Abdülhamid, önce bu gücü

kontrolü altında tutmaya çalışmış ise de çeşitli

etkenlerle başarılı olamamıştır. Basına yönelik

sansürlemeler bu noktadan itibaren uygula-

maya koyulmuştur. Doğrudan siyasi bir gaze-

te olmaması yönüyle İkdam; genelde edebi

yazılar, çeviriler ve köşe yazılarıyla ön plana

çıkmıştır. Bu nedenle direkt İslam Birliğine

yönelik bir yayın politikası yoktur. Baş mu-

Page 6: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

516

Veysel AKTO

harrir Ahmet Cevdet ve yazar kadrosunun

yukarıda bahsettiğimiz gibi genelde milli çiz-

gide oluşu İslam Birliği fikrinin pek de dikka-

te alınmadığını göstermektedir. İslam Birliğini

sağlama adına halife statüsü ile Müslümanla-

rın yaşadığı coğrafyalara yapılan yardımlar ve

İslami düzenlemeler İkdam Gazetesi’nde bir

politika sonucu olarak değil de olağan faali-

yetler olarak okuyuculara aktarılmıştır. Bu

çerçevede II. Abdülhamid’in ısrarla uygula-

maya çalıştığı İslam Birliği politikası ile ilgili

yapılan bu çalışmaların okuyucular nazarında

geniş yankı uyandırmadığını tahmin etmek-

teyiz. Ayrıca bazı baskı hatalarının yapılması

ve bu nedenle alınan kapatma kararları sonu-

cu Ahmet Cevdet ve iktidar arasında soğuk

rüzgarlar esmiştir. II. Abdülhamid’in basına

balans ayarı verme doğrultusunda yaptığı

sansürlemeler mevcut iktidarını koruma adı-

na yapılmış olsa da basın özgürlüğüne bir

darbe niteliğinde olmuştur. Bu yüzden diğer

gazetelerle olduğu gibi İkdam Gazetesi ile de

ilişkiler pek de iyi değildir. Doğal olarak ikti-

darın savunup uyguladığı bir siyasi fikir, milli

çizgide olan İkdam Gazetesi’nin yayın politi-

kasında doğrudan bir karşılık bulmamıştır.

Ancak bu İslam Birliği politikası doğrultu-

sunda hiç yayın yapılmadığı anlamına gel-

memektedir. Elbette ki Müslüman Osmanlı

tebaası ve dünyanın değişik yerlerinde yaşa-

yan Müslümanların bulunduğu bölgelerle ilgi

çok sayıda haber yapılmıştır. Bu haberler he-

defte İslam Birliği olmasa da okuyucuya akta-

rılmıştır.

4.1. İkdam Gazetesi’nde İslam

Birliği ile İlgili Yapılan Haberler

4.1.1. Girit Müslümanlarına Yar-

dım Kampanyası

‚Girit Ahal-i İslamiyesi muhtacıni içün

beş yüz seksan beşi hanye ve üçyüz otuz beşi res-

mü ve bin on altısı kandiye ve ikiyüz dokuzu laşide

mahsus olmak üzere cem’an iki bin yüz kırk beş

çuval dakik fi on dört haziran sene 1313 tarihine

müsadif olan geçen cumairtesi günü Dersaadet’te

hareket eden fuya kumpanyasının teritun vapuru-

na tahmilen doğruca mahallerine gönderilmiş ol-

duğu Girit ahali-i İslamiyesi muhtacini iane ko-

misyonundan bildirilmiştir‛ (İkdam, 2 Temmuz

1897: sf.1,s.3).

Bu haberde 1313’de iane komisyonu

tarafından toplanan yardımların Girit’teki

fakir Müslümanlara bir vapur aracılığı ile

ulaştırılması konu edilmiştir. Böylece Osman-

lı, halifelik makamının gerektirdiği şekilde

dünya Müslümanlarına sahip çıkmak için

hem devlet, hem de halk nazarında bir yar-

dım kampanyası organize etmiştir.

4.1.2. Hicaz Yardım Komisyonu

‚Taht-ı Riyaset Muhaffama-i Hazret-i

Hilafet Penahi’de müteşekkil Hicaz İ’ane Komis-

yon-

ı Alisi’ne teslim olunan mebaliğ-i mübey-

yin pusuladır.

Selanik vilayet-i celilesinden gelen

10.000 Guruş

Edirne vilaye-i celilesinden vurud eden

2.945 Guruş

Emniyet sandığı müdürü izzetlü San’ah

Efendi tarafından 300 Guruş

Me’murin ve müstahdemin-i saire taraf-

larından 1.115 Guruş

Bir zat tarafından

70 Guruş

Yekun

14.430 Guruş

Evvelce ilan olunan mebaliğin yekunu

362.474 Guruş

Cem’an yekün

376.904 Guruş‛

(İkdam, 4 Ağustos 1898: sf.1,st.1)

Yukarıdaki haberin benzeri bu kez

Hicaz’ı konu edinmiştir. Burada da yine dev-

let ve ahali işbirliği ile toplanan 376.904 gruş-

luk yardımın resmi tutanakla Hicaz’a tesli-

minden bahsedilmiştir. Görüldüğü üzere çe-

şitli vilayetlerden ve bazı devlet görevlilerin-

den sadaka veya zekat mahiyetinde toplanan

paralar İslam coğrafyasındaki uhuvveti işaret

etmektedir.

4.1.3. Liverpool Cami-i Şerifi’ne

Hediye :

‚Hilal Gazetesi’nde okunmuştur. Halife-i

Page 7: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 517

Ruy-ı Zemin Padişah-ı Adl-ı Abin Efendimiz

Hazretlerinin Liverpool Cami-i Şerifine ihta bu-

yurdukları iki yüz yirmi beş lira kıymette iki gü-

müş şamdan Liverpool’a vurud itmiştir. Bu hediy-

ye-i kıymetdarı kabul içün cemaat-ı Müslime içti-

ma’a davet edilecek ve Zat-ı Şevket-i Semmat

Efendimiz Hazretleri tarafından cemaat

a’zasından bazılarına ihsan buyrulan nişan-ı

zi’şanlar kemal-i ihtiram ile azhabına tevzi’ oluna-

caktır‛ (İkdam, 4 Ağustos 1898: sf.1,st.5).

İkdam Gazetesi’nde yayınlanan 1898

tarihi bu haberin, aslında Hilal Gazetesi arşi-

vinden yararlanılarak okuyuculara sunuldu-

ğu belirtilmektedir. Haberde İslam Halife-

si’nin o zamanki para ile 225 lira olan ve ol-

dukça değerli olan iki gümüş şamdanı İngilte-

re’deki Liverpool Camisi’ne hediye etmesin-

den bahsedilmektedir. Bu kıymetli hediyenin

cami cemaati olan İngiltere Müslümanları ta-

rafından teslim alınması için mini bir toplantı

yapılacağı anlatılmıştır. Ayrıca bu toplantı

esnasında İslam’a yaptığı hizmetlerle Hali-

fe’nin takdirini kazandığı tahmin edilen cami

cemaatinden bazı kişilere bir nevi takdir pla-

keti olan nişanların takılması anlatılmıştır.

Buradan anlaşıldığı gibi İslam Birliği politika-

sı doğrultusunda sadece Osmanlı sınırlarında

yaşayan Müslümanlar değil, uzak diyarlarda-

ki Müslümanlar da Osmanlı Halifesi’nin etki

alanına girmektedir.

4.1.4. Singapur’a Şehbender Tayi-

ni

‚Singapur şehrinde ahali-i Müslimenin

kesreti hasebiyle teb’a-i Osmaniye’nin muamelatı

bir intizam-ı tamm tahtında cereyanı zımnında

saltanat-ı seniyye canib-i ‘alisinden şehr-i mezkure

bir şehbender intihab buyrulması ahali-i İslamiye

tarafından Rikab-ı Kamer-tab Hazret-i Zillulahiye

arz-u takdim kılınan tazarru’namede istirham ve

istid’a edilmesiyle muktezasının ibkası zımnında

ba irade seniyye-i Hazret-i Padişahi keyfiyet-i Bab-

ı ‘Ali canib-i sanisine emr-ü havale buyrulmuş idi.

Singapur şehbenderliğine Hariciye Nezaret-i Celi-

lesince Necip Efendi intihab buyrularak keyfiyet-i

makam sami-i Sadrazamiye iş’ar edilmiş ise de

mümaileyhin ahir bir mahalle intihabı ile Singa-

pur’a diğer bir şehbender intihab edilmesi hususun

Makam-ı Celil-i Müşarünileyhden Nezaret-i Celi-

le-i Hariciye’ye emr-ü tebliğ buyrulduğu cümle-i

müstahberatdandır‛ (İkdam, 10 Şubat 1899:

sf.1,st.2).

İslam Birliği konusunda çok önemli

bir habere imza atan İkdam Gazetesi’nin 1899

yılına ait bu sayısına Singapur Müslümanları

konu olmuştur. Halife’nin İslam dünyasına

hakim olmaya çalışması adına dikkat çekici

olan bu haberde, sınır tanımadan çok uzak

diyarlardaki Müslümanların dahi nasıl koru-

nup gözetilmeye çalışıldığı kanıtlanmıştır.

Nitekim bu haberde İstanbul’dan binlerce

kilometre uzaklıkta olan Malezya’daki Singa-

pur Müslümanlarının haklarını korumak ve

gözetmek için bir konsolos ataması yapıldı-

ğından bahsedilmektedir. Bu atama, İslam

Birliği politikasının sadece mevcut toprakları

elde tutma babında bir siyaset olmadığını ve

alemşümul bir düşünce olduğunu göstermek-

tedir.

4.1.5. Müslüman Muhacirlerin İskanı

‚İskan-ı Muhacirin Komisyon-ı ‘Alisi

Cihat-ı muhtelefeden Memalik-i Şahane-

ye hicret edecek olan muhacirin-i İslamiye için

arazi-i münasebe tedariki ile muhacirin-i merku-

menin hüsn-ü iskanı ve te’mini refah halleri zım-

nında müzakerat-ı mukteziyede bulunmak üzere

taht-ı riyaset Mufahhama-i Hazret-i Hilafet-

penahide olarak teşkil olunan komisyonun akd-ı

ictima’ ettiğini rüfekamızdan bazıları yazmışlar ise

de dünkü nüshamızda bir tafsil yazdığımız veche

ile mezkur komisyon henüz ictima’ etmemiş oldu-

ğu gibi şuray-ı devlette bunu için tahsis olunan

odaların tefrişatı ikmal edilmemiştir.

Memalik-i Şahane’de ne kadar hali arazi

var ise tafsilat-ı mükemmelesine havi muntazam

bir haritasının tanzimi mukteza-yı emr-ü ferman

Hazret-i Padişahi’den bulunmasıyla keyfiyet icab

edenlere emrolunmuştur. Komisyon-u Mahsus’un

akd-i içtima edeceği odaların tefrişi için beş bin

Page 8: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

518

Veysel AKTO

kuruşun i’tası emrolunmuştur‛ (İkdam, 20 Şu-

bat 1899: sf.1,st.2).

Bu haber, çeşitli coğrafyalarda yapılan

savaşlardan kaçıp Osmanlı topraklarına sığı-

nan muhacir Müslümanların yerleştirilmesi

organizasyonu hakkındadır. Önceki gazete

nüshasında okuyuculara verilen yanlış bilgiyi

düzeltme adına hicret eden Müslümanlar için

henüz bir komisyon kurulması ve yer ayar-

lanması yapılmadığı şeklinde bir açıklama

yapılmıştır. Bu düzeltmeden sonra bir çalışma

yapılıp derhal yer tahsisi yapılacağı belirtil-

miştir. Her konuda Müslümanların yanında

olan Osmanlı, sığınma taleplerini de yerine

getirerek Halifelik müessesinin sorumluluğu-

nu yerine getirmeye çalışmıştır.

4.1.6. Bağdat’a Arazi Sulama Kana-

lının Yapımı

‚Bağdat vilayet-i celilesi dahilinde Hindi-

ye Kazası’nda Harfa ve Ebu Celayir nam mahal-

lerde iki sed inşası ile susuzluktan zahmet görmek-

te olan arazi-yi mürtefeya i’sali içün mevsimin

münasebeti ameliyatın icrasına müsait bulundu-

ğundan haziran içinde beda’ ile keşf defterleri ba’de

celb ve tetkik ve sudan istifade edecek arazi ashabı

hakkında muamelat-ı lazıma icra kılınmak üzere

mesarif-i inşaiye olan bin beş yüz liranın sene-i

haliye emval-i umumiyesinden sarfına bi’l-istizan

irade-i seniyye-i Hazret-i Hilafet Penahi şerefsü-

nuh ve sudur buyrulmuştur‛ (İkdam, 30 Hazi-

ran 1900: sf.2,st.2).

Bağdat’ın ilçesindeki bazı mahallelere

çiftçilerin tarım işlerini kolaylaştırmak ve

mahsulatlarını arttırmak için yapılmak iste-

nen sulama kanalı inşasından bahsedilmekte-

dir. Halifeye şükran duyularak, halifenin ya-

pılacak olan bu hizmet için ödeneğin hazır-

lanması emrini verdiği beyan edilmiştir. Ayrı-

ca bu haber, Müslümanları ekonomik olarak

kalkındırıp maddi olarak güçlendirmek için

yapılan bir çalışmanın haberidir.

4.1.7. Medine-i Münevvere’ye

Tıbbi İlaçlar Gönderilmesi

‚Medine-i Münevvere için lüzumu olan

ecza-yı tıbbiye Evkaf-ı Hümayun Nezaret-i Celile-

si’nce tedarik edilerek Surre-i Hümayun Haftan

Ağalığı vasıtasıyla gönderilmiştir‛ (İkdam, 14

Mart 1901: sf.2,st.2).

Bu haberde Medine Müslümanları

için Devlet-i Aliye tarafından hazırlanan tıbbi

malzeme ve ilaçlar yer almıştır. Her yıl düzen-

li olarak İstanbul’dan Mekke ve Medine’ye

gönderilen Surre Alayları ayrı bir inceleme

alanıdır. Lakin bu geleneğin Osmanlı ve Os-

manlı ahalisi adına ne kadar büyük bir vefa

ve sevgi örneğini teşkil ettiğini söylemek ge-

rekmektedir. Nitekim, Efendimiz (S.A.V.) ve

yüce ashabının hatırına Hicaz Bölgesi’ndeki

yerli halka, hac ve umre ziyareti için diğer

ülkelerden gelen Müslümanlara, civanmert

Anadolu halkının yaptığı yardımlar ve gön-

derdiği hediyeleri ulaştırmak için gönderilen

Surre Alayları Osmanlı’nın vazgeçilmezlerin-

dendir. İşte yukarıdaki haberde bu alaylardan

biri olan Surre-i Hümayun Haftan Ağalığı ile

Hicaz’a gönderilen tıbbi yardım yer almakta-

dır.

4.1.8. İslam Vilayetlerinde Ticaret,

Ziraat ve Sanayi Alanlarında Kalkınma

Amacıyla Açılan Okullar

‚Velini’met bi minnetimiz Halife-i Meali-

yi Asar Efendimiz Hazretleri’nin Memalik-i Mah-

rusa-i Şahanelerini ticaret, ve ziraat ve sanayi’in

füyus ve terakkiyatından dahi bir kat daha müstefit

ve müstefiz buyurrmak maksad-ı ‘alü’l-‘al Hüma-

yuniyle terakki-i memleket ve tezayid-i refah ve

saadet-i ra’iyyet emrinde her an tenvir avn-i şük-

ran eden inayet-i seniyye-i mülükanelerine zim-

mimeten geçende şerefsünuh ve sudur buyrulan

emr-ü ferman hikmet-i beyan Cenab-ı Padişahi

mantuk-ı ‘alisine tevfiken daire-i mearifte mahsu-

san teşkil olunan komisyonca icra kılınan müzake-

rat neticesinde tanzim ve suretleri bir veche zir

terkim olunan üç kıt’a cetvelden bir numaralı cet-

vel mucebince Vilayat-ı Şahane merakizinde bulu-

nan Mekatib-i İdadiyye-i Leyleden icab ve ihticacı

mahalliye göre bazısında hem ticaret ve san’at ve

hem de ziraat şubeleri ve bazısında yalnız ziraat

şubesi te’sisiyle ticaret ve san’at şubesinde iki nu-

maralı ve ziraat şubesinde üç numaralı cetvel vec-

hiyle talebenin dürüs-u münasebeyi tederrus etme-

leri ve durus-u mezbure münasebetiyle sınıf-ı rüş-

diyeyi ikmal eden talebeden ziraat şubesine devam

Page 9: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 519

edecek olanların üç sene daha tahsil ile şube-i mez-

kureden ve san’at ve ticaret şubesine devam ede-

ceklerin kezalik sınıf-ı rüşdiyeyyi ve sınıf-ı

i’dadiyenin ikisini ba’del ikmal üç sene daha tahsil

ile mezkur şubeden şehadetname ahz eylemeleri ve

şu hale nazaran vilayat-ı mekatib-i i’dadiyesinden

neş’et edeceklerin üç kısma bit-tefrik bier kısmının

sekiz senede i’dadi şehadetnamesini ve ikinci kıs-

mın altı senede ziraat şubesi şehadetnamesini ve

üçüncü kısmın dahi kezalik sekiz senede san’at ve

ticaret şubesi şehadetnamesini almaları takarrur

etmiş olduğu Maarif Nezaret-i Aliyesi’nden bildi-

rilmiştir.

Leyl-i mekatib-i idadiyeden hangilerinde

ziraat ve hangilerinde sanayi ve ticaret şubeleri

küşad olunacağını mübeyyin cetveldir‛ (İkdam,

23 Mayıs 1902: sf.1,st.5) :

Bu haberde İslam vilayetlerinde ikti-

sadi olarak gelişmeyi sağlamak ve bu gelişimi

gelecek nesillere aktarma amacıyla çeşitli

okulların açılması yer almıştır. Gerçekten de

bir milletin siyasi bağımsızlığından hemen

sonra gelen ekonomik bağımsızlık sağlamak

adına oldukça önemli bir eğitim ve iktisadi

yatırım olan bu okulların açılımı ile Müslü-

manları tekrar kalkındırmak amaçlanmıştır.

Çünkü Sultan II. Abdülhamid, 1881’de mali

bağımsızlığımızı elimizden alan Duyun-u

Umumiye’nin kuruluşu sonrası çeşitli çareler

aramış ve İslamcılığı iktisadi ve sanayi alanla-

rında da gerçekleştirmek istemiştir. Buradan

anlaşılacağı gibi çeşitli İslam vilayetlerinde ve

Anadolu’da bu doğrultuda okullar açılmak

istenmiştir.

4.1.9. Mescid-i Nebevi’ye Halı Dö-

şenmesi

‚Kaliçe İrsali

Medime-i Münevvere’de Ravza-i Celile-i

Hazret-i Risalet Penahi’ye ferş olunmak üzere mü-

ceddeden i’mali mukteza-yı irade-i seniyye-i Haz-

ret-i Hilafet Panahi’den olan müzeyyin kaliçelerin

nesc ve i’mali hitam bulmakla bu çarşamba günü

hüccacı hamilen Cidde’ye gidecek olan İdare-i

Mahsusa’nın (Marmara) vapurunda ihzar ve teh-

yie kılınan mahalli mahsusda Evfak-ı Hümayun

Nezaret-i Celilesi me’murlarından bir zat ve-

da’atiyle irsali mukarrerdir‛ (İkdam, 2 Şubat

1903: sf.1,st.6).

Masrafları Halife Sultan II. Abdülha-

mid tarafından karşılanmak üzere Medine’de

bulunan Mescid-i Nebevi’nin halılarının de-

ğiştirilmesi haberi okuyuculara ulaştırılmıştır.

Haberden edinilen bilgiye göre İstanbul’da

yaptırılan halılar Cidde’ye gidecek olan Mar-

mara vapuru ile Medine’ye gönderilmiştir.

Buradan anlaşılacağı üzere Osmanlı, halifeli-

ğin gereği olarak dünya Müslümanlarının

buluşma yeri olan ve Efendimiz (S.A.V.)’in

mübarek kabri ve ilk mescidinin olduğu yer-

lerdeki halıları yenileriyle değiştirerek İslam-

cılık adına bir hizmeti daha gerçekleştirmiştir.

Bu ve benzeri hizmetler İslam Alemi tarafın-

dan memnuniyetle karşılanmakla birlikte tüm

Müslümanların Devlet-i Aliye’ye ve Halifeye

olan sevgisinin ve bağlılığının artmasını sağ-

lamıştır.

4.1.10. Yemen’deki Aşiret Çocukla-

rının İstanbul’daki Çeşitli Okullara Yerleşti-

rilip Okutulması

‚Evlad-ı ‘Aşair

Saye-i mearif vaye-i Hazret-i Padişahi’de

mekatib-i aliyyede ikmali tahsil etmek üzere Der-

saadet’e gelmiş olan Yemen ahali-i sadıkası evladı

aşairinden seksen iki efendinin Bahriye, Topçu,

Baytar ve Kaleli Mekatib-i İ’dadi-i Şahanesiyle

Halkalı Ziraat Mektebine ve bazılarının da Mek-

teb-i Sanayi’ e tevzi’ ve kayd olunduklarını ve

bunlar için Daire-i Askeriyece hırka, entari ve ça-

maşırla beraber elbise dahi istihsar kılındığını

yazmıştık. Müstahberat-ı Mütemmeye nazaran

seksen iki efendiden dokuzu Mekteb-i Bahriye-i

Şahane’ye, sekizi Topçu, dördü Baytar Mekat,b-i

Şahanesi ile on ikisi Tıbbi ve Askeri İ’dadi-i Şaha-

nesine, on üçü Sanay’i, on üçü Halkalı Ziraat

Mektebine kayd ettirilmiştir (İkdam, 14 Haziran

1903: sf.1,st.5).

Şu suretle lutf u ‘inayet seniyye-i Hazret-

i Hilafet Penahi’ye nailiyet bekam buyrulan evlad-ı

‘aşairin Selamlık Resm-i ‘Alisi’nde Hamidiye Nur-

lame-i havalisinde reh-güzer feyz-i eser Hazret-i

Page 10: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

520

Veysel AKTO

Giti-sitanide bulunarak Haiz-i Şeref Azami olma-

ları Şerefpaş sahife-i i’nayet ve ihsan olan irade-i

keramet m’ütade-i Hazret-i Velini’met Biminnet-i

A’zamiden olduğundan efend-i mümaileyhim ev-

velki gün mensup oldukları mekteb-i elbise-i res-

miyelerini labis bulundukları halde yaver-i hususi-

i Hazret-i Şehriyari süvari ferikan kiramından

Saadetlü Mehmet Paşa Hazretleri ile Musika-i

Hümayun Miralayı İzzetli Neşet Beyefendi, yave-

ran-ı Hazret-i Padişahi’den Kaymakan İzzetlü

Şerif Abda Bey ve Musika-i Hümayun Binbaşıla-

rından Ref’etlü Şevki ve Yüzbaşı Fütüvvetlü Said

ve nülazım İskender, Said ve Ziver ve Süleyman

Beylerle Yemen’den mümaileyim efendileri getir-

miş olan Topçu Yüzbaşı Rıza Bey’in refakatinde

cami-i şerif-i mezkur havalisine getirilmişler ve

Şevket-me’at kudret-nisab Efendimiz Hazretle-

ri’nin fariza-i salat-ı cum’a’yı ba’del-eda nail-i

fiyüzat-ı ilahiye olduktan sonra cami-i nurlami’

mezkurdan ‘avdet-i şahanelerinde etfal-i mümai-

leyhim manzur lihaze-i Hazret-i Velinimet-i

‘Azami buyrulmak suretiyle nail-i teveccühat ben-

de perveri olmuşlar ve bir muceb-i irade-i seniyye

Musika-i Hümayun kışlasına ‘avdet eylemişlerdir

(İkdam, 14 Haziran 1903: sf.1,st.5-6).

Yemen’den gelen evlad-i aşair hakkında

bir lutf-ı Ali-i Hazret-i Hilafet Penahi olmak üzere

beherine ikişer yüz guruş maaş tahsisi hususuna

İrade-i Lütüf’ade-i Hazret-i Tacdar-i Azami Şeref-

sudür buyurulduğu gibi maaşat-ı mezkurenin mah

bimah muntazaman İ’tası ve bu babda muktezi

muamelenin ifasıyla mümaileyhimin te’min-i isti-

rahat ve istikmal-i esbab-ı tedrisiyelerine me’mur

Hademe-i Hassa-i Şahane ve Musika-i Humayun-ı

Mülükane feriki Saadetli Süleyman Paşa Hazretle-

ri’ne her ay irsal ve i’tası hususide mukteza-i emr-

ü ferman (… okunmuyor) şehr-i yariden olmasıyla

Keyfiyet-i Mabeyn-i Hümayun (… okunmuyor)

mülükane baş kitabet celilesinden Bab-ı Ali (…

okunmuyor) ‘ali’sine tebliğ ve iş’ar kılınmıştır‛

(İkdam, 14 Haziran 1903: sf.1,st.6).

Bu haberde Yemen’deki aşiretlere

mensup 82 kişinin İstanbul’a getirilip burada

çeşitli devlet okullarına kaydedildiklerinden

bahsedilmektedir. Sistematik bir İslam Birliği

aktivitesi olarak yorumlayabileceğimiz bu

çalışma ile; mülkiye, askeri, idadi, ziraat ve

sanayi mekteplerinden yetişip ileride önemli

mercilerde çeşitli görevler alacak olan bu kişi-

ler ile İslam kardeşliği esas alınarak bir olu-

şum sağlanmak istenmiştir. Eğitimleri süre-

since halife tarafından kendilerine tahsis edi-

len iki yüz kuruşluk maaşın yanı sıra, çama-

şırdan entariye kadar tüm ihtiyaçları Devlet-i

Ali tarafından karşılanmıştır.

Halife Sultan II. Abdülhamid, dil ve

ırk ayrımı yapmaksızın İslam çatısı altında

bulunan tüm tebaaya eşit mesafede yaklaşa-

rak devlet kademelerinde görevler vermiştir.

Bu doğrultuda bakacak olursak o dönem iti-

bariyle dünya genelinde devlet bazında bu

denli büyük bir İslami oluşumun olmaması

İslam Birliği politikasının amacını ortaya

koymaktadır. Böyle bir eğitim ve görevlen-

dirme faaliyetinin yazılı basın aracılığı ile hal-

ka rahatça duyurulması, İstanbul halkının bu

konuda herhangi olumsuz ırkçı bir tepki gös-

termediğinin kanıtıdır.

4.1.11. İngiltere’de Bir Gazetede

Yayınlanan ve Müslüman Kadınlara Yönelik

Yanlış Bilgi İçeren bir Haberin Düzeltilmesi

‚Alem-i İslam - Nisvan-ı İslam

Liverpool Cemat-i İslamiyesi Reisi Şeyh

Abdah Küyliyam Efendi tarafından ahiren Liver-

pool Müessese-i İslamiyesi’nde bir mütalaaname

kıraat edilmiştir. Bu mütalaaname İslamiyet’te

nisvan hakkındaki nazara dair Avrupa’da an-ı

cihetle şayi olmuş olan rivayat-ı kazibenin red ve

cerh-i esasına müsnet idi. Abdah Küyliyam Efendi

bu mütalaanamenin ibtidasında maksadı (Liver-

pool Kuryer) Gazetesinde nisvan-ı İslam’a dair

neşrolunan bir fıkraya cevab-ı i’tasından ibaret

bulunduğunu beyanla şu zeminde idare-i makal

eylemiştir. ‚(Liverpool Kuryer) Gazetesi’nin nis-

van-ı İslam hakkındaki neşriyatı hakayık-ı İslami-

ye’ye vakıf olmadan ve hiçbir güne tedkikat icra

etmeden İslamiyet’e dair malumat vermek iddia-

sında bulunan kimselerin cehaletine bir misaldir.

Bundan ma’da kavaid ve i’tikadat-ı İslamiye’nin

İslamiyet’ten hariç kalanlar nezdinde ne kadar

te’vilat ile şerh ve izahına girişilmekte bulundu-

ğuna da bu iddia bir numunedir. Müslümalarda,

kadınların mertebesi dun olduğuna dair bir i’tikat

olmadıktan başka yevm-i ahirette nizvanın da rical

Page 11: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 521

gibi amal-i hasane ve seyyieye göre nail-i mükafat

veya düçar-ı ukubat olacakları i’tikadat-ı metine-i

İslamiye’dendir. Bu da rical ile nisvan arasında bir

fark gözetilmediğine bürhandır.‛ Mümaileyh, Fu-

rak-ı Azimüşşan’ın rical ve nisvan hakkında birçok

ahkam ihtiva ettiğini ve Sure-i Nisa’dan ayat-ı

celile tilavet ederek meani- mübarekesine haziruna

tefsir ve nisvanın kadr-ü meziyyeti hakkındaki

ehadis-i şerifeyi de irad eylemiştir‛ (İkdam, 15

Aralık 1905: sf.3,st.4).

İslam Birliği; sadece siyasi bir akım

değil, aynı zamanda İslami değer ve vecibeleri

hakkıyla savunan ve yanlış yorumlamaların

önüne geçmeye çalışan dini bir koruma me-

kanizmasıdır. Bu yönüyle yukarıda İslam Bir-

liği politikası anlatılırken de üzerinde detaylı

olarak durduğumuz gibi İslamcılığın gereği

olarak sadece İslam coğrafyalarının değil

dünya genelinde de İslam’a karşı herhangi bir

yanlış yorumlama, karalama kampanyaları

vb. durumlara doğrudan müdahale edilmiştir.

Bu haberde İngiltere’deki Liverpool ilinde

yayınlanan Kuryer Gazetesi’nin Müslüman

kadınlar hakkında yanlış ve karalayıcı bir yo-

rumu üzerine bir düzeltme yazısından bahse-

dilmiştir. Liverpool’daki İslam Cemaati Reisi

Şeyh Abdah Küyliyam Efendi tarafından ya-

pılan bu düzeltme ile İslam’ın izzeti korun-

duğu gibi Kura’n-ı Kerim’den bazı ayetler

örnek gösterilerek İslam’da kadın verilen de-

ğer izah edilmiştir.

4.1.12. Devlet Okullarına Öğrenci-

lerin İslami ve Ahlaki Eğitimlerini Geliştir-

mek ve Derecelendirmek İçin İkinci Müdür

Atanması

‚Mekatib-i Aliye ve İ’dadiye Müdür-i

Sanileri

Dersaadet Mekatib-i İslamiye-i ‘Aliye ve

İ’dadiyesi’ne müdavim şakirdanın terbiye-i diniye

ve ahlaklarını bir kat daha te’bid ve tevsik etmek

üzere Mekteb-i Mülkiye, Mekteb-i Hukuk, Mekteb-

i Sultani, Darüşşafaka, Mekteb-i Tıbiyye-i Müliye,

Hendese-i Mülkiye, Mekteb-i Sanayi, Mercan,

Vefa, Üskidar, numune-i terakki idadileriyle

Dar’ül-Hayr-i Aliye Mearif-i Umumiye Nezaret-i

Celilesi’nce tarik-ı ‘ilmiyeden birer müdür-i sani

ta’yin olunduğunu evvelce yazmış idik. Müdir-i

sanilerin vezaifini mübeyyin olarak komisyon-ı

mahsus tarafından kaleme alınıp meclis-i ali-i vü-

kelaca müataala buyrulmuş olan nizamnamenin

muvakka-ı icraya vuz’una irade-i seniyye-i Haz-

ret-i Hilafet Penahi şeref-müteallik buyrulmuş ve

sekiz maddeden ibaret olan mezkur nizamnamenin

Divan-ı Hümayun’dan ihraç olunan nüsha-i mu-

saddakası ba’tezkere-i samiye-i cenab-ı sedaret pa-

nahi nazerat-i müşarül ileyhaya irsal kılınmıştır.

Müdür-i saniler münhasıran ulum-u diniye ve

ahlakiye derslerine ve talebenin mehasin-i ahlak ile

ittisaf eylemelerine nezaret ederek küll-i yevm

mekteblerde bulunacaklardır. Müdür-i saniler ta-

rafından sene-i tedrisiyye nihayetinde şakirdanın

her birine terbiye-i diniye ve ahlakiye namıyla bir

nömro takdir olunacak. Ve bu nömrolar bilahere

şehadetnamelere derc olunarak ta’yin-i deracanda

sebeb-i Tevfik ve rüchan addedilecektir‛ (İkdam,

23 Mart 1906: sf.2,st.6).

İstanbul’da eğitim veren ve devletin

iskeletini oluşturan birçok alandaki memurla-

rı yetiştiren devlet okullarına ikinci bir müdür

ataması yapılmıştır. Okuyan öğrencilerin eği-

timlerinin İslami terbiye ile pekiştirilmesi adı-

na bu alandaki koordineyi sağlamak için ikin-

ci bir müdür atanması İslami eğilimin toplum

içinde ve bürokraside ne kadar önemli oldu-

ğunu göstermiştir. Sadece dini değerler pekiş-

tirilmekle kalınmamış aynı zamanda bu eği-

timi alan öğrenciler başarılarına göre derece-

lendirilmiştir. Yukarıda yer alan bu habere

göre mezuniyet sonrası yapılan atamalar bu

derecelendirilmeler dikkate alınarak yapılmış-

tır. Halifeliğin merkezi olan Devlet-i Ali-

ye’deki bu uygulama İslamcılık politikasının

ön planda olduğunu göstermektedir.

4.1.13. Rusya’da 3279 Kişinin Müs-

lüman Olması ve Osmanlı’nın Bu Müslü-

manların Yaşadıkları Coğrafyaya Mescid

Yaptırması

‚Alem-i İslam 3279 Kişinin İslamı

Rusya’nın Çitay mülhakatından Zirikli

ve Valas topluluğu Atav Karyesi’nde sekiz yüz elli

Page 12: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

522

Veysel AKTO

dokuz erkek ve kırk beş kadın, Tutuş müzafatından

Aksu Karyesi’nde bin beş Ejderhan müzafatından

Çayurin Kasabası’nda altı yüz ki cem’an üç bin iki

yüz yetmiş dokuz kişi izhar-ı İslam etmiş ve hü-

kumete müracaatla kayıtlarını tashih ettirmişler-

dir. Ahali-i mezkure derhal köylerinde bir mescit

inşası ile ferayiz-i salatı ifaya bede’ eylemişlerdir.

Bunlardan başka yine Tutuş mülhakatın-

da Alki Karyesi‘nde seksen iki hane halkı dahi İs-

lam defterine kayıtlarının icrası zımnında hüku-

mete müracaat etmeleriyle muamele-i nizamiye ifa

edilmiştir.

Orunburg’a merbut yedi kaza dahilindeki

ahali-i İslamiye bir cemiyet-i Hayriye ba’teşkil

memleketin icab eden mahallerinde mekteb açılma-

sına ve zelal-i marifetten her arzu edenin hisseyab

olabilmesi için lüzumu görülen tedabirin tatbikine

karar vermişlerdir.

Mescidin tamiri ile etfalin talim ve terbi-

yesi hususunda Abdurrahman Vire Gazuf Efen-

di’nin pek çok i’anesi sebk etti. Hayrı meşkür ol-

sun. Kasabada bir kıraathane açılarak gazete ge-

tirttirilmeye başlandı. Cenab-ı haktan hayır ile

muvaffakiyetini temenni etmekteyiz (İkdam, 15

Mayıs 1906: sf.2,st.6).

Bu haber Rusya’nın bazı bölgelerin-

deki kasabalarda toplam 3279 kişinin İslam ile

müşerref olmasını konu edinmiştir. Halife

Sultan II. Abdülhamid, bu güzel haber sonra-

sında bu yeni Müslüman olan tebaanın yaşa-

dıkları kasabalara mescitler inşa ettirmiştir.

Bununla da kalınmayarak İslam Birliğinin

aktif olarak uygulandığının kanıtı olarak bu

kasabalara İslami eğitim verilmiş ve bu konu-

da Abdurrahman Vire Gazuf Efendi’nin bü-

yük desteği olmuştur. Ayrıca bu kasabalara

kıraathaneler de açılarak buralara Devlet-i

Ali’deki gelişmelerden haberdar olmak ve her

yönüyle birliktelik sağlamak için Osmanlı

gazeteleri getirtilip halkın okumasına sunul-

muştur.

4.1.14. Yemen Meselesi : Halkının

Devlet Memurlarının Zulmünden Dolayı

Silahlanması ve İslamcılığın Çözülme Teh-

likesi

‚Yemen Meselesinin devletçe ne kadar

sevkiyat-ı askeriyeye, mesarif-i azimeye, iraka-i

demaye sebeb olduğu malumdur. Bu kere ihtilal

rüesasından Yahya Bin Hamidüddin tarafından

Mısır gazetelerine bir mektub gönderilmiştir ki

cidden nazar-ı dikkate almaya layıktır. Reis-i Er-

bab, inkılabı en müşkil zamanlarda Devlet-i Aliye-

i Osmaniye’ye karşı itaatsizlik ve hamiyetsizlik ile

inham edenlere karşı müdafaatta bulunuyor. Dev-

let-i Osmaniye’den orada hiç kimsenin hiçbir vakit

ayrılmak fikrine düşmediğini, daima Devlet-i Ali-

ye’ye tabi’iyyet ettiklerini temin ediyor. Emel-i

ihtilal bazı memurin-i devletin müstebidane ve

zalimane hareket eylemelerinden neş’et etmiştir.

Ulema-yı memleketten bir çokları hapse atılmış,

hapiste ölmüş, bir kısmı nefy edilmiştir. Ulema bu

suretle dağıtıldıktan sonra medreseler kapanmıştır.

Me’murin-i hükumet ahaliye dahi pek çok taaddi-

yatta bulunmuştur. Evmal-i ibadı zapt ve müsade-

re, ahaliye darp ve şetem ile muamele eylemişler.

Bu tarik-i şekavetten topladıkları paralar ile en

müstekreh ve me’yub huzuz ve sefahete dalmışlar-

dır. Reis-i mumaileyh seyyiat-ı me’murini mufas-

salan beyan eyledikten sonra diyor ki ‚Makam-ı

Hilafet-i İslamiye’ye tabiiyet ve itaatten ayrılma-

yız. Yalnız me’murin-i hükumetin bazılarından

gördüğümüz ta’addi ve zulmün def’i için silaha

sarıldık. Bugün bu zulüm ve ta’addi kalksa hemen

Sedde-i Celile-i Hilafet’e ve Saltanat-ı Seniyye-i

Osmani’ye arz-ı itaat ve sadakat etmiyecek Ye-

men’de bir ferd kalmaz‛ (İkdam, 2 Ağustos 1908:

sf.2,st.4).

Osmanlı’nın son dönemlerinde yaşa-

dığı en büyük iç problemlerinden biri olan

yerel yöneticilerin halka baskı yapması bu

haberde de kendini göstermektedir. Yemen’de

Müslüman halka yerel yöneticilerin baskısı

hat safhaya çıktığından Yahya Bin Hamidüd-

din tarafından Mısır gazetelerine bir mektup

gönderilerek bu durum bildirilmiştir. Mek-

tuptaki bu şikayetin en zor zamanlarında

Osmanlı’ya karşı bir başkaldırı şeklinde anla-

şılmaması üzerinde de durularak mesele daha

iyi anlatılmaya çalışılmaktadır. Özellikle Ye-

men ulemasının hapse atılıp mallarına el ko-

yulması şiddetle kınanmıştır. Her ne olursa

olsun Devlet-i Aliye’ye itaatten ayrılmayacak-

larını belirten Yemenliler bu konuda İstan-

bul’dan yardım talep etmiştir. İslamcılığın

Page 13: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 523

çatırdamasına işaret olarak yorumlayabilece-

ğimiz bu durum eğer düzeltilmez ise Ye-

men’de Hilafet’e bağlı kimsenin kalmayacağı

şeklinde de uyarı yapılarak durumun veha-

meti ortaya konulmuştur. Zaten Sultan II.

Abdülhamid sonrasında İslam Birliğinin hız-

lıca çöküşe geçmesinin dış nedenlerinin yanı

sıra en önemli iç nedeni olarak bu tür sıkıntı-

lar gösterilebilir.

5. Sonuç

II. Mahmut döneminden 1900’lü yılla-

ra kadar gelinen bu süreçte basın-yayın ve

gazetecilik, çağın şartlarına göre artık geniş

kitlelere hitap eden bir güç haline gelmiştir.

Halk artık okumaya alışmış ve bu doğrultuda

özellikle şehir merkezinde yüksek tirajlara

ulaşan gazeteler yayın yapmıştır. İstibdat dö-

neminde basın-yayın her ne kadar tam özgür

olamasa da basın yayının bir güç ortaya koy-

duğu aşikardır.

İslam Birliğinin sağlanması ve ko-

runması adına hükümet olarak elinden geleni

yapmaya çalışan Sultan II. Abdülhamid’in

gayretleri yadsınamaz bir gerçektir. Adeta

tüm dünya Müslümanlarını kucaklamaya ça-

lışan bir İslam Birliği politikasının yanı sıra

İslami değerleri ve İslam’ın itibarını koruma-

ya çalışan bir politika uygulamaya koyulmuş-

tur. Elbette ki sansür uygulanan İkdam Gaze-

tesi’nde İslam Birliği adına olumsuz bir habe-

rin yapılması ihtimal dışıdır. Fakat buna rağ-

men devletin kurtuluşu için bir formül olarak

sunulan İslam Birliği politikası adına yukarı-

da değinilen haberlerle İslam Alemi’nin

uhuvvetini arttırma amaçlı yazılı basından

yararlanıldığı bir gerçektir. Bu da basın-

yayının siyasi gücünü ortaya koymaktadır.

Yukarıda incelediğimiz bu haberler-

den anlaşıldığı üzere İslam Birliği sadece siya-

si veya dini baskıyla sağlanmaya çalışılma-

mıştır. Sultan II. Abdülhamid, Osmanlı Hali-

fesi olarak çeşitli coğrafyalarda yaşayan Müs-

lümanların o dönemki sıkıntılarının teşhisini

koyarak getirdiği lokal çözümlerle bölge Müs-

lümanlarının gönlünü almaya çalışmıştır.

Çünkü 19.yy Osmanlısı için bulunduğu du-

rum itibariyle Yavuz’un sağladığı hamiliği,

refah ve güven ortamını tekrar sağlamak ha-

yal gibidir. Buna rağmen boş durmak yerine

Devlet-i Aliye’yi ayakta tutmanın yolu olarak

görülen İslam Birliği için gayretler devam et-

miştir. Bu doğrultuda İslam Birliği ideali el-

bette ki baskı ile değil, elden geldiğince gönül

bağları kurularak gerçekleştirilmeğe çalışıl-

mıştır. Bu gayretler dolaylı yollardan gazete

haberleri yapılarak İslam toplumundaki tefri-

ka ve ye’is yerini ittihat ve aşk-u şevke bırak-

ması sağlanmaya çalışılmıştır.

Dünya Müslümanları Osmanlı Halife-

si tarafından sadece ekonomik olarak destek-

lenmekle kalmamıştır. Kimi yerde İslam hak-

kında yanlış bilgi düzeltilmiş, kimi yerde

Müslüman neslin ahlaki eğitimi üzerinde du-

rulmuş, kimi yere de ilaç gönderilip mescit

yapılmıştır. Yine Osmanlı, hacıların daha ra-

hat ibadet edebilmeleri için Mescid-i Nebe-

vi’ye halı döşetmiş ve Müslümanlara İslam

Dünyası’nın Hilafet merkezinin İstanbul ol-

duğu mesajı verilmiştir. Ayrıca Yemen’de

devlet memurlarının halka zulmünden dolayı

halk arasında isyan çıkma ihtimali üzerine

yapılan haber örneğindeki gibi benzer tefrika-

ların yaşanmamasının ve Devlet-i Aliye’nin

bekası için İslam Birliği’nin sağlanmasının

önemi vurgulanmıştır.

Netice itibariyle her ne kadar doğru-

dan İslam Birliği hedefine yönelik yayınlar

yapılmamış ise de buna yönelik gayretleri

içeren bazı haberlerin yayınlanması geçici

ama olumlu neticeler verdiği tahmin edilmek-

tedir. Zira yukarıdaki haberlerde bahsedildiği

gibi Osmanlı’nın; Girit, Hicaz, Liverpool, Sin-

gapur, Bağdat, Medine, İstanbul, Rusya ve

Yemen gibi dünyanın değişik coğrafyaların-

daki Müslümanlara İslam Halifesi olarak sa-

hip çıkmaya çalışması İslam Birliğine verdiği

önemin kanıtıdır.

Page 14: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

524

Veysel AKTO

KAYNAKÇA

Abdümecid, Bin Abdülhamid. (2010) . Siyasi

Hatıratım (Çev: Ali Vehbi Bey), İstan-

bul: Dergah Yayınları.

Akyüz, K. (1969). Modern TürkEdebiyatının

Ana Çizgileri, Ankara: Ankara Üniver-

sitesi Türkoloji Dergisi, 2/1, 154-165.

Brockelmann C. (2002) . İslam Ulusları ve Dev-

letleri Tarihi, (Çev: Neşet Çağatay),

Ankara, Türk Tarih Kurumu

Yayınları.

Buttanrı, M. (2003). İkdam Gazetesi’nin Kül-

tür Hayatımızdaki Yeri, Şekil ve İçerik

Özellikleri (1894-1900), Osman-

gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,

4/1, 77-98.

Devellioğlu, F. (1986). Osmanlıca-Türkçe Lügat,

Ankara: Aydın Kitabevi.

Eraslan, C. (1995) . II. Abdülhamid ve İslam Bir-

liği, İstanbul: Ötüken Yayınları.

İkdam Gazetesi. (1894). 1897-1898-1899-1900-

1901-1902-1903-1905-1906-1908 yılları-

na ait nüshalar, İstanbul: İkdam

Neşriyat.

İnuğur, M. N. (1978).Basın ve Yayın Tarihi,

İstanbul: Nihat Sayar Yayın ve Yar-

dım Vakfı Yayınları.

Kabacalı, A. (1998).Cumhuriyet Öncesi ve Son-

rası Matbaa ve Basın Sanayi, İstanbul:

Cem Yayınevi.

Kabacalı, A. (2000). Başlangıçtan Günümüze

Türkiye’de Matbaa, Basın ve Yayın, İs-

tanbul: Literatür Yayınları.

Karal, E. Z. (1983). Birinci Meşrutiyet ve İstibdat

Devirleri 1876-1908 Osmanlı Tarihi

(8.Cilt), Ankara: Türk Tarih Kurumu

Yayınları.

Sırma, İ. S. (1989). II. Abdülhamid’in İslam Birli-

ği Siyaseti, İstanbul: Beyan Yayınları.

Soy, H. B. (2004). Arap Milliyetçiliği: Ortaya

Çıkışından 1918’e Kadar, Bilig, 30,

173-202.

Topuz, H. (1973). 100 Soruda Türk BasınTarihi,

İstanbul: Gerçek Yayınları.

Page 15: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 525

7. Ekler

Ek.1. Hicaz Yardım Komisyonu (İkdam, 4 Ağustos 1898: sf.1,st.1)

Page 16: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

526

Veysel AKTO

Ek.2. Liverpool Cami-i Şerifi’ne Hediye (İkdam, 4 Ağustos 1898)

Ek.3. Müslüman Muhacirlerin İskanı (İkdam, 20 Şubat 1899: sf.1,st.2)

Page 17: SULTAN II. ABDÜLHAMİD DÖNEMİ İKDAM …isamveri.org/pdfdrg/D03989/2016_50/2016_50_AKTOV.pdfSultan II.Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan

Sultan II. Abdülhamid Dönemi İkdam Gazetesi’nde İslam Birliği Üzerine Yapılan Bazı Haberler 527

Ek.4. Mescid-i Nebevi’ye Halı Döşenmesi (İkdam, 2 Şubat 1903: sf.1,st.6)