Sosyalist İşçi 345

12
sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE www.sosyalistisci.org SAYI: 345 26 Aralýk 2008 1.5 YTL antikapitalist sosyalist iþçi’nin ekidir 2008: Kapitalizmin iflas ettiði yýl Evet, özür diliyoruz! Nükleere hayýr Hükümetin nükleer enerjide ýsrar etmesi ve ihaleyi baþlatmasý büyük tepki toplamýþtý. Nükleer santral ihalesine giren þirketler bu yüzden çekilmiþ, bir tek AtomstroyExport- Inter Rao-Park Teknik Ortak Giriþim Grubu teklif vermiþti. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu bu teklifi yeterli buldu. Rus þirketinin reaktörleri daha önce denenmemiþ bir teknoloji. Çernobil felaketiyle anýlan Rusya'nýn yanýnda Turgay Ciner adlý kapitalist duruyor. Eðer Bakanlar Kurulu TAEK'in görüþüne onay verirse büyük bir felaketi imza atacaklar. Hükümet bu çýlgýnlýðý yapmamlý. Ýmza attýk- larý takdirde karþýlarýnda öfkeli bir nükleer santral karþýtý hareket bula- caklar. "1915'te Osmanlý Ermenileri'nin maruz kaldýðý Büyük Felâket'e duyarsýz kalýnmasýný, bunun inkâr edilmesini vicdaným kabul etmiyor. Bu adaletsizliði reddediyor, kendi payýma Ermeni kardeþler- imin duygu ve acýlarýný paylaþýy- or, onlardan özür diliyorum." Bu satýrlar günlerdir Türkiye'yi sarsýyor. CHP lideri Deniz Bay- kal, MHP lideri Bahçeli, Baþba- kan Erdoðan ve TSK, Ermeniler- den özür dileyenlere karþý tutum aldý. Ergenekon'u savunan ve darbe çaðrýlarý yapanlara karþý imza kampanyalarý baþlattý. Farkýnda olmadýklarý, öfkelerinin gerçek yüzlerini gösterdiði ve Türkiye'de Ermenilerin baþýna ne geldiðinin artýk sorgulandýðýdýr. Hrant'ýn öldürülmesinden 2 yýl sonra yalanlarýn iktidarý sarsýl- maktadýr. Evet, özür diliyoruz. Tehditle- riniz, küfürleriniz bize sökmez. 1915’de olanlar için özür dili- yoruz. Hrant'ýn baþýna gelenler için özür diliyoruz. Gün taraf olma günüdür. Biz Ermenilerin, Kürtlerin, Alevile-rin, Sünnilerin, eþcinsellerin, iþçilerin, bu ülkede ezilen ve baský altýnda olan herkesten yana tarafýz. Düþmanca açýklamalarýn arka- larýna sýðýnmalarý Türkiye'deki ýrkçý odaklarýn ve ýrkçýlýðý mazur görenlerin zayýflýðýna iþaret edi- yor. Tehditleriniz boþuna. Susma- yacaðýz, gerçeðin peþinde, zor- balýða karþý yürümeye devam edeceðiz. Arýtman istifa! “Özür diliyoruz” imza kampan- yasýna bir çok çevre saldýrýyor. Ulusalcý ve ýrkçý gruplar baþka web siteleri açýp karþý imza kam- panyalarý baþlattý. Genelkurmay, MHP, Baþbakan kampanyaya karþý tutum aldý. Ama en açýk sözlü ýrkçý CHP'den çýktý, Ýzmir milletvekili Canan Arýtman. Arýtman, Özür Diliyoruz'u demokratik bir tartýþma olarak niteleyen Cumhurbaþkaný Abdullah Gül'e ýrkçý zihniyet için en aðýr olan küfrü etti: Annesi Ermeni! Yani düþman, yani katledilmeli. CHP nefret saçan vekilini uyarmakla yetindi. Bu yetmez. Eðer ýrkçý deðilseniz atýn bu ýrkçýyý partinizden. "Piþman deðilim” Bush'a ayakkabýlarýný fýrlattýðý için tutuklanan Iraklý gazeteci Muntazar Zeydi iþkence altýnda. Olay sonrasýnda kaburga kemik- leri ve kolu kýrýlan Zeydi'yi hapishanede ziyaret eden kardeþi bir diþinin kýrýlmýþ ve vücudunda yaralar olduðunu açýkladý. Soðuk dökülüp dur- madan dövülen Zeydi'ye piþman olduðuna dair ifade imzalatýl- mak istendi. Ancak kardeþiyle görüþen Bush'a ayakkabýsýný fýr- latan cesur gazeteci piþman olmadýðý, yine yapabileceðini söyledi. Zeydi'nin Irak Baþbakaný Nuri Maliki tarafýn- dan piþman olduðuna dair zorla bir mektup imzalatýlmak istendi. Ama o direniyor. Irkçý açýklamalar yapan Arýtman ayný zamanda silah düþkünü Çatý partisi bir çözüm olabilir mi? Þimdi yeni solun zamaný Sayfa 6-7 Kitle eyleminin dönüþtürücü gücü Sayfa 9 Krize karþý direniþ Eczacýlar artýk yeter dedi Sayfa 2

description

Sosyalist İşçi 345

Transcript of Sosyalist İşçi 345

Page 1: Sosyalist İşçi 345

sosyalist isci DEVRÝMCÝ, ANTÝKAPÝTALÝST HAFTALIK GAZETE

www.sosyalistisci.org

SSAAYYII:: 334455 2266 AArraallýýkk 22000088 11..55 YYTTLL

antikapitalistsosyalist iþçi’nin ekidir

2008: Kapitalizmin iflas ettiði yýl

Evet, özürdiliyoruz!

Nükleere hayýrHükümetin nükleer enerjide ýsrar

etmesi ve ihaleyi baþlatmasý büyüktepki toplamýþtý. Nükleer santralihalesine giren þirketler bu yüzdençekilmiþ, bir tek AtomstroyExport-Inter Rao-Park Teknik OrtakGiriþim Grubu teklif vermiþti.Türkiye Atom Enerjisi Kurumu buteklifi yeterli buldu. Rus þirketininreaktörleri daha önce denenmemiþbir teknoloji. Çernobil felaketiyleanýlan Rusya'nýn yanýnda TurgayCiner adlý kapitalist duruyor. EðerBakanlar Kurulu TAEK'ingörüþüne onay verirse büyük birfelaketi imza atacaklar. Hükümetbu çýlgýnlýðý yapmamlý. Ýmza attýk-larý takdirde karþýlarýnda öfkeli birnükleer santral karþýtý hareket bula-caklar.

"1915'te Osmanlý Ermenileri'ninmaruz kaldýðý Büyük Felâket'eduyarsýz kalýnmasýný, bununinkâr edilmesini vicdaným kabuletmiyor.

Bu adaletsizliði reddediyor,kendi payýma Ermeni kardeþler-imin duygu ve acýlarýný paylaþýy-or, onlardan özür diliyorum."

Bu satýrlar günlerdir Türkiye'yisarsýyor. CHP lideri Deniz Bay-kal, MHP lideri Bahçeli, Baþba-kan Erdoðan ve TSK, Ermeniler-den özür dileyenlere karþý tutumaldý. Ergenekon'u savunan vedarbe çaðrýlarý yapanlara karþýimza kampanyalarý baþlattý.Farkýnda olmadýklarý, öfkeleriningerçek yüzlerini gösterdiði veTürkiye'de Ermenilerin baþýna negeldiðinin artýk sorgulandýðýdýr.

Hrant'ýn öldürülmesinden 2 yýlsonra yalanlarýn iktidarý sarsýl-maktadýr.

Evet, özür diliyoruz. Tehditle-riniz, küfürleriniz bize sökmez.1915’de olanlar için özür dili-yoruz. Hrant'ýn baþýna gelenleriçin özür diliyoruz. Gün tarafolma günüdür. Biz Ermenilerin,Kürtlerin, Alevile-rin, Sünnilerin,eþcinsellerin, iþçilerin, bu ülkedeezilen ve baský altýnda olanherkesten yana tarafýz.

Düþmanca açýklamalarýn arka-larýna sýðýnmalarý Türkiye'dekiýrkçý odaklarýn ve ýrkçýlýðý mazurgörenlerin zayýflýðýna iþaret edi-yor. Tehditleriniz boþuna. Susma-yacaðýz, gerçeðin peþinde, zor-balýða karþý yürümeye devamedeceðiz.

Arýtman istifa!“Özür diliyoruz” imza kampan-

yasýna bir çok çevre saldýrýyor.Ulusalcý ve ýrkçý gruplar baþkaweb siteleri açýp karþý imza kam-panyalarý baþlattý. Genelkurmay,MHP, Baþbakan kampanyayakarþý tutum aldý. Ama en açýksözlü ýrkçý CHP'den çýktý, Ýzmirmilletvekili Canan Arýtman.Arýtman, Özür Diliyoruz'udemokratik bir tartýþma olarakniteleyen CumhurbaþkanýAbdullah Gül'e ýrkçý zihniyet içinen aðýr olan küfrü etti: AnnesiErmeni! Yani düþman, yanikatledilmeli.

CHP nefret saçan vekiliniuyarmakla yetindi. Bu yetmez.Eðer ýrkçý deðilseniz atýn buýrkçýyý partinizden.

"Piþman deðilim” Bush'a ayakkabýlarýný fýrlattýðý

için tutuklanan Iraklý gazeteciMuntazar Zeydi iþkence altýnda.Olay sonrasýnda kaburga kemik-leri ve kolu kýrýlan Zeydi'yihapishanede ziyaret edenkardeþi bir diþinin kýrýlmýþ vevücudunda yaralar olduðunuaçýkladý. Soðuk dökülüp dur-madan dövülen Zeydi'ye piþmanolduðuna dair ifade imzalatýl-mak istendi. Ancak kardeþiylegörüþen Bush'a ayakkabýsýný fýr-latan cesur gazeteci piþmanolmadýðý, yine yapabileceðinisöyledi. Zeydi'nin IrakBaþbakaný Nuri Maliki tarafýn-dan piþman olduðuna dair zorlabir mektup imzalatýlmak istendi.Ama o direniyor.

Irkçý açýklamalar yapan Arýtmanayný zamanda silah düþkünü

Çatý partisi bir çözümolabilir mi?

Þimdi yeni solun zamaný

Sayfa 6-77

Kitle eyleminindönüþtürücügücü

Sayfa 9

Krize karþý direniþ

Eczacýlar artýkyeter dedi

Sayfa 2

Page 2: Sosyalist İşçi 345

2 sosyalist iþçi sayý: 345

Simter Metaliþçileri fabrikayýiþgal etti

Geçtiðimiz hafta YukarýDudullu Sanayi Bölgesi'ndekiSinter Metal fabrikasý 37 kiþiyiiþten çýkarmýþtý. Bunun üzer-ine Birleþik Metal-Ýþ'te örgütlüiþçiler 22 Aralýk'ta sabahmesaiden önce iþten atýlanarkadaþlarýnýn geri alýnmasýiçin eylem yaptýlar. Eylemdensonra iþe baþlamak için fab-rikaya girecekleri sýrada iþv-eren hepsini iþten çýkardýðýnýaçýklayýp fabrika kapýlarýnýiþçilerin yüzüne kapattý.Ancak iþçiler duvarlardanatlayarak fabrikaya girdi veiþgale baþladý. Birleþik Metal-Ýþ'ten yapýlan açýklamadabunun örgütlenmeyi engelle-meye yönelik yasadýþý birlokavt olduðu ve eylemin buhaksýzlýk giderilene kadarsüreceði bildirildi. Bu haberinyazýldýðý saatlerde fabrikaönüne çevik kuvvet polisigönderildi, iþveren temsilcisibunun yasadýþý bir eylemolduðunu ilan ederek iþçileriyýldýrmaya çalýþtý ancak iþçilereylemlerine devam ediyorlar.Dudullu'da bulunan ABB veMert Akýþkan iþçileri deSimter iþçilerine destek olmakiçin fabrikaya geldiler.

Brisa'da iþgalsendikanýnuzlaþmasýylasona erdi

19 Aralýk'ta Brisa lastik fab-rikasý kriz bahanesiyle birçokiþçiyi iþten çýkardý. Bununüzerine iþçiler iþe geri alýnanakadar fabrikalarýný terketmeyeceklerini açýkladýlar. 1.vardiyada baþlayan eylem 2ve 3. vardiyadaki iþçilerin dekatýlýmýyla sürdü ve yaklaþýk1200 iþçi Brisa'yý iþgal edereküretimi durdurdu ve bir ilkgerçekleþmiþ oldu. Bununüzerine iþverenle Lastik-Ýþarasýnda görüþmeler baþladý.Yapýlan toplantý sonucu alý-nan kararla fabrika 9 gün-lüðüne üretimi durdurdu.Yeni iþten çýkarmalar yaþan-mayacak ancak iþten atýlan 64iþçi de iþe geri alýnmayacak.Lastik-Ýþ'e göre bu anlaþma,eylemin en az kayýpla bitmesidemek. Ancak iþçiler durumatepkili. Ýþe geri alýnmayanlarýndireniþi baþlatan ve sendikayada muhalif olduðu bilineniþçiler olduðunu, yani bununbir nevi tasfiye operasyonuolduðunu söylüyorlar.

Philips'te iþtençýkarmalarakarþý eylem

Philips firmasý Gebze'dekifabrikasýný kapatarak 150kiþiyi iþsiz býrakacaðýný açýk-ladý. Bunun üzerine 19 Aralýkgünü Ümraniye'deki TürkPhilips Genel Müdürlüðüönünde Birleþik Metal-Ýþsendikasý tarafýndan bir eylemyapýldý. Eyleme MMO Ýstan-bul Þubesi Ücretli ve ÝþsizMühendis Komisyonu üyelerive Avrupa Metal ÝþçileriFederasyonu (EMF) GenelSekreteri Peter Scherrer dekatýldý. Peter Scherrer iþçilerintüm dünyada mücadelelerininsürdüðünü söyledi ve"Direnirseniz kaybede-bilirsiniz, ancak direnmezs-eniz kesinlikle kaybedersiniz.Ben kazanacaðýnýza inanýyo-rum" diyerek iþçilere desteðinidile getirdi.

Sabah-AATV’degreve doðru

Türkiye GazetecilerSendikasý'nda örgütlüTurkuvaz Medya Grubu(ATV, Sabah ve dergi grubu)çalýþanlarý toplu sözleþmedeanlaþma saðlanamayýnca 5Aralýk'ta grev kararý aldý. Ýþgüvencesi, ücret zammý,ikramiye hakký, sosyal yardýmödemeleri, kýdem ve ihbartazminatlarýný yükseltmek vekorumak, haftada 5 gün çalýþ-ma iki gün izin hakký, fazlamesai ücretlerinin ödenmesigibi birçok sendikal hak içinmücadele edildiði açýklandý.17 Aralýk'ta TGS genelbaþkaný, Türk-Ýþ genelsekreteri ve DÝSK genelbaþkanýnýn konuþmalarý ve birçok sendikanýn katýlýmýylaATV-Sabah'ýn Balmumcu'dakibinasýna asýlan grev kararýylabasýn emekçileri 20 yýldýr ilkkez grev kararý almýþ oluyor.Bu karar da iþvereni anlaþ-maya ikna etmezse çalýþanlar60 gün içinde greve baþlaya-cak.

Plaza EylemleriDevam Ediyor

17 Aralýk'ta IBM çalýþan-larýnýn sendikal mücade-lesinin önündeki engeller veAkbank'taki iþçi kýyýmýnakarþý yapýlan bir eylemledevam etti. Levent'teki YapýKredi Plaza önünde yaklaþýk70 kiþinin katýlýmýyla gerçek-leþtirilen eylemde iþtençýkarýlan IBM sendika temsil-cisi Nedim Akay, iþsizliðekarþý örgütlenme çaðrýsý yaptý.Tez-Koop Ýþ ÖrgütlenmeBaþkaný ise yaptýðý basýn açýk-lamasýnda IBM'i örgütlenmehakkýna saygý göstermeyedavet etti . Akbank'ta iþtençýkarýlan Selçuk Candemir deiþten atýlan 1400 çalýþan adýnabir açýklama yaptý. Tez-KoopÝþ sendikasý ve EMO Ýstanbulþubesinin de destek verdiðieylem, bundan sonra da herçarþamba Levent'te yapýlmayadevam edecek.

21 Aralýk 2008 tarihinde,Ankara Kolej Meydaný'ndatoplanan yaklaþýk 30 bin eczacý"Eczanelerimiz satýlýk, ecza-cýlarýmýz tahsildar, hastalarýmýzda müþteri deðildir." dedi.

Eczacýlar, Eczane zincirlerininönünü açacak olan yasaya, hasta-lardan 'muayene katký Payý'nýtahsil etmek zorunda býrakýl-malarýna, 'kamu ýskonto bedeli'nin eczanelerden tahsil edilme-sine, ilaçta reklam ve rekabetuygulamasýna, eczane iflaslarýnakarþý yürüdüler. SaðlýkBakanlýðý'nýn meslek örgütlerinitanýmayacaðý yönündeki açýkla-masýna, karþýn Ankara'ya gelipmesleklerine ve meslek örgütler-ine sahip çýkan eczacýlar; 6197sayýlý yasaya eklenmek istenen"eczacý-eczacý ortaklýðý" madde-sine de Kolej Meydaný'ndayapýlan "referandum"la "hayýr"dediler.

Sabah saatlerinden itibarentoplanma yerinde kortejler oluþ-turmaya baþlayan eczacýlar, sesaracýndan çalýnan Mor ve Öte-si'nin "Þirket mirket anlamam,

anlasam da anlamam, banasaldýrýyorsa gözünün yaþýnabakamam" nakaratlý þarkýsýnaeþlik etti. Miting için eczacýlar-dan oluþan bir müzik topluluðutarafýndan bestelenen "ÝlaçlarýnEfendisi" adlý þarký da mitingboyunca ses aracýndan çalýndý.

KKrriizziinn ffaattuurraassýýnnýý ööddeemmeeyyeecceeððiizz

Saðlýkta dönüþüm programýnýntüm saðlýk sistemini yýkýmauðrattýðýna deðinilen mitingdeeczacýlar krizin faturasýný öde-meyeceklerini, hastalara ödettir-ilmesine de izin vermeyecekleri-ni belirttiler. Mitingde ayrýca "E-Sözleþme týklama, geleceðinikarartma, susma haykýr, ortak-lýða hayýr, saðlýk haktýr satýla-maz, saðlýk yýkýmda, eczaneleryýkýmda, "Bakan Akdað tasarýnýgeri çek, artýk yeter, eczacý tahsil-dar deðildir, herkese eþit, parasýzsaðlýk hizmeti, IMF saðlýktanelini çek" sloganlarý atýldý.

Sürekli mücadele Eczacýlar "Saðlýkta dönüþüm"

adý altýnda uygulanan saðlýðýnözelleþtirilmesine karþý 2004yýlýndan beri kitlesel düzeydemücadele ediyorlar. Saðlýktayeni liberal uygulamalarýneczanelere yansýmalarýna karþýdüzenli kampanya yaparakbüyük gösteriler düzenleyeneczacýlar, somut ve ortak talepleretrafýnda on binlerce eczacýnýnharekete geçmesini saðladýlar.

Eczacýlar "artýkyeter" dedi

29 Kasým'da KESK ve DÝSKüyesi 30 binden fazla çalýþanýnzamlarý ve krizi protesto eylem-inin ardýndan bu kez binlereczacý Ankara'daydý.Eczacýlarda kâr hýrsýný ve ser-maye politikalarýný protesto etti.Öte yandan bir çok fabrikadaiþten çýkarmalara, zorunlu izin-lere ve düþük ücretlere karþýiþgaller ve direniþler gerçek-leþiyor. Çalýþanlar mavi yakalýbeyaz yakalý, sözleþmelikadrolu, iþçi memur demedenkrizi ve ekonomik politikalarýtartýþýyor, baþlarýna gelecek birfelakete karþý mücadele etmeyitartýþýyor.

Bu henüz bir baþlangýç. Krizin

etkileri giderek belirginleþtikçedaha fazla çalýþan mücadeleyekatýlacak. Yürüyüþ ve mitingleriiþgaller, iþ yavaþlatmalar vegrevler izleyecek.

Krizin faturasýný çalýþanlaraödetmek için birleþmiþ, merkeziolarak davranan, hükümeti vedevlet aygýtýný kullanan kapital-istlere karþý çalýþanlarýnmücadelesinin birleþmesindenbaþka çýkýþ yolu yok. Sendikalarda birleþmeli. Ortak talepleretrafýnda kitlesel karþý koyuþlarörgütlemeli.

Türk-Ýþ varlýðý olmazsa olmaz.En büyük ve örgütlü sendikaolan Türk-Ýþ mücadeleyekazanýlmadan etkili bir karþý

koyuþ gerçekleþtirilemez. Hak-Ýþ ve Memur-Sen'de mücadelebirliðine kazanýlmalý. DÝSK,KESK, TTB, Eczacýlar BirliðiTürk-Ýþ ve Hak-Ýþ'le ayný plat-formda buluþtuðunda bu çoketkili bir güç haline gelir. Þimdibu birliði yaratma gerek.

2009 yýlý çalýþanlar açýsýndanzor bir yýl olacak. Karþýmýzayeni kemer sýkma paketleriçýkacak. 2008’in sokakta, iþyer-lerinde krize karþý mücadeleler-le bitmesi ve dünyada antikapi-talist mücadelelerin kendiniortaya koymasý önümüzdekidönem bize güç verecektir.Kazanabiliriz! Yeter ki birleþe-lim, birlikte direnelim.

Çalýþanlarýn birliðini yaratmak

Page 3: Sosyalist İşçi 345

sayý: 345 sosyalist iþçi 3

Yerel seçimlere birkaç ay kala,AKP, CHP ve MHP yoðun birpolemik içine girdiler. Son 10gündür üzerinde en çok fýrtýnakopardýklarý mesele "özür diliy-orum" kampanyasýna dönükfikirleriydi. MHP'nin bütünisimleri, genel baþkaný da dahilolmak üzere baþýndan beri nasýr-larýna basýlmýþ gibi kampanyayaþiddetle saldýrdý. MHP böyle birpervasýzlýðýn yapýlabilmesininsorumlusu olarak AKP'yi göster-di. Yine son dönemde mil-liyetçiliði, ulusalcýlara býrakmakistemeyen baþbakan da" böylebir sorunumuz yok (özür dile-mek gibi)" minvalinde bir þeylersöyleyerek MHP'nin ve ulusal-cýlarýn saldýrýlarýný göðüslediðinizannetti. CHP'de genel baþkanýDeniz Baykal'ýn aðzýndan kam-panyaya tepki göstererek "böylebir çabanýn hiçbir temeli yok.Herkesin bilmesini istiyorum"diyerek resmi ideolojinin haspartisi olduðunu bir kez dahateyit etti.

DDaarrbbeecciilleerr ggöörreevvbbaaþþýýnnddaa

Aslýnda Türkiye son iki yýlýnýneredeyse buna benzer tartýþ-malarla geçirdi. Kemalist laikcephe, bir tehdit olarak gördüðüAKP'yi iktidardan alaþaðý ede-bilmek için akýl almaz yöntem-lere baþvuruyor. Darbekýþkýrtýcýlýðý ve AnayasaMahkemesi aracýlýðýyla yetkigaspý da dahil olmak üzere, hertürden baskýcý ve anti-demokratik adýmlarýn arkasýndabu anlayýþ yatýyor. Özellikle baþörtüsü meselesini AKP'ye karþýbir istismar aracý olarak kul-lanan resmi zihniyet,Cumhurbaþkaný AbdullahGül'ün eþi türbanlý olduðu içinköþk boykotuna devam ediyor.

Baþörtüsü yasakçýlýðýný,neredeyse bütün parti poli-tikasýnýn merkezine koymuþolan CHP, son günlerde çarþaflýkadýnlara rozet takýp parti üyesiyapmasýyla, yerel seçimlereiliþkin bu sorunu çözersemdevlet partisi olarak ben çözerimmesajý veriyor. Böylece üzerindefýrtýnalar kopartýlan asýl soru-nun, AKP'nin þeriatçý bir tehlikeyaratmasý deðil, Kemalist elitingün geçtikçe sarsýlan otoritesi veiktidarý olduðu anlaþýlýyor.

Derin devlet ve MHPSon aylara damgasýný vuran

Ergenekon soruþturmasý da, mil-liyetçi cephenin topyekun tavýralmasýna neden oldu. Siyasi are-naya çýktýðý günden bugüneMHP, derin devletle olan baðlarýda düþünüldüðündeErgenekon'da bir zihniyeti tem-sil ediyor. Bu, ýrkçý ve kafatasçýbir zihniyet. MHP ne kadaryumuþatýlmýþ gösterilirse göster-ilsin bu anlayýþýný kararlýlýklasürdürüyor. Kürtlere düþmanlýk,gayrimüslimlere düþmanlýk,farklý olanlara düþmanlýk, ya datopyekun insanlýða düþmanlýk,ýrkçýlýðýn esas partisi olanMHP'nin yaþadýðý ve yaþattýðýbir deneyim. Üniversitelerde hertürden özgürlükçü talebin

karþýsýna satýrlara ve silahlarlaçýkan bu zihniyet, il ve ilçelerdede özellikle Kürtlere dönük linçgiriþimlerinin de üzerine imza-sýný atýyor. Yerel seçimlere yak-laþýlan þu günlerde de MHPbütün propagandasýný bu düþ-manca söylemi ve fikirleri üzer-ine inþa ediyor.

AAddýý ddaa,, kkeennddii ddee ssoossyyaallddeemmookkrraatt ddeeððiill

Bir sosyal demokrat partiolarak adlandýrýlan CHP'de iþlerdaha acýnýlasý þekillerde geliþiy-or. AKP'ye karþý muhalefetininmerkezine Kemalist laikliðioturtan CHP özgürlük vedemokrasi adýna ortalýkta nevarsa hemen her þeye karþýsaldýrgan bir muhalefetyürütüyor. Hrant Dink'inyargýlanmasýna ve katledilme-sine vesile olan 301. Maddekonusunda CHP, deðiþiklik dahiteklif edilemeyeceðini söyley-erek maddenin kaldýrýlmasýnaitiraz ediyor. Azýnlýk vakýflarý vemallarýyla ilgili yasanýn düzen-lenmesine ve teklif edilmesinesalyalar saçarak karþý çýkýyor.Eðitimde reforma ve giyimözgürlüðüne saldýrýyor.Ergenekon soruþturmasýnývatanseverlere dönük birhareket olarak görüp avukatlýðý-na soyunuyor. Ýnsan haklarýylailgili herhangi bir yasanýnmeclisten geçmesine engel oluy-or. Her fýrsatta askere ve darbe-cilere payanda oluyor.

Ýnsan haklarýný, sendikal hak-larý, iþçi ve iþsiz haklarýný, bütünezilenlerin haklarýný kendinehiçbir þekilde dert etmeyenCHP, yerel seçimlere için girilenson düzlükte krize karþý emekçi-lerin yanýndaymýþ gibi propa-ganda yapmaya baþladý. Amatürban konusunda olduðu gibi

bu konuda da samimi olmadýðýtoplum nezdinde anlaþýlmýþ olanCHP çoktandýr sosyal olmaktanda, demokratlýktan da kitleleringözünde inmiþ durumda. Amasol milliyetçiliði baðrýnda topla-makta CHP az çok baþarýlý olu-yor. Örneðin eski ÖDP GenelBaþkan Yardýmcýsý YýldýrýmKaya çevresindeki 500 kiþiylebirlikte partisinden istifa edipCHP'ye katýlýyor. Ne için gerici?AKP'ye karþý alternatif oluþtura-bilmek için. Ne için? Kýrþehir'inbelediye baþkaný olabilmek için.Solun tarihsel ve güncel olarakyanlýþ politikalarý, onu seçim-lerde CHP'ye eklemlenmeyemahkum ediyor. Yani yerelseçimlere giderken CHP'ninbaþardýðý, sol milliyetçiliðiarkasýnda hizaya sokmasý oldu.Bu da doðasý gereði daha saðlýk-lý bir tartýþma ortamýna hizmet

edecektir.

AAKKPP hhaayyaall kkýýrrýýkkllýýððýý mmýýyyaarraattttýý??

AKP ise seçimlere giderkenneo-liberal politikalarýna birsüreliðine ara vermiþ izlenimiçiziyor. Ekonomik krize karþýbaþbakanýn patronlarý hedefalan birkaç çýkýþý buna iþaretediyor. Krizden zararlý çýkma-mak için canýný diþine takanAKP iktidarý, onu iktidaragetiren deðiþim isteðine çok-tandýr arkasýný dönmüþvaziyette. Bu manzara toplumdagenel bir hayal kýrýklýðýna nedenoldu. AKP'yi þeriatçý bir partiolarak görüp politikalarýný bunagöre þekillendirenleri bir kenarabýrakýrsak, onu sermayenin birpartisi olarak görmeyenlerinyaþadýðý hayal kýrýklýðý anlaþýlýr

bir olgu. Bu nedenle SosyalistÝþçi sayfalarý, defalarca AKP'yekarþý gerçek muhalefetin neo-liberalizme karþý mücadeleolduðunu anlattý durdu.Saðlýkta, iþ güvencesinde,eðitimde çeþitli uygulamalar ser-maye sýnýfýnýn istekleri doðrul-tusuna bu süreçte hayata geçiril-di.

Yerel seçimlere az bir zamankalmýþken özgürlükçü anlayýþ-tan, toplumun gerçek sorun-larýndan uzak tartýþmalar gün-deme damgasýný vurmuþdurumda. Bu da AKP'nin iþinibir kez daha kolaylaþtýracaktýr.Gerçek bir sol alternatifi umutyapmadan da bu süreci kýsasürede tersine çevirmek zorgörünüyor.

AAhhmmeett YYIILLDDIIRRIIMM

YEREL SEÇÝMLER

Gerçek bir sol alternatif yaratmak

22 Temmuz 2007 seçimlerindeyeni bir ses kendini epeytartýþtýrmýþtý. Bu ses Ýstanbul'unAvrupa Yakasý'nda BaskýnOran kampanyasýndamücadele eden 3 bin aktivistleAnadolu Yakasý'nda Ufuk Urasiçin çalýþan 3 bin aktivisttençýkmýþtý. Her iki kampanyadaýrkçýlýðý, milliyetçiliði, darbecil-iði, Kürt sorununda savaþ poli-tikalarýný ve ayrýmcýlýðý hedefalmýþtý. Ýstanbul'da aþaðýdanyükselen bu radikal sesler tümTürkiye'de karþýlýk buldu ve birsaflaþma yarattý. Beraberindeumudu da getirdi.

Ancak seçimlerden hemensonra iki kampanyadakiaktivistler ayný þekilde yola

devam etmedi. Gelenekselsiyasetin kurallarý devreyegirdi. Daðlýca baskýnýndanhemen sonra sokak mil-liyetçilere kaptýrýldý. BaskýnOran ve Ufuk Uras kampa-nyalarýnda kendini ortayakoyan yeni sol dinamiklergerçek bir alternatifedönüþemedi. Ve þimdi bulun-duðumuz noktaya geldik.Yaklaþan yerel seçimler AKP-CHP saflaþmasý temelinde yük-selirken sol gerçek bir alternatifortaya koyabilmiþ deðil. Sondakikalýk seçim ittifaklarýtartýþýlýyor. Kimi solcularCHP'ye iltihak ediyor.Toplumda herhangi bir kesimitemsil yeteneðine sahip

olmayan örgütlerle Kürthareketinin çatý partisi yukarý-dan kuruluveriyor.

Yerel seçimlerle bir öncekiseçimlerin farký çok açýk. Bizlerbu sefer bir etken deðiliz. Butabloyu son dakikada kurulanittifaklar deðiþtiremez. 15 yýldýrdenenen ve baþarýsýzlýðý ortadaolan sol örgütlerin birliði iseetkili olamaz.

Bizi devre dýþý býrakmayacak,gerçek bir sol muhalefeti inþaetmek zorundayýz. Krize,ýrkçýlýða, darbelere karþý yenibir solu yaratmalýyýz.Parlamenter hayallere, koltukheveslerine karþý yeni sol ken-dini iþyerlerinde, okullarda,sokakta inþa etmelidir. GörevBaskýn Oran ve Ufuk Uras içinmücadele etmiþ ya da bumücadeleyi desteklemiþaktivistlere düþüyor.

ÝÝkkii sseeççiimm vvee ssooll mmuuhhaalleeffeett

Page 4: Sosyalist İşçi 345

4 sosyalist iþçi sayý: 345

Hodri meydan, Bay Savcý!

Almanya baþbakaný Willy Brandt, 1970 yýlýndaPolonya ile Sovyetler Birliði arasýndaki iliþkilerindüzelmesine katkýda bulunmak için Varþova'ya birresmi ziyaret yapar. Günlerden 7 Aralýk'týr; 1943yýlýnda Varþova Gettosu'ndaki Yahudilerin ayaklan-masýnýn yýldönümüdür. Ziyaretiyle hiç alakasý olma-masýna raðmen, Brandt Getto Anýtý'na gider, tekkelime söylemeden anýtýn önünde diz çöker, öylecedurur.

Tam 30 yýl sonra, 6 Aralýk 2000 tarihinde bir baþkaAlmanya baþbakaný, Gerhard Schröder, yineVarþova'dadýr. Ve þöyle der:

"Bu þehirde Almanya'nýn bir siyasi lideri, AlmanyaFederal Cumhuriyeti'ndeki Almanlarý temsil edenhükümetin baþý, ne kadar dikkatle seçilmiþ deolsalar kelimelerin ifade edemeyeceði bir þeyi ifadeedecek anlayýþý ve cesareti buldu: Suçlar iþledik vebu suçlarý itiraf ediyoruz".

Brandt özür dilemiþtir, Schröder bu özürü onaylarve benimser. Ne Brandt, ne Schröder tek birYahudi'nin kýlýna dokunmuþtur; ne Brandt, neSchröder Nazi partisinin üyesidir. Ama ikisi de özürdilemiþtir, kendileri ve temsil ettikleri Almantoplumu adýna.

Üç yýl önce, 2005 Eylül'ünde, HollandaDemiryollarý þirketinin genel baþkaný Aad VeenmanYahudilerden özür diledi.

Ýkinci Dünya Savaþý'nda, Almanlarýn emirleri üzer-ine, Hollanda Demiryollarý 105 bin HollandalýYahudi'yi ülkenin doðusundaki Westerbork kampý-na, oradan da Alman sýnýrýndaki Nieuweschans'ataþýmýþtý. Orada Alman trenlerine aktarýlanYahudiler, Auschwitz ve Sobibor toplama kamplarý-na götürülmüþ, 100 binden fazlasý kamplardaölmüþtü.

Þirket ayný þirket, ama Veenman büyük olasýlýkla ozaman daha doðmamýþtý bile; o zamanki makinist-lerin hiçbiri yaþamýyordur artýk. Niye özür dilediði-ni Veenman þöyle anlattý:

"O zaman oynadýðýmýz rolü tanýmlayarak tari-himizin acýlý bir bölümünü kapatabiliriz. Artýk bir-birimize daha iyi bir þekilde ve yeni bir güvenle bak-abiliriz. Dahasý, Hollanda Yahudi cemaatiyle birlik-te, gözlerimizi toplumumuzun geleceðine çevirmekistiyoruz. Örneðin, yeni þekillerde süreklibaþgösteren nefrete ve faþizme karþý Hollandalýgençleri ikaz etmek istiyoruz. Bunlarý yapa-bildiðimiz ölçüde, geçmiþte kalan deneyimlerimizgünümüzde anlamlý bir yer bulabilir. Açýklýk ve þef-faflýk hepimize denge saðlar".

Tayyip Erdoðan tamamen haklý. Kendisi de, hattababasý da 1915 yýlýnda henüz doðmamýþtý. Ermeniöldürmek bir yana dursun, Erdoðan'ýn tanýdýðýErmeni bile yoktur büyük olasýlýkla. Erdoðan da,"Özür diliyorum" bildirisini imzalayanlar da, vehatta imzalamayan Türkiye vatandaþlarý da, BüyükFelaket'ten dolaysýz olarak sorumlu deðil. Bizöldürmedik, orada deðildik, engelleyemezdik.

Erdoðan'ýn anlamadýðý ve anlamak istemediði birþey var ama: Schröder "Suçlar iþledik ve bu suçlarýitiraf ediyoruz" derken, Veenman özür dilerken,geçmiþle ilgili bir þey yapmýyorlar; yaptýklarý þeyAlmanlarla Yahudilerin, Hollandalýlarla Yahudilerinortak geleceðiyle ilgili. Az önce baktým, bildiriyi15.200 kiþi imzalamýþ. Bizler de tarihle deðil, gele-cekle ilgilendiðimiz için imzacýyýz.

Þiþli savcýsý bizlere dava açýyormuþ. Hodri mey-dan! Buyursunlar 20 bin kiþiyi tutuklasýnlar bakalým!Sýkarsa.

RRoonnii MMaarrgguulliieess

GÖRÜÞ

CCeennggiizz AALLÐÐAANN

"Ermeniler'den özür diliyorum"kampanyasý beklendiði gibi çokbüyük yanký yarattý. Toplumunbütün kesimleri konu hakkýnda fikiryürütüp tartýþýyor. Ana haber bül-tenlerinde her gün en az bir haberçýkýyor. Gazeteler manþetlerinetaþýyor. Cumhurbaþkaný açýklama(üstelik de olumlu) yapýyor.Genelkurmay Baþkanlýðý bildiriyayýnlýyor, Baþbakan kampanyahakkýnda konuþuyor, CHP ve MHPortak bildiri yayýnlamaya hazýr-lanýyor. Ýnternette çok sayýdadestekleyen ve karþý çýkan site vegrup açýlýyor. TV'lerde durmadanröportajlar ve tartýþma programlarýdüzenleniyor.

Toplumda turnusol kâðýdý iþlevigören bu kampanyanýn bu kadarçok ve þiddetli tartýþýlmasýnýn birnedeni Ermeni meselesinin butoplumun hafýzasýnda ve vicdanýndakapladýðý yerin büyüklüðü. Birdiðer ve asýl çarpýcý nedeni ise resmiideolojinin konuya bugüne kadarkiyaklaþýmý.

ÝÝttttiihhaatt vvee TTeerraakkkkii zziihhnniiyyeettii1908'de ilân edilen meþrutiyetin

ardýndan kýsa süre sonra devletyönetimini fiilen ele geçiren Ýttihatve Terakki Cemiyeti'nin askerkanadýnýn (bazý üyeleri ayný zaman-da cumhuriyetin kurucu kadrosuarasýnda da yer aldý) ilk yaptýðý iþ,kafalarýna koymuþ olduklarýTürkleþtirme politikasýný hayatageçirmek oldu. 24 Nisan 1915'teuygulamaya koyduklarý ve 1918'ekadar süren Ermeni soykýrýmý asýlolarak bu Türkleþtirme politikasýnýnbir sonucudur. TürkleþtirmeErmenilerin topluca katledilipsürgüne (aslýnda ölüme) yollan-masýyla sýnýrlý da deðildi. ÖrneðinRumlar da bundan nasibini aldý.Ama Ermeniler'in 1915'te yaþadýðý"Büyük Felaket" daha sonraNazilerin lideri Adolf Hitler'in bileYahudi soykýrýmýný yaparken örnekalacaðý kadar trajedikti.

Bugün bu kampanyaya en çokköpürenler iþte o zihniyetin uzan-týlarý. Mustafa Kemal'in bile,yargýlayacaðýna uluslararasý plat-formlarda üç kez söz verdiði Ýtti-hatçýlarý bugün savunanlar dikkatedilirse ayný zamanda Ergenekondavasýnýn da savunucularýdýr.Çünkü o zaman da þimdi de"devletin bekasý" için koskoca bir

halký yok etmekten çekinmeyen zih-niyet ayný derin devlet zihniyetidir.

""ÖÖzzüürr ddiilleerriimm aammaa……""Kampanyaya yaklaþýmlar birkaç

temel baþlýkta toplanabilir. ÝlkiMHPve BBP gibi ýrkçý-faþist parti-lerin toptan inkârcý ve tehditkâryaklaþýmlarý. Tam beklendiði gibi.Þaþýrtýcý deðil. CHP gibi bir devletpartisinin yaklaþýmý da devletinresmi aðzýndan farklý olmayacaktý,olmadý da.

Bu grubu bir kenara koyarsakkalan yaklaþým örneklerini üçeayýrabiliriz: metni olumlu bulup da"erken yapýldýðý için Türkiye halkýnataþýmakta zorlanacaðý ek bir yükgetirir" diyenler, metnin altýna tered-dütsüz imza atanlar ve "imzalýyo-rum/imzalardým ama…" diyenler.Bunlarýn da ilki pek tartýþmayadeðmez. Hiçbir konuda mücadeleetmeyip her þeyin bir gün kendil-iðinden deðiþeceðine (ya dakonuþulmasýna gerek kalmayacaðý-na) inanan, suya sabuna dokun-mayan aþýrý iyimser bir yaklaþým.

Bir kampanya yürütüyorsanýzelbette her türden tartýþmaya ve önesürülen argümana cevap üret-melisiniz. Ama asýl tartýþýlmasýgereken "imzalýyorum/imzalardýmama…" yaklaþýmý. Bu yaklaþýmdakampanyayý olumlu bulmakla bir-likte çekince belirtenler de var, kam-panyanýn bireyin vicdanýna dayalýbir özürle yapýlmasýndan yakýnanlarda var.

Kimi köþe yazarlarý ve yorumcularile imzalarý en baþtan istenen insan-larýn bazýlarý "Ýþlemediðim, hattakarþý çýktýðým bir suçtan dolayý benneden özür diliyorum. Devlet özürdilemeli" diyor ve imzasýný vermiy-or. Kimileri de ayný eleþtiriyi dilegetirmekle birlikte imzasýný veriyor.Burada her þeyden önce bir tür tarafolma sorunu ortaya çýkýyor.

RReessmmii iiddeeoolloojjiiddee ddeerriinn ççaatt-llaakk

Ermeni meselesi Türkiyetoplumunda ve devletin ideolo-jisinde daima çok önemli bir tutar.Bu konuda Ermenileri savunan birtutum alýp tartýþma yürütmek kolaybir iþ deðildir. Sýradan halktaninsanlar bile konu hakkýnda hepkýsýk sesle ve etrafýný kolaçan ederekkonuþurlar. Tabu olmanýn daötesinde tehlikelidir bu konudakonuþmak.

Ýþte bu kampanya olayýn üzerinden93 yýl geçtikten sonra ancak bukadar açýklýkla tartýþýlabilir halegeldi. Yine de çok aðýr saldýrýlara,hakaretlere, ölüm tehditlerine maruzkaldý. Hatta Ýstanbul Þiþli'den 301davasý açýlmaya hazýrlanýlýyor.Hrant Dink'in öldürüldüðü yerden.

Resmi ideoloji EErrmmeenniilleerriinn iissee aaddllaarrýý bbiillee yyookk.. BBiirree kkaaddaarr kkýýyyýýllmmaayyaa ççaallýýþþýýllmmýýþþ vvee bbuu bbüüyyüükk ööllççüüddeebbaaþþaarrýýllmmýýþþ bbiirr hhaallkkttaann ssöözz eeddiiyyoorruuzz.. EErrmmeennii kkeelliimmeessiinniinn bbiillee kküüffüürr ssaayyýýllddýýððýý bbiirr üüllkkeeddeennssöözz eeddiiyyoorruuzz.. TTooppuu ttooppuu 6600 bbiinn kkiiþþii kkaallmmýýþþ vvee eenn kküüççüükk oollaayyddaa yyüürreekklleerrii aaððýýzzllaarrýýnnaa ggeelleennbbiirr cceemmaaaatttteenn ssöözz eeddiiyyoorruuzz.. ÝÝkkii kkeelliimmeeyyee kkiilliittlleenneenn bbiirr kkaammppaannyyaa iillee aazzýýccýýkk mmuuttlluu oollaann((bbuunnuu bbiillee ggiizzlleemmeekk zzoorruunnddaa kkaallaann)) iinnssaannllaarrddaann ssöözz eeddiiyyoorruuzz.. TTeekk bbiirr sseennddiikkaa tteemmssiill-cciissiinniinn,, DDSSÝÝPP ddýýþþýýnnddaa tteekk bbiirr ssooll ssiiyyaassaall öörrggüüttüünn ççýýkkýýpp ddaa ddeesstteekk aaççýýkkllaammaaddýýððýý bbiirr kkaammppaann-yyaaddaann ssöözz eeddiiyyoorruuzz.. BBuurraaddaa kkaammppaannyyaayyýý yyeetteerrssiizz ddee bbuullssaakk ttuuttuumm aallmmaakk zzoorruunnddaayyýýzz..

Page 5: Sosyalist İşçi 345

sayý: 345 sosyalist iþçi 5

sorgulanýyor

Çok deðil iki yýl öncesini, HrantDink'in öldürülüþünü ve cenazesin-deki gösterinin ardýndan yaþanantartýþmalarý hatýrlayalým. Onbinlerceinsanýn "Hepimiz Ermeniyiz" slo-ganýyla sokaða çýkmasý tam dayukarýda sözü edilen ayný çevrelerinasýl da çýlgýna çevirmiþti. Bu slo-ganýn (ve tabii devasa gösterinin)yarattýðý derin travmayý atlatmak için"Hepimiz Türküz", "HepimizMehmet'iz", "Hepimiz Ogün'üz" gibislogan versiyonlarý üretilmiþti.Yetmedi "cumhuriyet mitingleri"nekalabalýklar seferber edildi de birazkendi yüreklerini soðuttular. Amadaha travma atlatýlmadan bu kez deözür dileme kampanyasý baþladý.Gene delirdiler.

TTaarraaff oollmmaa mmeesseelleessii"Ýmza atarým ama…" diye söze

baþlayanlar aslýnda taraflarýný zatenbelli etmiþ oluyor. Suçu devletiniþlediðini ve onun çözmesi gerektiði-ni söylüyorlar. Ýyi niyetlerindenkuþku duyulamaz.

Ama bir tutum almýþ olmuyorlar.Toplumu bu kadar net bölen birtartýþmada, bu kadar aðýr birsaldýrýya maruz kalýnan bir konudanet bir tutum almak gerekir. Elbettebireylerin çýkýp özür dilemesi sorunukökünden çözecek deðil. Sorunudevlet çözecek. Ama o sýrada sen neyapacaksýn? Devletin soruna elatmasýný "beklerken" tam olarak neyapacaksýn?

Ermeni meselesi bu ülkenin en zormeselelerinden biri olan Kürt mese-lesinden bile daha zor. Kürtlerin hiçdeðilse (her biri ayrý ayrý baský altýn-da olsa da) siyasal örgütleri, dernek-leri, TV'leri, gazeteleri, milletvekillerive nihayet milyonlara varan nüfus-larý var. Üstelik çeþitli sol örgütlerin,sendikalarýn, meslek odalarýnýnçoðunun sempatisi ve desteði var.

Buna raðmen yaþadýklarý acýlarýn,çektikleri çilelerin haddi hesabý yok.

Ermenilerin ise adlarý bile yok. Birekadar kýyýlmaya çalýþýlmýþ ve bubüyük ölçüde baþarýlmýþ bir halktansöz ediyoruz. Ermeni kelimesininbile küfür sayýldýðý bir ülkeden sözediyoruz. Topu topu 60 bin kiþikalmýþ ve en küçük olayda yürekleriaðýzlarýna gelen bir cemaatten sözediyoruz. Ýki kelimeye kilitlenen birkampanya ile azýcýk mutlu olan(bunu bile gizlemek zorunda kalan)insanlardan söz ediyoruz. Tek birsendika temsilcisinin, DSÝP dýþýndatek bir sol siyasal örgütün çýkýp dadestek açýklamadýðý bir kampan-yadan söz ediyoruz. Burada kampa-nyayý yetersiz de bulsak tutumalmak zorundayýz.

Kaldý ki kampanya bir yandan dameseleye büyük bir katkýdabulunuyor. En azýndan tartýþýlmasý,gündeme gelmesi saðlanýyor. Üsteliközür dileyen bireyler kendilerinigerçekten de suçun küçük de olsaparçasý hissediyor olamaz mý? Bukonuyu kötürüm býrakýlmýþ toplum-sal hafýzamýzýn en derin dehlizlerineitip hatýrlanmamasýna, gündemegetirilmemesine katkýda bulunmuþolmayalým sakýn?

Hrant Dink öldürülene kadarTürkiye'de Ermeni meselesi çokküçük bir aydýn çevresi dýþýnda yük-sek sesle dile bile getirilemiyordu.Þimdi artýk geri dönüþü olmayacakbiçimde tartýþmaya açýldý bu konu.Sýrf resmi ideolojide açýlan bu derinçatlaðý görüp sevinmek için bile olsadesteklemek, omuz vermek, imzalarýçoðaltýp gözlerine sokmak gerek.

www.ozurdiliyoruz.com

Þiþli 2. Asliye CezaHakimi, özürdiliyoruzsitesinin kapatýlmasý veimza atanlarýn 301. madde-den 6 aydan 2 yýla kadarhapisle cezalandýrýlmalarýnýistedi. Hakim HakkýYalçýnkaya site ve imzacýlarhakkýnda suç duyurusundabulundu.

Ünlü ýrkçý yasa maddesi301, Türklüðü aþaðýlamaksuçunu tarif ediyor. HakimYalçýnkaya, Hrant Dink'iyargýlayan hakimlerin arasýndaydý. Hrant'ýndavasýnýn müdahillerinden Veli Küçük, birtelefon görüþmesinde Kerinçsiz`e, `Ben git-tim o Þiþli savcýsýna. Ya ordaki o çocuklar,savcýlar tanýdýklarýmmýþ benim. Hepsigeldiler meldiler þey yaptýlar, gerekli ifadeyiverdik. Bi netice çýktý mý? Býktýk þu HrantDink denen heriften yahu.` diyordu. Birbaþka görüþmede de, `Görüþtüm Mecit deoradaydý, Mecit C. var, savcý. O gördü beni.Mecit aldý beni þey yaptý, öbür arkadaþýmýz oNaci Bey þeymiþ duruþmadan çýkardýlarfalan. Söyledim verdim yani biraz da otur-duk, sohbet ettik geldim ya.` diyordu.Kerinçsiz de, `Tamam zaten verecekleri yinebunlar da takipsizlik kararý verecekler. Baþkane olacak yani.` karþýlýðýný veriyordu. Yinebir görüþmede Kerinçsiz, `E o takipsizlikkararý çýkar yani sorun yok onda ama yinede baktýracam yani.` diyerek Küçük`ü teskin

ediyordu.Ermenilerin gazetesi

AGOS'ta soykýrým dedikleriiçin Sarkis Seropyan ve AratDink'e verdiði 1 yýllýk cezavermiþti. Ergenekon sanýðýve 301 davalarýnýn müdavi-mi Kemal Kerinçsiz'in eskibir arkadaþý. Takibeyakalanan bir telefongörüþmesinde Kerinçsiz'e"bir emriniz mi var?" sorusukayýtlara geçmiþti.

`Ergenekon`un Çöküþü`isimli kitabý sebebiyle gazeteci-yazar ZihniÇakýr`a 1 yýl 6 ay hapis cezasý veren HakimYalçýnkaya, gerekçesinde Ergenekon'u övenifadeler kullanmýþtý. Ergenekon sevdalýsýhakimin teknik takibe yakalanan telefongörüþmesinde Kemal Kerinçsiz'e "abi" diyehitap ettiði ve "bir emriniz mi var?" dediðikayýtlara geçmiþti.

Hakimin son icraatlarýnda biri de AgosGazetesi'nde soykýrým yazdýklarý için SerkisSeropyan ile Hrant Dink'in oðlu Arat Dink'i301'inci maddeden 1 yýl hapse mahkumedip, cezayý ertelemesiydi. Hýzýna alamayanhakim þimdi devletin yapmadýðýný yapýpErmeniler'den özür dileyenleri cezalandýrýy-or.

Sosyalist Ýþçi yazarlarýnýn da bulunduðu 20binden fazla kiþi bu satýrlarýn yazýldýðý saatteözür dilemiþti. Hadi durmayýn, hepimiziyargýlayýn.

Hepimizi yargýlayýn

Özür diliyoruz kampa-nyasý ýrkçýlýðýn, resmi ide-olojinin yarattýðý tabularýnsorgulanmasýnýn ne denlimümkün, etkili ve gerekliolduðunu olduðu göster-di.

Türkiye'de ýrkçýlar ýrkçýolduklarýný asla kabuletmiyor. Milliyetçi, þov-enizm ve ýrkçýlýk birbirinibesliyor. Sýradanlaþanýrkçýlýk vahim sonuçlaryaratýyor. Hrant'ýnarkadan vurulmasý bun-larýn en büyüðüydü.Beklemedikleri bir þeyoldu, onlara göre insanbile olmayan o Ermeni'ninardýndan 200 binden fazlainsan hepimiz Ermeni'yizdiyerek yürüdü.Ermenilerin baþýna gelenfelaketin konuþulmasýnýcinayetle engellemekisteyenlerin baþarýsýzlýðýþimdi açýkça görülüyor.

Türkiye'de milliyetçiliðe,

milliyetçiliðin bütün ton-larýna ve ýrkçýlýða aynýanda karþý çýkan ve kitle-sel kampanyalar örgütle-menin gerekliliði Hrant'ýnölümünün arkasýndanDur De Giriþimi'ninkurulmasýna yol açtý. DurDe'nin Ermenistan'a gitmegiriþimi özür diliyoruzkampanyasýna zeminhazýrladý. DurDe 2007Mart’ýndan bu yana 301.maddeye ve ýrkçýlýða karþýmücadele ediyor. Siz deaktivist olun, hep birliktebu kötülüklere artýk birson verelim.

wwwwww..dduurrddee..oorrgg

Irkçýlýða dur de!

ERMENÝKARDEÞLERÝMDENÖZÜR DÝLÝYORUM

Page 6: Sosyalist İşçi 345

6 sosyalist iþçi sayý: 345

Örgütlenmesi gereken, solörgütlerin yan yana gelmesiylekurulacak bir ittifak partisideðildir.

Örgütlenmesi gereken, yenihareketin sesi olan yeni bir sol-dur.

Örgütlenmesi gereken, eski solsloganlarla, eski çalýþma tar-zlarýyla, geleneksel örgütlerinbirliði deðildir.

Örgütlenmesi gereken küreseldüþünüp yerel örgütlenmeyeçalýþan hareketin birliði, yeni,anti kapitalist bir soldur.

Örgütlenmesi gereken,Ergenekon sürecine, "Yesinlerbirbirini" yaklaþýmýyla bakansteril, belirsiz, uzlaþan bir solunbir araya geliþi deðildir.

Örgütlenmesi gereken,Ergenekon'un derin devletekarþý çok önemli bir ilk adýmolduðunu gören ve bu adýmdasonuna kadar gidilmesininsiyasal demokrasinin geliþmesiiçin can alýcý bir öneme sahipolduðunu görenlerin hareke-tidir.

Bu toplumda, özgürlük talebi-ni, demokrasi talebini, eþitlik,adalet talebini, yoksullarýn dahaiyi bir yaþam talebini, kýsacasýdeðiþim talebini sokakta savu-nan yeni bir sol hareket gereklibize.

Bu hareket, küçümsenmemesigereken adýmlar attý. Binlerceama binlerce aktivist, çok sayýdave çok deðiþik baþlýklarlasürdürülen kampanyada yanyana geldi. Savaþa ve iþgalekarþý, Savaþa Hayýr Platformu,Irak'ta Savaþa HayýrKoordinasyonu ve son olarakKüresel BAK'ta anti kapitalistsavaþ karþýtlarý, iklimdeðiþimine, küresel ýsýnmaya,nükleer santrallara, SSGSSyasasýna, yeni liberal poli-tikalarýn uygulanmasýna karþýKüresel Eylem Grubu kampa-nyalarýnda on binlerce aktivistbir araya geldi.

Hrant Dink'in öldürülmesin-den sonra gerçekleþen büyükcenaze töreninde, Irkçýlýða veMilliyetçiliðe DurDe kampa-nyasý kapsamýnda binlerce, bin-lerce insan bir araya geldi.

Baskýn Oran ve Ufuk Urasseçim kampanyalarýnda binlerceaktivist, çok keskin sloganlarlaçok radikal bir kampanyayýomuz omuza örgütledi.

Darbelere karþý 70 MilyonAdým kampanyasý kapsamýndabinlerce darbe karþýtý yürüyüþlerörgütledi, toplantlar yaptý.

Bütün bu kampanyalardahiçbir örgüte üye olmayan herbiri neredeyse bir örgüt gibiçalýþarak kampanyalara pratik,fikirsel, maddi, manevi katkýyapan binlerce aktivist yepyenieylem biçimleriyle, yepyeni slo-ganlarla, herkesin katýlýmýna,enerjisine ve önerilerine açýk birbiçimde harekete geçerken, çoksayýda keskin politik konudaanlaþtýkalrýný da gördü.

Kampanyalar eþcinselhareketin özgürlüðünde kadýn-larýn mücadelesine, Tuzla'da iþçiölümlerine karþý tepkidenfaþizme karþý mücadeleye,Ankara'da su sorununa karþýeylemlerden, iþçilerle birlikteokul iþgallerine, küreselleþmekarþýtý hareketin küresel buluþ-malarýnda birlikte tutum almak-tan Kürt halkýna karþý uygu-lanan baskýlara karþý mücadel-eye kadar çok sayýda baþlýkaltýnda devam etti, devam ediy-

or."Özür diliyorum" kampanyasý

hareketin aktivistlerinin büyükbir cesaretle milliyetçikýþkýrtýcýlýðýn üzerine yürüdüðü,bütün riskleri birlikte omu-

zladýðý bir diðer kampanya. Kampanya baþlýklarý çoðaltýla-

bilir daha da. Açýk olan, bütünbu kampanyalarda anti kapital-ist, küresel dayanýþmadan yana,ezen ulus milliyetçiliðne karþýcepheden ve sokakta örgütlenen,Kürt halkýyla dayanýþmayýönüne koyduðu en somut hede-flerden birisi haline getiren, kap-italizmin krizini ancak küreselbir direniþler püskürteceðinibilen, örgütlü iþçi sýnýfýnýnhareket içindeki gücüne özel birönem veren aktivistlerin, yenibir anti kapitalist solundaaktivistleri olabileceðidir.

Kadýnlarýn en önünde olduðu,hareketin sözcüleri ve örgütleyi-cileri olduðu, cins ayrýmcýlýðýnýnhiçbir biçimine izin verilmeyen,darbecilerle hiçbir zemindeuzlaþmayan, siyasal demokrasi-nin geliþmesi için tüm sýnýrlarýzorlayan, yeni bir sol partibugün tüm harketin temel ihtiy-

acý olarak öne çýkýyor.Toplumun laik/þeriatçý olarak

yapay bir biçimde bölünmesinekarþý, kapitalizmin somut sorun-larýna karþý þekillendirilen somuttalepler etrafýnda örgütlenecek,ilk adýmýndan her düzeydekiörgütlenmesine kadar doðrudandemokrasinin iþletildiði, aþaðý-dan hareketin siyasi ifadesi ola-cak, gençlerin hareketin tümsorumluluðunu aldýðý anti kapi-talist bir sol, belki hemen bugünkurulmayacak ama kuurlmasýiçin adýmlar atmaya hemenbaþlamak zorundayýz. Yenikanallar yaratmak, hareketinkadrolarýnýn daha sýký tartýþa-caðý, temel talepler etrafýnda,yine kampanyalar içindeyanyana gelebileceði platform-larý yaratmak, eskiyi deðil,aþaðýdan örgütlenen her kampa-nyada gücünü ve azminigösteren yeni bir partinin, þimditam zamandýr!

Þimdi yeni solun zamaný

““BBuu ttoopplluummddaa,, öözzggüürr-llüükk ttaalleebbiinnii,, ddeemmookkrraassiittaalleebbiinnii,, eeþþiittlliikk,, aaddaalleettttaalleebbiinnii,, yyookkssuullllaarrýýnnddaahhaa iiyyii bbiirr yyaaþþaammttaalleebbiinnii,, kkýýssaaccaassýýddeeððiiþþiimm ttaalleebbiinniissookkaakkttaa ssaavvuunnaannyyeennii bbiirr ssooll hhaarreekkeettggeerreekkllii bbiizzee..””

Page 7: Sosyalist İşçi 345

sayý: 345 sosyalist iþçi 7

Berlinin umut günleri yeriniumutsuzluða býrakýyor

AAllmmaann DDeevvrriimmii ddiizziissii VVoollkkhhaarrdd MMoosslleerr’’iinn 11991199 OOccaakk aayyýýnnddaaddeevvrriimmiinn yyeenniillggiissiinnii aannllaattmmaassýý iillee ttaammaammllaannýýyyoorr..

Alman Sosyal Demokrat Partisi (SPD) Birinci Dünya Savaþý’nýdestekleme kararý aldýðýnda 50 yýldan fazla b ir zamandýr savun-duðu fikirleri terk etmiþ oldu.

Alman Marksist Rosa Lüksemburg SPD’yi kokuþmuþ bir cesetolarak tanýmlýyordu. Ne var ki iþ kapitalizmi kurtarmayageldiðinde SPD çok canlý olduðunu gösterdi.

1918 Kasým Devrimi’nden sonra SPD merkezi hükümeti kazandýve ordu üst yönetimi ile iyi iliþkiler kurdu.

SPD’nin savaþý desteklemesi partiyi böldü. Yaklaþýk 200 bin üyesidaha solda olan USPD’ye katýldý. Ama ayný sýrada SPD dahaküçük þehirlerde ve kasabalarda 500 bin yeni üye kazandý. 1 mily-onun üstünde üyesi ile Almanya’nýn tartýþmasýz en büyük siyasigücüydü.

SPD devrimi resmen tanýdý ve yeni parlamentonun seçilmesin-den sonra sosyalizm vaad etti. Ancak SPD liderliði sokaktaki, reji-mi rehdit eden hareketi bir an önce daðýtmak istiyordu.

Bu amaçla ordunun yeniden örgütlenmesine yardýmcý oldu.Devrimden iki ay sonra General Groener Freikorps denen 10 binkiþilik bir birliðe sahipti. Bunlar çoðu orta sýnýf subaylardan oluþangönüllü bir orduydu.

1906’dan beri SPD milletvekili olan Gustav Noske savunmabakaný oldu ve ilk iþ eski genel kurmayla konuþmaya baþlamakoldu. Devrimi durdurabilmek için “birilerinin öldürülmesi lazým”diyordu.

Ocak ayýnýn ilk günlerinde Freikorps Berlin’e geldi. AmaçlarýBerlin’in en sol iþçi kanadýný provoke etmek v e SPD hükümetinekarþý yetersiz bir ayaklanmanýn baþlamasýný saðlamaktý.

Baþbakan SPD’li Friedrich Ebert devrimin ilk günlerindenitibaren her türlü karþý devrimci adýma direnen USPD’li EmilEichhorn’u Berlin polisinin baþýndaki görevinden aldý.

Berlin Ýþçi ve Asker Konseyleri hükümetin kararýný tanýmadý veEichhorn’a eski yetkisini geri verdi. 5 Ocak günü USPD ve yenikurulan Alman Komünist Partisi genel grev çaðrýsý yaptý.

Yüzbinlerce öfkeli iþçi sokaklara çýktý. Hareket bir devrimcikomite oluþturdu. Komite de USPD, Komünist Partisi ve radikaliþyeri temsilcileri örgütünden üyelere vardý.

Bu komite Ebert hükümetinin devrilmesi çaðrýsýný yaptý yaniaslýnda yeni bir sosyalist devrim çaðrýsý yaptý. Ýþçilerin çoðu o günsokakta bu çaðrýyý zaten yapýyordu.

Ama örgütlenme düzeyi yetersizdi. Bir günlük gösterilerdensonra yýðýn hareleti geri çekildi ve evlerine gitti.

Freikorps SPD’nin iþgal altýndaki basýmevini temizledi.Komünist Partisi’nin liderliði Ebert hükümetinin devrilmesi için

ayaklanmaya karþý çýkmýþtý. Lüksemburg SPD’nin çok güçlü, devrimci sosyalistlerin ise çok

zayýf olduðunu ve Berlin’de iþçilerin çoðunluðu devrimi destek-lese bile Almanya’nýn geri kalanýnda iþçilerin çoðunluðununSPD’yi destekleyeceðini görüyordu.

Ýþçi iktidarý çaðrýsýnýn Berlin’de bile kazanamamasý KomünistPartisi’nin zayýflýðýný açýkça gösteriyordu.

Komünist Partisi ertesi yýl USPD bölünüp bir kýsmý Komünistlerekatýldýðýnda ancak bir yýðýn partisi haline gelebildi.

1919 Ocak ayýnda Alman Komünist Partisi iþçilere doðru birönderlik yapamazdý. Tam tersine sokaktaki kendiliðindenhareketin peþine takýldý ve o da hýzla çok yyüksek biþr noktadançok geri bir noktaya düþtü.

Freikorps iki hafta sonra Rosa Lüksemburg ve Karl Liebknecht’itutukladý ve öldürdü.

SPD bu cinayelerin ve öldürülen diðer 30 bin iþçinin sorumlu-luðunu reddetti.

Bütün baskýlara raðmen sosyalist devrim Almanya’da 1923 yýlýnakadar gündemde kalmaya devam etti. Eðer gerçekleþebilmiþ olsay-dý tarih tamamen farklý olbilirdi.

Alman Devrimi dizisinin ilk 3 yazýsý: Ýþçilerin ayaklanmasý savaþý bitirdi

Savaþ ve yeni mnücadelelerÝþçi konseylerinin toplumu yönetme gücü vardý

Alman DevrimiVolkard Mosler

20-21 Aralýk'ta Çatý Partisi içinilk kapsamlý toplantý yapýldý.On kiþilik bir aydýnlargrubunun çaðrýsýyla yapýalndavette, özetle toplantýnýn ÇatýPartisi giriþiminin yol hari-tasýnýn nasýl çizileceðini ele ala-cak bir ilk adým olduðu vurgu-lanýyordu.

YYeennii bbiirr hheeyyeeccaannGiriþimin yeni bir heyecan

doðuracaðý çok açýk. Arayýþiçinde olan, geleneksel solörgütlenmelerin cazibe yarata-mamasý, iç çeliþkileri ve politikyetersizliklerinden bezmiþ olanaktivistlerin bir kýsmý için, birlikduygusuyla bir araya gelen çoksayýda sol örgütün ve bireyingiriþimi bir heyecan yaratabilir.

Sosyalist Ýþçi'nin sýk sýk vurgu-ladýðý gibi ne yazýk ki ÇatýPartisi giriþiminin sahip olduðutek olumluluk budur.

Politik birlik ya da solda çoksýk kullanýlan tabirle, "asgarimüþterekler" konusu, yani entemel politik talepler konusudahi bu giriþim açýsýndanüzerinde anlaþma saðlamanýnolanaksýz olduðu konular ola-cak. Çünkü, özellikle son birkaçyýldýr, "asgari müþterekler"iniçeriðinde ve en basit gibi görü-nen konularda bile sol içinde,tüm toplumda yaþanan saflaþ-maya baðlý olarak büyük birsaflaþma yaþanýyor.

Eðer, Çatý Partisi, gündelikpolitik geliþmelere yanýt ver-meyi deðil de sadece temelekonomik talepler etrafýnda birpolitik kampanyayý önünehedef olarak koyarsa, adým

atmaya devam edebilir. Budurumda Çatý Partisi bir partiolarak var olabilir ama politikbir kampanya yapamayan birörgütlenme durumuna düþer.

Eðer politik kampanya yap-maya kalkarsa, her hangi birpolitik kampanya konusundauzlaþmasý, bileþenleri politikgeliþmelere ayný penceredenbakmadýðý için olanaklý deðil.Örneðin, "Özür diliyorum"kampanyasý söz konusuolduðunda Çatý Partisi nasýl birtutum alacak?

Ya da iþçi hareketinde ve Kürtsorununda sert geliþmelerolduðunda Çatý Partisi nasýl birtutum alacak?

Ya Ergenekon sürecinde, darbegiriþimleri karþýsýnda?

Krize karþý mücadele çok açýkki yeni giriþimin de odak nokta-larýndan birisi olmak zorunda.Krize karþý nasýl bir mücadele

örgütlenecek? Baðýmsýzlýkesprisiyle mi, küresel dayanýþ-ma, iþçi sýnýfýnýn küresel eylembirliðini inþa etme hedefiyle mi?

AKP ve yeni liberalizme karþýyeni giriþim tarafýndan nasýltanýmlanacak? Mücadelede öneçýkartýlan sloganlar neler ola-cak? Bu sloganlar ve basit tale-pler etrafýnda, reform taleplerietrafýnda birlik nasýlsaðlanacak?

Bu sorularýn tüm yanýtlarýolumsuz olmak zorunda neyazýk ki. Zaten bu sorularayanýt olumlu olsaydý, ÇatýPartisi, birbirini elemdeneyleme gören ve arasýndabüyük mesafeler olan örgütlerinittifaký gibi deðil, sokakta bir-leþik mücadele verenlerin,"Þimdi bir de birlikte örgütlen-meyi deneyelim" diyen örgtüt-lerin, bu örgütlerin birleþikhareketinin ürünü olurdu.

Çatý partisi neyi temsil ediyor?

TToopplluummddaa bbiirr kkaarrþþýýllýýððýý oollmmaayyaann ssooll öörrggüüttlleerriinn bbiirrlliiððiinnee,, hheerr sseeççiimm yyaappýýllaann ggeeççiiccii iittttiiffaakkllaarraa,, ddiipplloommaassiiyyee,,kkoollttuukkllaarraa,, rrüüttbbeelleerr,, ppaayyeelleerree mmeeccbbuurr ddeeððiilliizz.. 2222 TTeemmmmuuzz 22000077 sseeççiimmlleerriinnddee BBaasskkýýnn OOrraann vvee UUffuukk kkaammppaa-nnyyaallaarrýýnnaa kkaattýýllaann 55 bbiinnddeenn ffaazzllaa aakkttiivviisstt aaþþaaððýýddaann öörrggüüttlleemmeenniinn ggüüccüünnüü vvee eettkkiissiinnii kkaannýýttllaaddýý.. YYeennii ssooll bbuuyyoollddaann yyüürrüümmeelliiddiirr..

ÝÝççeerriissiinnddee CCuummhhuurriiyyeett BBaayyrraammýý’’nnýý kkuuttllaayyaannllaarrýýnn oolldduuððuu ççaattýý ppaarrttiissiiEErrggeenneekkoonn ssüürreecciinnddee,, ddaarrbbee ggiirriiþþiimmlleerrii kkaarrþþýýssýýnnddaa nnaassýýll ttuuttuumm aallaaccaakk..??

Page 8: Sosyalist İşçi 345

8 sosyalist iþçi sayý: 345

sosyalist isci

DSiP’eüye ol!

Darbeye karþýysan,Kürt sorununda

demokratik bir çözümistiyorsan,

Cinsiyetçiliðe vehomofobiye karþýysan

Küresel krize karþýmücadele etmek istiy-orsaan

Küresel ýsýnmaya,nükleer santrallarakarþýysan

ssoossyyaalliisstt iisscciiSSoossyyaalliisstt ÝÝþþççii hheerr hhaaffttaa ssaavvaaþþaa,, ddaarrbbeelleerree,, ýýrrkkççýýllýýððaa vvee mmiilllliiyyeettççiilliiððee,,yyeennii lliibbeerraalliizzmmee,, cciinnssiiyyeettççiilliiððee vvee hhoommooffoobbiiyyee kkaarrþþýý ddeevvrriimmccii,,aannttiikkaappiittaalliisstt bbiirr yyaayyýýnn yyaappýýyyoorr.. OOnnaa oommuuzz vveerreebbiilliirrssiinniizz..AAbboonnee oolluunn,, ddaaððýýttýýmmccýýllaarrýýmmýýzz ssiizzee hheerr hhaaffttaa ggaazzeetteenniizzii iilleettssiinnlleerr yyaa ddaappoossttaa iillee yyoollllaayyaallýýmm.. 55 ssaayyýý 55 YYTTLL..

i n t e r n e t ozurdiliyoruz.combarisarock.orgkureselbarisveadalet.orgkureseleylem.orgdurde.orgmahalledenmeclise.orghranticinadaleticin.comtuzladaolumlereson.blogspot.com70milyonadim.orgdtpkapatilamaz.blogspot.com

www.dsip.org www.sosyalistisci.org

Brisa iþgali

Krize karþý mücadeleGeçtiðimiz hafta Ýzmit’te Brissa iþçileri fab-

rikalarýný iþgal etti. Ne var ki ertesi gün DÝSK’ebaðlý Lastik-Ýþ sendikasýnýn Kocaeli þubeyöneticileri patronlar anlaþtýlar.

Ýþçiler 64 arkadaþlarýnýn iþten atýlmasýnedeniyle fabrikayý iþgal etmiþlerdi. Sendika bu64 kiþinin iþten atýlmasýný kabul etti. Baþkanyaptýðý açýklamada iþverenin fabrikayý iþgaleden iþçileri de iþten atma hakkýnýn olduðunuve bunun engellendiðini söylüyor. Þubebaþkaný ayný zamanda sendikanýn üretimin biray durmasýný da kabul ettiðini belirtiyor. Yaniiþçiler iþgalden öncekinden daha geri koþullarateslim alýnmýþlar.

Krize karþý direniþ için Brissa kötü bir örnek.Bu kötü örneðin bir DÝSK sendikasýnda yaþan-masý ise daha da kötü bir geliþme.

Ancak iþçiler iþten atýlamlara karþý direnmeyedevam ediyorlar. Açýk ki fabrikayý iþgal etmekilk akla gelen direniþ biçimi. Sendikalar budireniþlerin arkasýnda durmazlarsa krize karþýdireniþ aðýr bir yara alýr.

Bu satýrlar yazýlýrken bu kez istanbul’da,Dudullu’da Sinter Metal fabrikasý iþgal edildi.Sendika bu kez DÝSK’e baðlý Birleþik Metal.

Hafta sonunda ise Eczacýlarýn Ankara mitingivardý. Uzun süredir mücadele eden Eczacýlarantikapitalist sloganlarla sokaða çýktýlar. Mi-tingin katýlýmýnýn yüksekliði ve coþkusu krizekarþý mücadelede örnek olacak nitelikte.

Ercan KarakaþCHP'den adayolmamalýdýr

SODEV Onursal Baþkaný Ercan Karakaþ CHPÝstanbul Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý içinaday adayý olduðu. Bunun, çok talihsiz birgeliþme olduðunu düþünüyoruz.

SODEV ve Ercan Karakaþ, Sosyalist Ýþçi'nin deyýllardýr içinde olduðu çok sayýda kampa-nyanýn ve eylemin içinde yer almýþtýr, bu kam-panyalarýn destekçisi olmuþtur. Irak'ýn iþgaline,savaþa karþý kampanyalarda, iklim deðiþimine,nükleer santrallara karþý kampanyalarda, yeniliberal politikalara karþý eylemlerde, ýrkçýlýðakarþý toplantýlarda, silahsýzlanma içinyürütülen etkinliklerde Ercan Karakaþ da yeralmýþtýr.

SODEV ise bu etkinliklerin bir çoðunu tümolanaklarýyla desteklemiþtir. Hrant Dink'incenazesinde birlikte yürüdük.

Ama CHP'nin bu politik kampanyalarla hiçbirilgisi yok. CHP özgürlüklere karþý. CHP Kürtsorununda savaþ politikalarýný savunuyor.

CHP, 301. Madde'nin ve ýrkçýlýðýn savunu-cusu. Canan Arýkman, CHP açýsýndan bir istis-na deðil, genel kural. CHP, siyasal alandasýkýþtýðýný düþündüðü her seferinde sýrtýnýAnayasa Mahkemesi'nin anti demokratik karar-larýna yasladý. 27 Nisan muhtýrasýný coþkuylakarþýladý. Kürsüsünden azýnlýklarýn hedef gös-terildiði cumhuriyet mitinglerinin örgütleyicioldu. Ercan Karakaþ'ýn bugüne kadar içinde yeraldýðý politik kampanyalarla CHP adaylýðý bað-daþmamaktadýr.

Ercan Karakaþ, kampanyalarda yer almaya,solda yer almaya devam etmelidir.

BBeerraabbeerr iinnþþaa eeddeelliimmDDooððaann TTAARRKKAANN

Zorlu bir döneme giriliyor. Kriz açýkki 2009 yýlýnda emekçilerin canýný bütündünyada ve Türkiye’de çok yakacak.Sermaye sýnýfý bütün olanaklarýný sefer-ber ederek krizin faturasýný emekçilereödetmeye çalýþacak. Emekçiler isedirenecek. Ýlk mücadeleler baþladý.Yoðun iþten atýlmalar var ve karþýlýðýn-da direniþler, fabrika iþgalleri, iþçiyürüyüþleri.

2009 Mart ayýnda yerel seçimler var.Solda yerel seçimler için çeþitli adýmlaratýlýyor. Bir yanda “çatý partisi” giriþimivar. Diðer yanda “yerel seçim ittifak”toplantýlarý yapýlýyor. Kimi yerel bölgel-erde aday çýkarma hazýrlýklarý var.

Bunlarýn yaný sýra kimi sol grup veçevreler CHP ile ittifak arayýþlarý içinde.CHP “sosyal demokrat” solda birliksaðlamaya çalýþýyor ve bunda bir ölçüdebaþarýlý. Ankara’da Murat Karayalçýn’ýnCHP’den adaylýðý kesinleþti. ErcanKarakaþ ise Ýstanbul’dan adayolduðunu ilan etti.

Oysa CHP Ergenekon’da avukat.Ergenekon sanýklarýný savunuyor. Solunbir kýsmý b u konuda CHP ile aynýyerde duruyor.

Önümüzde ki günlerde Hrant’ýnkatlediliþinin yýldönümü var. Hrantcinayetinin Ergenekon davasý ile iliþki-leri ise artýk daha açýk. Ve CHPErgenekon’un avukatý.

CHP’den aday olmak, CHP ile ittifakaramak istense de istenmese deErgenekon ile yani darbecilerle yanyanadüþmektir.

Devrimci sosyalistler 2009 yerel seçim-leri için ne yazýk ki bir alternatifsunamýyorlar. Çatý Partisi’ni solun birlikihtiyacýný yansýttýðý ölçüde olumlu amabir çözüm olarak görmüyorlar.

Bugün ihtiyacýmýz olan çok daha farklýbir siyasal oluþum. Her þeyden önceaktivistleri birleþtirecek bir siyasalörgüte ihtiyacýmýz var. Savaþa karþýmücadele edenlerle, iklim deðiþiminekarþý seslerini çýkaranlar, krize karþýkampanya yapanlarla, homofobiye karþýLGBT örgütleri ile birlikte mücadeleedenler, özelleþtirmelere karþý direnen-ler ve darbe karþýtlarý b u siyasal bir-leþimde yan yana gelmelidir. Aksitakdirde solda birliðin anlamý olmaya-caktýr.

Bugüne kadar solda birlik adýnayaþanan iki önemli deney var. Birisiçeþitli seçimlerde Kürt hareketininyanýnda kurulan seçim ittifaklarý(bugün çatý partisine evrildi) diðeri ise22 Temmuz 2007 seçimlerinde istanbul’-da Baskýn Oran ve Ufuk Uras seçimkampanyalarý ama asýl olarak BaskýnOran kamnpanyasýnda bir arayagelengüçlerin oluþturduðu birlik.

Bunlardan birincisi olumlu bir geliþmesaðlayamadý ama ikincisi, yani BaskýnOran ve Ufuk Uras seçim kampanyalarýtoplam 120 bine yakýn oy aldý.

DSÝP aktivistlerin birliðinden yana.Bunu her fýrsatta söylüyoruz amasadece söylemiyoruz mücadele içindegerçekleþtiriyoruz. BAK, KEG, DurDe,Özür Diliyorum, BarýþaRock, DarbelereKarþý 70 Milyon Adým, DTPKapatýlamaz ve daha birçok kampanya-da DSÝP üyeleri birleþtirici, aktivizmedayalý farklý bir mücadele çizgisi içindeçalýþýyorlar.

DSÝP için öncelik hareketin inþasý.hareketin unsurlarý Baskýn Oran seçimkampanyasýnda bir araya geldiklerindeortaya muazzam bir dinamizm çýktý.Ýþte bugün ihtiyacýmýz olan böylkesi birbirliktir.

Önümüzdeki aylarda inþa etmemiz

gereken bir dizi kampanya var. Önce-likle Hrant’ýn cenazesi ve ÖzürDiliyorum kampanyasýnýn yüzbinlereulaþmasý. Irkçýlýða ve milliyetçiliðe karþýmücadelede bu kampanyalar hayati biröneme sahip.

Sonra 4 Nisan’da NATO Karþýtý kam-panya var. BAK’ýn bu kampanyasýnýngüçlü ve etkin olmasý aktivistlerinkararlýlýðýna ve istikrarýna baðlý.

Sonra 25 Nisan’da iklim deðiþimi venükleere hayýr mitingi var. Sermayeninmuazzam kaynakjlarý þirketlere ayýrdýðýgünümüzde gezegene de kaynak ayrýl-masý gerektiði vurgusunu yükseltmekçok önemli.

Sonra Ergenekon’un ikinci davasýbaþlayacak. Biz Silivri’de olacaðýz.Darbelere dur de diyeceðiz.

Ve bu arada krize karþý mücadeleyeatýlan herkesin yanýna koþacaðýz.Mücadeleyi birleþtirmeye dolayýsýylagüçlendirmeye çalýþacaðýz.

DSÝP bütün bunlarý bugüne kadarbirçok kampanyada yanyana olduðuaktivistlerle birlikte gerçekleþtirecek.

Hep birlikte yeni bir siyasala örgütlen-me için de adým atabiliriz ya daatmalýyýz.

Biz örgütlerin yanyana gelmesi ileyýukarýdan oluþacak bir örgütten bah-setmiyoruz. Aþaðýdan, mücadele içindeyükselecek, genç, kadýnlarýn aðýrlýktaolduðui kotaya ihtiyaç duymadankadýnlarýn yönetim birimlerinde aðýrlýk-ta olduðu, siyasetin kollektifce yapýldýðýbir örgüt istiyoruz.

Bugüne kadar kampanyalarda nasýlyaptýysak siyasal örgütte de aynsýnýyapabiliriz. Bizi birleþtiren partileryasasýnýn maddelerinden oluþan tüzükya da masa abaþýnda hazýrlanmýþ birprogram deðil, sokakta, mücadeleiçinde ortaya çýkan ilkeler olmalýdýr.

Page 9: Sosyalist İşçi 345

sayý: 345 sosyalist iþçi 9

Yunanistan'da 15 yaþýndakiAlexandros'un polis tarafýndanöldürülmesinin ardýndanbaþlayan isyandan dünyayayayýlan karelerde kitleler hiçgözükmedi. Çatýþan, yüzleriörtülü molotoflu anarþistler vecoplarla saldýran polisler. Oysa 6Aralýk akþamý binlerce insanpolis þiddetini ve krizi protestoetmek için sokaklaradökülmüþtü. Ýsyanýn ikincigününde Atina'da 40 bin kiþilikbir gösteri gerçekleþirken 100ayrý noktada yürüyüþleryapýlmýþtý. 10 Aralýk'ta ise genelgrev vardý. Uçaklar, otobüsler,fabrikalar çalýþmýyordu. Binlerceiþçi ve öðrenci eylemdeydi.

Medya her zaman kitle hareket-lerini görmezlikten gelmeyiseçer. Politik mücadeleleri hepbilinçli bir azýnlýðýn devletlekapýþmasý olarak gösterir. Resmitarih anlayýþlarý da sýradan insan-larýn kolektif eylem ve hareket-lerini anlatmaz. Tarihsel deðiþim-leri liderlerin kararlarý ve bilinçliazýnlýklarýn müdahaleleri olarakokur. Burjuvazi, kendinden önce-ki tüm egemen sýnýflar gibi,kitlelerin kendiliðinden hareket-lerinden, yýðýnsal gösterilerinden,grevlerden ve kolektifmücadelelerden ölesiye korkar.Ýktidarýný ayakta tutan, zorbalýk-tan çok, kitlelerin gösterdiðirýzadýr. Binlerce ve on binlerceinsanýn harekete geçmesi, burju-va toplumunun üzerinde yük-seldiði mutabakatý sarsarkenkafalarda da kabullenmemedüþüncesini uyandýrýr.

Bu yüzden marksizm tarihtekitlelerin kendi eylemlerininoynadýðý özgün rolle ilgilenir.1789'da Büyük Fransýz Devrimi,Jakobenlerin deðil alt sýnýflarýn

kitlesel desteði ve katýlýmýylazafere ulaþmýþtý. 1. DünyaSavaþý'nýn bitiþi cephelerde düþ-man askerlerin kardeþleþmesi vemilyonlarca emekçinin eseri olanEkim Devrimi ile mümkünolmuþtu. Yunanistan'dakidireniþin gücü ve dünyayý etki-leme kapasitesi binlerce insanýnhareketinden doðmuþtu. KarlMarks'a göre tarih "sýnýfmücadelelerinin tarihi"dir.

Komünist Manifesto “Geçmiþbütün tarihi hareketler, azýnlýkhareketleri ya da azýnlýk çýkar-larýna dönük hareketlerdi.Proletarya hareketi geniþ çoðun-luðun kendi bilincine ulaþmýþbaðýmsýz hareketi, geniþ çoðun-luðun çýkarýna dönük harekettir”der.

ÇÇooððuunnlluuððuunn yyeerriinneeggeeççeenn aazzýýnnllýýkk

Antikapitalist hareketin enönemli tartýþmalardan biri deazýnlýk eylemlerine bakýþtý. 2001yýlýnda Cenova'da gerçekleþen G-8 zirvesi protestosunda otonom-cular polis barikatýný yýkmakararý almýþtý. Ayný gün 1 milyonÝtalyan dünyanýn efendileriniprotesto etmek için sokaklaradökülmüþtü. Otonomcular(Beyaz Tulumlular) kitlelerinonayýný ve katýlýmýný deðil kendieylemlerini önemsiyordu.

Küresel eylemlerde anarþistler(Kara Blok) binlerce insanyürürken, ceplerindeki tuðlalarýçýkartýp bir azýnlýk olarak polisesaldýrýyorlardý. Oysa geride kalançoðunluðun ne bir bilgisi vardýne de bir onayý. Kendi katýl-madýklarý bu eylemin sonucuolarak gösterileri her seferindezarar görüyordu.

Yunanistan'da anarþistler aynýyolu izledi. Ýçiþleri Bakaný'nýn vehükümetin istifasýyla, polislerincezalandýrýlmasýyla ilgilenmedik-lerini açýkladýlar. Onlara görehedef devletin teþhir olmasýydý.Molotoflarý, molotof kokteyliyapan, getiren ve atan bilinçlieylemcilerin hareketi önemliydi.Daha da çok insanýn mücadeleyekatýlmasýný saðlayacak taleplerve kazanýmlar ise önemsizdi.

29 Kasým'da Ankara SýhhiyeMeydaný'nda toplanan binlercekiþi miting yaparken biraz ötede20-30 anarþist polis barikatýnýnüzerine koþuyordu. Onlarýdestekleye sol grup üyeleriylebirlikte 50-100 kiþiye ulaþan grupbu tavrý, kitlesel bir mitinginönüne kolayca geçirilebiliyordu.

Türk solu da hep küfrettiðianarþistler ve otonomcularýnyolunu uzun zamandýr izliyor.Kitle eylemlerini inþa etmek yeri-ne kendi örgütünün keskinçýkýþýný önemsiyor. 50-100 kiþinindevletin kolluk güçleriyle itiþme-si "devrimcilik" adýna sunulurkenkitlesel gösterileri inþa etmek,farklý bilinç düzeylerindeki yüzbinlerce insaný kapsayabilenmücadeleler yaratmak gibi birdertleri yok.

KKoolleekkttiiff mmüüccaaddeelleeBize oy verin, sizi kurtaralým

diyen sosyal demokratlar, gerillasavaþýný savunan silahlýhareketler, herkesin anarþiyekatýlmasýna çaðrý yapan anarþist-ler, partimizin iktidarý sizi kur-taracak diyen stalinistler de nekadar zýr gözükseler de bir ortaknoktada buluþuyor. Hiçbirindekitlelerin kendi mücadelesimerkezi bir öneme sahip deðil.Emekçi sýnýflar kurtarýlmasýgereken yýðýnlar. Azýnlýkhareketlerin enjekte edeceði bil-inç olmadan bir iþe yaramazlar.Ancak bir azýnlýða destek verdik-leri, kendi eylemleri yerine sade-ce destekçi ve taban olduklarýtakdirde deðerlidirler. Kitlelerinkendi eylemi yerine kendi eylem-lerini koyarlar. Bu yüzdenözünde birbirlerinden bir farklarýyoktur.

Marks, iþçi sýnýfýnýn önce "kur-tarýcýlardan kurtulmasý gerek-tiði"ni söylemiþti. Marksistlerkitlelerin kendi yaratýcý inisiyatif-lerinin açýða çýkmasý ve birleþme-si için mücadele ederler. Grev,iþgal, kitlesel gösterileri ve genelgrevler milyonlarca insanýndeðiþimin gerekli ve mümkünolduðunu görmesini saðlar.Kendi eyleminin, kendisi gibiinsanlarla birlikte kolektifhareketinin taþýdýðý gücü görmesiegemen sýnýfýn fikirlerinin deetkinliðini yitirmesi anlamýnagelir. Sosyalistlerin rolü iþçisýnýfýna ve ezilenlere örgütlen-meleri için yardýmcý olmaktýr. Buyüzden kendi eylemlerini mily-onlarýn hareketlerinin yerinekoymazlar. Aþaðýdan ve kolektifmücadeleleri inþa ederler.

VVoollkkaann AAKKYYIILLDDIIRRIIMM

""PPrroolleettaarryyaa ççooððuunnlluuððuunnuunnbbiilliinnççllii iisstteeððii vvee bbiilliinnççllii hhaarreekkeettiioollmmaaddýýkkççaa,, ssoossyyaalliizzmm oollaammaazz……""

RRoossaa LLuukksseemmbbuurrgg

Kitle mücadelesinin, iþçilerinintümünün katýldýðý genel grevingücünü en iyi kavrayan MarksistRosa Luksemburg'du. 20.yüzyýlýn baþýnda dünyanýn enkitlesel ve örgütlü iþçiörgütünün, Alman SosyalDemokrat Partisi'nin1 (SPD) üye-siydi. Partisi Alman iþçi sýnýfýnýnneredeyse tamamýnýn desteðinikazanmýþtý. Tüm sendikalar partiyönetimine baðlýydý. Partininonlarca gazete ve dergisininyanýnda futbol kulüpleri bilevardý. Partinin teorisyeni ve lid-eri Karl Kautski, "devrimlerirade gücüyle gerçekleþmeþez,devrim bir gereklilikle gelir" di-yordu. Kautski'ye göre iþçi par-tisi "temsil ettiði sýnýfýn çýkarlarýiçin hükümeti ele geçirmeyiamaçlamalýdýr. Bu amacýngerçekleþmesi ekonomik geliþ-menin doðal sonucudur."

SPD, milyonlarca iþçidensosyalizm adýna oy istedi. Oylar,ekonomik geliþmenin bir sonucuolarak artacak, SPD bir gün oyçoðunlunu kazanarak hükümetolacak ve sosyalizmi kuracaktý.Kautski ve SPD bu yüzden par-tinin kontrolü dýþýndakimücadelelere kuþkuyla baktý.SPD'nin son tahlilde parti lider-liðinin denetimi altýnda olmayanve ekonomik olarak zorunlugeliþim þemasýnýn dýþýnda duranhareketlere karþý tutumu RosaLuksemburg'u muhalefet safýnaitti.

Rusya'da 1905'te gerçekleþenilk iþçi devrimi kendiliðinden birhareketin sonucuydu. Ýþçiler"açýz" diyerek Çar'dan af dile-mek için yürümüþ, Çar ise askeribirliklere vur emri vermiþti. Kitlegösterisine yaðan kurþunlar Rusiþçilerinin çar'ý "baba" deðilsömürücü bir katil olarakgörmesine yol açtý. Fabrikalargreve çýktý. Ýþçiler, bir partininçaðrýsý ya da bir plan doðrul-tusunda deðil kendi kendilerineharekete geçti. Bir köylü ülkesiolan Rusya'dan doðan devrimcihareket bir ekonomik zorunlu-luðun ürünü deðildi.

Rosa Luksemburg, 50 yýldýrAlman iþçi sýnýfýnýn örgütüolduðu halde herhangi bir ayak-lanmayý baþlatamamýþtý.SPD'nin durduðu yanlýþ teorikzemini 1905 Rus Devrimi'nebakarak gösterdi. 1905'teyazdýðý ""KKiittllee ggrreevvii,, ppaarrttii vveesseennddiikkaallaarr"" adlý kitapçýktakendiliðinden kitle eylemleriningücünü çarpýcý bir þekildeanlatýr. Luksemburg'a göresosyalizm ekonomik zorunlu-luðun deðil politikmücadelelerin ürünü olacaktýr.Kitle grevleri böylesi bir politikmücadeleye alan açar:

"Bir yandan devrimci kitlelerinsiyasal eðitiminin ve liderliðininburjuva partileri tarafýndanyürütüldüðü, öte yandandevrimin amacýnýn hükümetialaþaðý etmekle sýnýrlandýðý eskiburjuva devrimlerinde, barikat-

lardaki kýsa bir çatýþma, devrim-ci çabanýn en uygun biçimiydi.Bugün, iþçi sýnýfýnýn, devrimciçaba yönünde kendi kendinieðitmek, örgütlemek ve yönet-mek zorunda olduðu, devriminsadece kurulu devlet gücünekarþý deðil, ayný zamanda kapi-talist sömürüye de karþýyöneltildiði bu dönemde, kitle-sel grevler, en geniþ proletertabakalarý harekete geçirmeninve örgütlemenin doðal yöntemiolarak ortaya çýkar. Bu yol aynýzamanda kurulu devlet iktidarýnýdevirmenin ve kapitalistsömürüyü engellemenin dekendiliðinden yürüyen yön-temidir. Bunun içinde iþçi sýnýfý,herhangi bir doðrudan siyasihareket içinde kitleselleþme-lidir, bu kitlesel hareket öncekendini örgütlemelidir… Kitleselgrev, her büyük proleter devrim-ci hareketin ilk doðal ve kendil-iðinden oluþan biçimidir."

Luksemburg'a göre ekonomikve politik mücadeleler arasýndabir set yoktur. Her iki mücadelebirbirini etkiler. Her siyasihareket bir dizi ekonomikmücadele ve kazanýmla birlikteyürür. Tersi de doðrudur. RosaLuksemburg, kitle grevininekonomik kazanýmlardan çokkitlelerin eðitiminden oynadýðýrolün önemine dikkat çekti. SPDliderliðinin kitle grevlerini yarat-acak kendiliðindenmücadelelerin önünde engel-leyici bir rol oynadýðýný gösterdi.Kitleler adýna iktidarý alacak birpartiyi deðil, kitlelerin mücade-lesine yardýmcý olacak, onlarýnyaratýcý enerjilerini açýða çýkart-malarý için kanallar yaratacak,onlarý birleþtirecek bir devrimciörgütlenmeyi savundu:

SPD'den 1 Dünya Savaþý'nýdesteklediði için ayrýlan veSpartakist Birliði kuranLuksemburg ile yoldaþlarý, yenidevrimci örgütün programýnýnilk iki maddesine þunlarýyazdýlar: "1. Spartakist Birliði,ne iþçi sýnýfýnýn üzerinde ne deonun aracýlýðýyla, iktidarý almayýarzu eden bir parti deðildir…

2. Alman iþçi sýnýfýnýn büyükçoðunluðunun açýk isteðiolmadýkça ve SpartakistBirliði'nin görüþleri, hedefleri vemücadele taktikleriyle bilinçlibir uyum saðlanmadýkça iktidarsorumluluðunu hiçbir zamanyüklenmeyecektir…"

Kitle eyleminindönüþtürücü gücü

Rosa Luksemburgve kitle grevi

Page 10: Sosyalist İşçi 345

10 sosyalist iþçi sayý: 345

1845'ten 2008'e sol ve milliyetçilik

Ortalýk, yurdunu seven, baðýmsýzlýðýna düþkünsolcu gençlerin eylemlerinden geçilmiyor. Ortalýk,"ulusal onura" vurgu yapan sol afiþlerden geçilmiy-or.

Bazýlarý duvarlara, "Çarþafsýz, çuvalsýz, krizsizTürkiye" afiþleri asarken, gerçek sosyalistler, bugün-lerde bir yandan krize karþý ezilenlerin küreseldayanýþmasýný bir yandan da Ermeni sorununda"Özür dileme" kampanyasýný örgütlemeye çalýþýyor-lar.

Solda, iki eðilim her politik geliþmede daha daderin bir bölünme yaþayarak ayrýþýyor. Ama ayrýþ-manýn yaþandýðý temel bir eksen var. Temel eksenmilliyetçilik. Milliyetçilik, alt kattakiler, üst kattakil-er olarak solu ikiye bölüyor.

2008 yýlýnda sosyalistlerin, milliyetçi duygularýokþayan politik kampanyalar yapmasýnýn nedeninedir? Sol örgütlerin bazýlarý neden kendilerini bird-en bire sömürge koþullarýnda yaþayan devrimcilerolarak algýlmaya baþladý?

Neden "baðýmsýzlýk" vurgusu, yurt sevgisiyle dolukampanyalar yapýlýyor.

Bunun birkaç nedeni var. En baþta, solda kemal-izme dair yanlýþ fikirler geliyor. Kemalist devrimin,tepeden inmeci, kitlesiz, en baþýndan beri emperyal-ist ülkelerle uzlaþma arayýþýnda olan kadrolartarafýndan örgütlendiði, müslüman ve Türk ser-mayenin tüm azýnlýk sermaye gruplarýný tasfiyeederek, etnik bir birlik saðlama sürecinin örgütlen-mesi olduðu, cumhuriyet kazanýmlarý adý verilenillüzyonun altýnda en baþýndan beri azýnlýklar,Ermeniler, Kürtler, iþçiler, müslümanlar, sosyalistlerüzerinde þiddetli bir tek parti diktatörülüðünün artýdeðer sömürüsünü örgütleyen sistematik bir baskýaygýtý olarak çalýþtýðý görülmüyor.

Solda kemalizmin bu belirgin baskýcý, otoriter,yasakçý, dýþlayýcý ve esas olarak bir sermaye biriki-mini garanti altýna almak için þekillenen devletörgütlenmesi olduðunu görmeyi engelleyen birbaþka hastalýk da stalinizm.

Doðrusu, stalinizm sosyalizmse, kemalizmde ileri-ciliðe benzeyen çok sayýda yan görmek kaçýnýlmaz.1989-1991 yýlllarýnda çöken Doðu Bloku ülkeleri,sýnýfsýz, sömürüsüz bir özgürlükler rejimiyse,kemalizm de ilerici bir çaðdaþlýk hamlesi olarakgörülebilir. Tek partiyse tek parti, düþünce özgür-lüðünün kýstlanmasýysa ayný ksýtlama stalist rejim-lerde de vardý. Örgütlenmenin yasak olmasýysa, iþçi-lerin aðýr sömürü þartlarýnda çalýþmasýysa, Rusya'daRus olmayan, Türkiye'de ise Türk olmayan halklarýnasimile edilmesi, imha edilmesiyse, Yahudi düþman-lýðýysa, ve ilericilik, eþitlik, devrimci atýlýmlar üzer-ine tumturaklý nutuklar çekmekse, kemalizm vestalinizm çok sayýda benzerliðe sahip.

"Milli bir iç pazar" kurmak, küresel pazardapazarlýk gücünü saðlama almak için devlet deneti-minde bir sanayileþme hamlesini devasa ordularayaslanarak düzenlemek de her iki rejimin ortaközelliði.

Bu rejimlerden birisini ilerici birisini sosyalistolarak algýlayanlar, yurtlarýný sevmeye devam ede-bilirler. Çuval meslesini kaþýyarak ulusal onuru yük-selten bir sosyalizm anlayýþý, tarihi, sömürgeninsömürgesi olur tartýþmasýný görmezden gelerek, 11Türk askerinin Kuzey Irak'ta ne iþi olduðunu, "Özürdileme" kampanyasýna neden faþistlerin, ýrkçýlarýnbu kadar öfkelenebilmiþ olduklarýný görmezdengelebilir.

Gerçek sosyalistler, milliyetçiliðe, hele de egemenulus milliyetçiliðine hiçbir biçimde, en küçük tavizbile verilemeyeceðini, milliyetçiliðe verilen hertavizin iþçi sýnýfýný burjuvaziye baðlayan politik hal-kalarýn en güçlüsüne verilen taviz anlamýna geldiði-ni bilerek mücadele edecekler.

Neredeyse asýrlar önce Frederich Engels, þunlarýyazmýþtý: "Bütün ülkelerin iþçilerinin çýkarlarý aynýve düþmanlarý ortaktýr: Ýþçi kitlesi doðal olarakulusal önyargýlardan kurtulmuþtur ve bir bütünolarak iþçilerin geliþmesi ve bütün eylemleri özündeinsancýl ve anti-milliyetçidir. Yalnýzca iþçiler mil-liyetleri yok edebilirler, yalnýzca uyanan iþçilerçeþitli uluslar arasýnda kardeþliði saðlayabilir."(Engels, 1845, Londra'da Uluslarýn Þenliði makalesi)

Þenol Karakaþ

EEþþcciinnsseelllleerr vvee ÝÝþþççii SSýýnnýýffýýPeter Morgan

Bugün gay ve lezbiyenlerin kapital-ist toplumdaki konumlarýna bak-týðýmýzda, özellikle de son otuz yýldaileri sanayileþmiþ ülkelerde eldeedilen kazanýmlarýna raðmen ezil-menin devam ettiðini görüyoruz.Kapitalizm eþcinseller için herhangibir hak ve hoþgörü sunmadýðý gibibunu hafif bir makyajla da kapat-maya çalýþýyor. Dünyadaki 202 ülkearasýnda, sadece altý ülkede yasalareþcinsel erkekleri ve lezbiyenleriayrýmcýlýða karþý gerçekten koru-makta. 74 ülkede eþcinsel olmakyasadýþý. Homofobi hala her yerde.Sosyalistler için, eþcinsellerinezilmesinin baþlangýç noktasý,bunun kapitalist toplumdan kay-naklandýðý, egemen sýnýfýn çýkar-larýna hizmet ettiðidir. Morgan'ýnbroþürü gay ve lezbiyen hareket için-deki saðcý tartýþmalara verilenMarksist bir yanýttýr.

GGüünnüümmüüzzddee EEmmppeerryyaalliizzmmvvee MMaarrkkssiizzmmAlex Callinicos

" Bu yüzyýlýn baþlarýnda Lenin,Lüksemburg, Bukharin, Hilferdingve diðerleri sermayeninmerkezileþmesi ve yoðunlaþmasý ileaskeri ve ekonomik yönden güçlü vebirbirine rakip bir kaç büyük ülkenindünyaya hükmetmelerine yol açanaþamayý inceleyerek emperyalizmianaliz ettiler. Dünyadaki sisteminson 100 yýlda geçirdiði dönüþümlerekarþýn bu teori çaðýmýzdaki kapital-izmin bazý ana özelliklerini açýkla-maktadýr. Emperyalistler arasý reka-betin yarattýðý daha korkunç ve bar-barca bir döneme giriyoruz. "

TTýýmmaarrhhaannee EEkkoonnoommiissii,,GGüünnüümmüüzzddee KKaappiittaalliizzmm vveePPaazzaarrChris Harman

Bize sürekli, kapitalizmin iþleyebilirtek sistem olduðu söylenir. Dünyaüzerinde yaþayan milyarlarcainsanýn büyük bir kýsmý için isegerçeklik, bu sistemin bizimçýkarýmýza iþlemiyor oluþudur.

Dünya Saðlýk Örgütü'nün rapor-larýna göre günümüzün en büyükkatili koroner damar týkanýklýðý yada kanser deðil, bir milyar insanýnyaþadýðý 'derin yoksulluk'. Bu yok-sulluk, Ekonomik Kalkýnma ve Ýþbir-liði Teþkilatý'nýn son verilerine göre,30 milyon insanýn tamamen iþsiz, birdiðer 15 milyon insanýn ise iþ güven-liði olmayan geçici ya da yarým güniþlerde çalýþtýðý ileri sanayiülkelerinde bile, giderek yaþamýn birparçasý haline geliyor. ABD'de -tüminsanlýk tarihinin en zengintoplumu- 1988 yýlýnda 32 milyoninsan yoksulluk sýnýrýnýn altýndayaþýyor ve yaklaþýk her beþ çocuktanbiri yoksul olarak doðuyordu.

AAnnttiikkaappiittaalliisstt HHaarreekkeett vveeDDeevvrriimmccii SSooll Alex Callinicos

Seattle, bir yol ayrýmýydý. DTÖ' nün1999 Kasým sonundaki zirve toplan-týsýnýn çökmesine yol açan gösteriler-den bu yana geliþmiþ kapitalistülkelerde, küresel kapitalizmidünyadaki kötülüklerin kaynaðýolarak gören bir hareket gözlegörülür biçimde geliþti.

1968'deki hareket için o yýllarda sýksýk söylendiði gibi, bugün tanýkolduðumuz þey, sadece bir baþlangýç.Anti-kapitalizm, bir ruh hali olarak

ulus-lararasý düzeydeyayýlýyor… Ýstikrarlý ve kalýcý birhareket haline gelmesi, Seattle'dekigösteriler sýrasýnda kýsa bir süre içinyaþanmýþ olan þeye baðlý: Örgütlüiþçilerle küreselleþme karþýtý aktivist-lerin bir araya gelerek bir bütünoluþturmasý. Bunun baþarýlmasý, ken-disini esas olarak neye karþý (neo-lib-eral politikalar ve çokuluslu þir-ketler) olduðu ile tanýmlayan geniþbir ideoloji olarak bir kapitalizmkarþýtlýðý düzeyinden çýkarak, dahatutarlý bir sosyalist bilince doðrugeliþmesini gerektirecek... Gerçek þuki, karþý karþýya bulunduðumuz þey,sol açýsýndan, 1960'lardan bu yana enbüyük açýlým.

BBoollþþeevviikklleerr vvee ÝÝssllaammDave Crouch

Lenin ve Troçki dönemindeBolþevik liderlik, devrimci partinineylemde deðil ama sözlerinde ateist,devletin de din karþýtý deðil dinsizolmasý gerektiði yönündeki Marksistanlayýþa sadýk kaldýlar. Dinicemaatlere geniþ özgürlüklertanýnýrken Çarlýðýn dini, eski egemensýnýfla olan güçlü baðlarýndan dolayýsýnýrlandýrýldý. Müslümanlar dahildini inancý olup da kendilerinidevrimci olarak görenler Bolþeviksaflara kabul edildiler.

Ýslami tesettür Lenin dönemindekiBolþevikler için sorun deðildi…Sonuç olarak bugün Avrupa'daMüslüman kadýnlarýn örtünmehakkýný savunurken; Irak, Filistin veAfganistan iþgallerine karþýMüslümanlarla birlikte yürürken,Müslümanlarýn iþgale karþý güç kul-lanarak direnme hakkýný savunurkenve birleþik cephe koalisyonlarýndasol kanat Müslümanlar ile güç birliðiyaparken sosyalistler, Lenin veTroçki'ye uzanan bir geleneði devamettiriyorlar.

KKrreeddii SSýýkkýýþþmmaassýýnnddaannKKüürreesseell KKrriizzee Chris Harman

Dünyanýn en büyük þirketlerininbattýðý krizin boyutlarý hala belirsiz.Krizi bankerlerin açgözlülüðünebaðlamak ne kadar ikna edici?Harman birçok ekonomistindünyanýn en önemli ekonomilerindeyatýrýmlarýn üstünde bir "tasarruf"fazlasý olduðunu uzun zamandýrifade ettiklerini belirtiyor. Diðer birdeyiþle þirketler geçmiþ karlarýný har-camak yerine artýk nakit olarak birik-tiriyorlar. "Böylesi aþýrý tasarrufunsonucunun ne olduðunu JohnMaynard Keynes 1930'larda ve KarlMarx da ondan 60 yýl önce yazmýþtý:Kapitalist ekonomi sadece üretilen

herþey satýlýrsa nor-mal iþleyebilir. Bu da ancak,insanlar mallarýn üretiminden eldeedilen bütün geliri -iþçiler ücretlerini,kapitalistler karlarýný- üretilen mal-larý satýn almaya harcarlarsa gerçek-leþir. Aksi durumda bir aþýrý üretimkrizi sisteme yayýlabilir. Mallarýnýsatamayan þirketler buna cevabeniþçilerini iþten çýkarýr ve girdi sipariþ-lerini iptal ederler, bu da piyasanýndaha da daralmasýna yol açar.Yatýrýmýn üzerinde bir tasarruffazlasý olarak baþlayan süreç birküçülmeye yol açar ki o da çöküþedönüþebilir.

GGeelleecceeððiinn SSoossyyaalliissttTToopplluummuuJohn Molyneux

Devrimden sonra her þey nasýl ola-cak? Sosyalizmde þu ve bu sorunlanasýl baþa çýkacaðýz? BunlarMarksistlere sýkça sorulan sorular."Kapitalizmde iþ, halkýn büyük birçoðunluðu için -yani çalýþan sýnýfiçin- ezici bir biçimde olumsuz birdeneyimdir. Saðlýða zarar verir veruha zarar verir. Ýþ, insanlarýn tümyaþamlarýný dar mekanik görevlerinsonsuz tekrarýna adamalarýný gerek-tiren bir noktaya dek ayrýþmýþtýr.Yorucu, aþaðýlayýcý ve her þeyden deöte sýkýcýdýr. Kapitalistler için lüks,boþ zaman ve kültür, iþçiler içingeliþmesi engellenmiþ kiþilikler veyaþamlar üretir." Dolayýsýyla iþinyani çalýþmanýn dönüþtürülmesidevrimin en önemli sorunlarýndanbiridir.

SSüürreekkllii SSiillaahhllaannmmaaEEkkoonnoommiissii::Michael Kidron

Michael Kidron bu makaleyiyazdýðýnda Batý kapitalizmi tarihininen uzun büyüme dönemini ikincisavaþ sonrasý yirmi yýl kesintisizsüren büyümeyi yaþýyordu.Kapitalizm batýda iþçilere refah veistikrar saðlamýþtý. Marksistler içinzor bir durumdu. Kapitalizmin ide-ologlarý kapitalizmin krizleriniaþtýðýný ve artýk kriz olamayacaðýnýsavunurken, iþçi hareketi içindekikuvvetli sosyal demokrat akýmlar dareformlar yoluyla iþçilerin haklarýnýgeniþletmenin en mantýklý yololduðunu öne dürüyorlardý. Kidronbu makalesinde uzun ekonomikbüyümenin altýndaki dinamiðinsürekli silahlanma ekonomisiolduðunu, silahlanma yarýþýnýn karoranlarýný düþme eðilimini telafiederek krizi ertelediðini tespit etti.Silahlanma ekonomisinin sýnýrlarýnada iþaret ederek krizlerin geridöneceðini tahmin etti.

SSOOSSYYAALLÝÝSSTT ÝÝÞÞÇÇÝÝ’’DDEENN YYEENNÝÝ BBRROOÞÞÜÜRR DDÝÝZZÝÝSSÝÝ

Page 11: Sosyalist İşçi 345

sayý: 345 sosyalist iþçi 11

Diðer canlý türleri karþýsýnda, insan türünün,kendini “en akýllý”, “en zeki” olarak taným-layýp da, “kibirli” tutumunu sürdürmesindensürekli rahatsýzlýk duymuþumdur. Türcülüðün,en az ‘cinsiyet ayrýmcýlýðý’ ve ‘ýrkçýlýk’ kadartehlikeli olduðunu da her fýrsatta vurguluyo-rum. Kendi türümün, baþka türlere uyguladýðýeziyet, iþkence, zulüm ve soykýrýma karþýçýkan biri olarak, tereddütsüz kendi türümdeninsanlara yönelik yapýlanlarý kýnayan ve enhafifinden ‘özür dileyen’ bildirinin ilk imza-cýlarý arasýnda yer aldým.

Tekrarlýyorum: Evet, 1915'te OsmanlýErmenileri'nin maruz kaldýðý Büyük Felâket'eduyarsýz kalýnmasýný, bunun inkâr edilmesinivicdaným kabul etmiyor. Bu adaletsizliði red-dediyor, kendi payýma Ermeni kardeþlerimin

duygu ve acýlarýný paylaþýyor, onlardan özürdiliyorum...

* * *Bildiriyi imzaladýk imzalamasýna da, devletin

derinliklerinden destek alan bir saldýrý furyasýda aldý baþýný gidiyor. Aleni yapýlanlarýn dýþýn-da özelimize gönderilen “küfür, tehdit, karala-ma, aþaðýlama” mesajlarý da oldukça kabarýk.Meðer “özür dilenecek” bir þey yokmuþ. Bumemleket hep “hoþgörü”yü barýndýrmýþ. Yakýntarihte gözlerimizin önünde gerçekleþen ,Maraþ Katliamýný, Çorum katliamýný, çok yenil-erde de Sivas Katliamýný yaratanlar ve onlarýnuzantýlarýndan bu ifadelerin gelmiþ olmasý iseayrýca düþündürücü.

Konuyu TBMM’ye taþýyan DemokratikToplum Partisi (DTP) Milletvekili Osman Özçe-lik’i de kutluyorum. Özçelik, Meclis kürsüsün-den tepkiler arasýnda bakýn neler söyledi:"Mardin, Derik'te hiçbir günahý olmayan birsürü Ermeni öldürüldü. Çapulcular ve jandar-ma eliyle çoðu zaman kitlesel bazý öldürmelerde oldu. Çoðu zaman Ermeni insanlar arkaarkaya sýraya konuyor ve tüfeðin gücünü sýna-mak için insanlarýn göðsüne sýkýyorlardý...” “3kýtaya hâkim bir imparatorluk nasýl kurula-bilir? Hiç mi hata yapýlmadý, acý çektirilmedi?..Nerede 1 milyon Ermeni? Nereye gitti bu

insanlar? Nerede milyonlarca Süryani?Bunlarýn hepsi bildiðiniz þeyler. Nasýl unut-tunuz?"

* * *Devletin tüm kademelerinde ve esas olarak

da toplumun vicdaný nezdinde ‘yüzleþmeyedönük’ tartýþtýrmayý baþaran Www.ozurdiliy-oruz.com sitesinin yayýna geçmesinin ardýn-dan pek çok site de tam tersi yönden imzakampanyalarý açtý. Tehdit dolu içerikle þahsý-ma da gönderilen “Türk Ýntikam BirliðiTeþkilatý” imzalý bir mesajdan öðrendiðim,“Ermeniler ve Kürtler Sürülsün” sitesininkurulduðu bir ülkede “özür diliyoruz” kampa-nyasýna gösterilen tepkiyi hem anlamak, hemde anlam verememek mümkün.

* * *Bir belge olarak, gönderilen mesajýn

baþlangýç bölümünü sizlerle de paylaþýyorum:“Ulu Gök Tanrý'nýn adýyla oku! Ulu Gök Tanrý

dileðimi kabul ve daim eyle! Ben Oðuz BoyluBozkurt Soylu Türküm, yaþadýðým ve sahibiolduðum devlet Türkiye Cumhuriyeti. KutsalTürk Devleti’nin kurucusu ve asli unsuru olanben, bu devleti Türklük ve Türkçülük esaslarýüzerine kurdum ve sonsuza kadar yaþatmainancýnda ve azmindeyim. Birinci vazifem, UluBaþbuð Atatürk tarafýndan Gençliðe hitabe de

belirtilmiþtir. Ben, Gençliðe hitabeden aldýðýmemirler doðrultusunda ülkemi iç ve dýþ düþ-manlardan korumak için Ulu BaþbuðAtatürk’ün Bursa Nutkunda vurguladýðý gibi‘Elle, taþla, sopa ve silahla: nesi varsa onunlakendi yapýtýný koruyacaktýr’ esasýna baðlýkalacaðým! Bu doðrultuda, Osmanlý’nýn bizemisafir olarak býraktýðý ülkemizin kamburuErmeni ve Kürt artýklar, ülkemde istenmeyenmisafir konumundadýr! Devletimin kuruluþun-dan günümüze bu istenmeyen misafir konu-munda olan Ermeniler ve Kürtlerin bu ülkeyeverdikleri zararlar haddini çoktan aþmýþtýr.Ermenilerin baþlattýðý Özür diliyorum kampa-nyasý verdikleri yüzlerce zararýn sonuncusuolmuþ bardaðý taþýrmýþtýr. Kürtlerin konumuErmenilerden farksýzdýr...”

Tamamýna yer vermediðim “tehdit” bildirisiþu cümleyle de bitiyor: “Ey Türk, Kutsal TürkDevleti'nin varlýðýný tehdit eden kangren-leþmiþ, kopartýlýp atýlmasý gereken Ermenilerve Kürtler, Türk topraklarýnýn dýþýna sürülsünkampanyasýna sende katýl!..”www.ermenivekurtlersurulsun.tr.cx vewww.dusmanlarsurulsun.tr.cx

Yalçýn ERGÜNDOÐ[email protected]

YYAAÞÞAAMM SSAAVVUUNNUUSSUUDoðanýn da, hayvanlarýn da ne haklarýný savunacak 'avukat-larý', ne çýkarlarýný koruyacak 'sendikalarý', ne de 'oy haklarý'var. Görev 'yaþam savunucularý'na düþüyor... Unutmayýn!Türcülük de, týpký "ýrkçýlýk" ve "cinsiyet ayrýmcýlýðý" gibidir.

Elbette ‘özür diliyorum’

OOrrhhaann GGÖÖZZTTEEPPEE

Geçtiðimiz hafta Sürdürülebilir Yaþam Kolektifi 3 günlük filmfestivaliyle Ýstanbul'da ilk etkinliðini yaptý. (ayrýntýlý bilgiwww.surdurulebiliryasam.org) Seçilen filmler arasýnda bir kaçyýldýr isminden çok söz ettirmiþ, daha da kendini unutturmaya-caða benzeyen bazý belgeseller vardý. Þirket (The Corporation)Türkiye'de pek çok gösterimi yapýlmýþ olmasýna raðmen, bütün-lük açýsýndan çok çarpýcý olmasý nedeniyle varlýðýný sürdürebilenbu belgesellerden.

2003 yapýmý olan 'Þirket' filmi, dünyayý yöneten büyük çoku-luslu iþ topluluklarýný mercek altýna alýp geniþ bir bakýþ açýsýn-dan incelemeye çalýþýyor.

Üç bölümden oluþan belgesel, ilk bölümde ticari bir kiþilikolarak neredeyse insan haklarýndan yararlanan bu yapýlarýndoðasýný kavramaya çalýþýyor. Çevresindekilerin yaþamlarýnaduyarsýz, uzun vadeli iliþki kuramayan, sürekli yalanla ayaktaduran, sosyal normlara ve yasalara uymayan, belki de enkorkuncu suçluluk duymayan bu organizmanýn patolojik olarakancak psikopat olarak adlandýrýlabileceðini ortaya koyuyor.

Ýkinci bölümde yarattýðý etkinin nereden kaynaklandýðýincelerken aslýnda satýlan þeyin bir mal deðil, bir yaþam tarzýolduðunun altý çiziliyor. Bunu saðlamak için reklamcýlýktan nasýlyararlanýldýðý ve özellikle çocuklarýn -geleceðin tüketicilerinin-bu propaganda aleti tarafýndan þekillendirilmesine dikkat çek-iliyor.

Üçüncü bölümse þirketlerin dünya politikasý üzerine etkisi, 2.Dünya Savaþý'nýn tek galibi olmalarý ve Üçüncü Dünyaülkelerinde demokrasi açýsýndanyarattýklarý tehditler gibi çoðu-muzun artýk duymayan pekalýþýk olduðu konularla elealýnýyor.

Filmi izledikten sonratekrar etmektenkendimizi alamýyoruz.Her þey satýlýk deðildir.Su, hava, gýda, saðlýk,iþ, onurlu yaþam birerhaktýr. Ýnsanýn fiyatýyoktur. Peki nere-den baþlamalý?

BELGESEL

TTiiccaarrii oorrggaanniizzmmaannýýnn aannaattoommiissii

Bugün Avrupa'nýn tüm kent-lerinde antikapitalistler sokakta.

Yunan polisinin vurduðu 15yaþýndaki Alexandros'u unut-madýðýmýzý göstermek için.

Yunanistan'daki okul iþgal-leriyle ve büyüyen direniþledayanýþmak için.

Kapitalizmin krizinin faturasýnýbiz yoksullarýn, çalýþanlarýn öde-meyeceðini haykýrmak için.

Yunanistan'dan yükselendayanýþma çaðrýsýna biz küreseleylemciler de ses veriyoruz,bankalara para aktaran, gençlereise kurþun yaðdýran kapitalistlereartýk yeter diyoruz.

Kapitalistler dünyanýn heryerinde emekçi sýnýflara karþýsavaþ açtý.

Kendi krizlerinin faturasýný bizekesmek istiyorlar.

Kriz biz yaratmadýk. Krizinnedeni onlarýn bitmek bilmeyenkâr hýrsýdýr.

Dünyada:1 milyardan fazla insan günde 1

dolarlýk gelirin altýnda yaþýyor.1 milyardan fazla insan gününü

1 dolarla geçirmek zorunda.1 milyar 300 milyon insan temiz

içme suyuna ulaþamýyor.Gezegen iklim deðiþikliði

felaketiyle boðuþuyor.Ama onlar bankalarý kurtarýyor.

Kapitalistler eðitime kaynakayýrmýyor.

Yeni hastaneler, okullar, iþyer-leri yapýlmýyor.

Ücretler her gün düþüyor.Krizle birlikte milyonlarca

insan iþini kaybetme tehlikesiylekarþý karþýya.

6,5 milyar insandan esirgenenkaynaklar þirketlere aktarýlýyor.

Kapitalist devletler bu akýldýþýsisteme itiraz edenlere kurþunsýkýyor, iþkence yapýyor, baskýuyguluyor.

Yunanlý gençler, Yunanistan iþçisýnýfý bu gidiþe hayýr dedi.

Büyük bir isyaný baþlattý.Direniþ þimdi Avrupa'ya

yayýlýyor. Ýtalya'da milyonlarca eðitimci

ve öðrenci sokaklarda.Fransa'da öðrenciler okullarýný

iþgal etmeye hazýrlanýyor.Ýþçiler kendi çocuklarýnýn haklý

mücadelesinden yana tutum alýy-or.

Yunanistan'daki isyanýn körük-lediði küresel direniþi selamlýy-oruz.

Türkiye'deki tüm kapitalizmkarþýtlarýný direniþ büyütmeye veörgütlemeye çaðýrýyoruz.

Türkiye'de de kapitalistlerinsaldýrýsý hýz kazandý.

Zamlar ard arda geliyor.

Eylül ayýnda 300 bin kiþi iþtençýkarýldý.

Patronlar "bankalarýmýzý, þirket-lerimizi kurtarýn" diye þimdidenhükümete baský yapmayabaþladý.

Buralarda uzun zamandýronlarýn borusu ötüyor.

Okul, hastane, fabrikayapýlmýyor.

Vergilerimiz her ay kesilirken,kapitalistler neredeyse hiç vergiödemiyor.

Türkiye'de Yunanistan'dakidireniþçilerin yolunu izlemekzorundayýz.

Ýþimizi, ekmeðimizi, hak-larýmýzý, geleceðimizi savunalým.

Krizin faturasýný kapitalistlereödetelim.

Devlet baskýsýný hep birliktegeriletelim.

Dünyayý sarmaya baþlayanmücadele rüzgarý bizimledir.

Þimdi antikapitalistlerinzamanýdýr.

Bu sömürü düzeninin üstünecesaretle yürüyelim.

Türkiye'de de Yunanistan'da dakrizin faturasýný patronlarödesin!

Baþka bir dünya mümkün!

KKÜÜRREESSEELL EEYYLLEEMM GGRRUUBBUU

BANKALARA PARA,ÖÐRENCÝYE KURÞUN!

Türkiye'de de Yunanistan'da da krizin faturasýný ödemeyeceðiz!

1188 AArraallýýkk’’ttaa YYuunnaanniissttaann’’ddaakkii ddiirreenniiþþççiill-eerrllee ddaayyaannýýþþmmaa eeyylleemmlleerrii ggeerrççeekklleeþþttii..AAnnkkaarraa’’ddaa YYüükksseell ccaaddddeessii’’nnddeettooppllaannaann aannttiikkaappiittaalliisstt ööððrreenncciilleerr bbiirrbbaassýýnn aaççýýkkllaammaassýý yyaappttýý.. ÝÝssttaannbbuull’’ddaaGGaallaattaassaarraayy mmeeyyddaannýý’’nnddaa KKEEGG’’iinnççaaððrrýýssýýyyllaa bbiirr bbaassýýnn aaççýýkkllaammaassýý ggeerrççeekk-lleeþþttiirriillddii.. ““KKrriizziinn ffaattuurraassýýnnýý ppaattrroonnllaarrööddeessiinn””,, ““KKâârr ddeeððiill iinnssaann””,, ““bbaannkkaallaarraappaarraa ggeennççlleerree kkuurrþþuunn”” ddöövviizzlleerriinniinnttaaþþýýnnddýýððýý eeyylleemmddee ““bbiizz aannttiikkaappiittaalliiss-ttiizz””,, ““mmiillyyoonnllaarr aaçç,, mmiillyyoonnllaarr iiþþssiizz,,yyaaþþaassýýnn kküürreesseell ddiirreenniiþþiimmiizz”” ssllooggaannllaarrýýaattýýllddýý.. ÝÝþþttee KKEEGG’’iinn bbaassýýnn aaççýýkkllaammaassýý::

Page 12: Sosyalist İşçi 345

ssoossyyaalliisstt iissccii Z Yayýncýlýk ve tanýtým hizmetleri Ltd. Þti.

Sahibi: Arife Köse Sorumlu Yazýiþleri Müdürü:Volkan Tamusta Adres: Caferaða Mahallesi,

Nail Bey Sokak, No: 9/15, Kadýköy/ÝstanbulBaský: Yön Matbaasý, Davutpaþa Cad. Güven

Sanayi Sitesi, B Blok 366 Topkapý, Ýstanbul -Tel:0212 544 66 34 Yerel süreli yayýn, haftada bir

yayýnlanýr. wwwwww..ssoossyyaalliissttiissccii..oorrgg

Çok geç olmadanAmerikan Ulusal Havacýlýk ve

Uzay Dairesi'nin yeni uydu veri-lerine göre, Grönland, Antarktikave Alaska'da 2003'ten bu yana 2trilyon tondan fazla buzul erdi.NASA'da görevli jeofizik uzmanýScott Luthcke, uydunun buzölçüm verilerine göre son beþ yýliçindeki kara buzullarý kaybýnýnyarýsýndan fazlasýnýnGrönland'da meydana geldiðinisöyledi. Buzullar sanýlandan hýzlýeriyor ve altlarýndan tonlarcametan gazý atmosfere yayýlýyor.

PPoozznnaann’’ddaann bbiirr þþeeyyççýýkkmmaaddýý

Geçtiðimiz haftalardaPolonya'nýn Poznan kentindetoplanan iklim zirvesinden hiçbirsonuç çýkmadý. Polonya veAlmanya gibi kömür üreticisiülkeler sera gazlarýndaki yeniindirim oranlarýna itiraz etti.Bilim insanlarý sera gazlarýndaradikal bir indirimin acilolduðunu söylerken günlercesüren tartýþmanýn ardýndanortaya çýkan koca bir hiçti.Bundan sonraki iklim zirvesi2009 Nisan'ýn da Kopenhag'datoplanacak. Kapitalist devletlertopu bu zirveye attý. Ancak hergeçen dakika felakete biraz dahayaklaþýyoruz.

Bilim insanlarý felaketinolaðanüstü iklim olaylarýndanönce baþka þekillerde geleceðinisöylüyor. Bunlardan biri kurak-lýk. Dünyada 1 milyardan fazlainsan temiz içme suyuna ulaþa-mazken kuraklýk sonucu bir okadar daha insan su sorunuçekecek. Kuraklýk ve iklimfelaketleri kendi mültecileriniyarattý bile. Dünyada 60 milyonkiþi þimiden evlerini terk zorun-da kalmýþ durumda. Ýklim mülte-cilerinin sayýsýnýn 10 yýl içinde200 milyona çýkacaðý çok önce-den söylenmiþti.

PPaannddeemmiikk tteehhddiittDiðer bir tehlike salgýn hastalýk-

lar. Ýklim deðiþikliði ve fakirliksýtma, dizanteri, kolera, veremgibi kolayca önlenebilir hastalýk-larý yeniden canlandýrdý. Delidana, KKKA ve kuþ gribi gibiiklim deðiþikliði kökenli hastalýk-lar yayýlmaya devam ediyor.Saðlýk hzimetlerinin tüm dünya-da özelleþtirilmesi, koruyucuhekimlik sisteminin daðýtýlmasýve kamu yatýrýmlarý yapýlmamasýfelaketi büyütüyor. Zimbabwe'deolanlar bunun açýk bir örneði. 20

binden fazla kiþi koleraya yaka-landý. Bir yýlda 1123 kiþi hayatýnýkaybetti. Kolera temiz içme suyuile pis sularýn karýþmasýndantürüyor. Uzun yýllardýr yatýrýmyapýlmayan Zimbabwe'nin altyapýsý çökmüþ durumda. Kolerasalgýnýnýn önüne geçilmezse 60bin kiþinin ölebileceði BMtarafýndan belirtiliyor.Zimbabwe'de olanlar küreselýsýnma sayesinde tüm dünyadayaþanabilir.

Sadece 9 milyar dolarla tümdünyada fosil yakýtlar býrakýlýp,yenilenebilir enerji kaynaklarýna

dönüþ saðlanabilir. Sadece 20milyon dolarla Afrika'daki enyoksul ülkelerin açlýk ve susorunlarý çözülebilir.Poznan'daki iklim zirvesinde burakamlar konuþulmuyor.Trilyonlarca dolar iflas edenbankalarý kurtarmak için harcan-maya devam ediyor.

AAnnttiikkaappiittaalliisstt mmüüccaaddeelleeKüresel ýsýnmaya bu sistemin

içinden bir çözüm yok. Onlarýntel çözümü bu iþi de kazançkapýsý haline getirmek. Yeniteknolojiler yaratmak ve satmak.

Ama petrol ve kömür tüketmeyedevam etmek. Otomotiv þirket-lerini kurtarmak.

Çözüm ancak sistemin dýþýn-dan, kapitalizme karþýmücadelelerden doðabilir.

Umut da burada. Dünyadadolar milyoneri 17 milyonlukazýnlýða karþý 6,5 milyar insanýnçýkarlarýný, tüm canlýlarýn yaþa-ma hakkýný savunan bir hareketdünya devletlerini dize getire-bilir.

Bu yüzden iklim deðiþikliðinekarþý antikapitalist mücadele tekçözümdür.

KEG - Küresel Eylem Grubuwww.kureseleylem.org [email protected]

BBaaþþkkaa bbiirr ddüünnyyaa

mmüümmkküünn!!

Maðaza ve reklam

ýþýklandýrmalarý yasak-

lansýn,

Okullarda, iþyer-

lerinde tasarruflu

ampuller kullanýlsýn,

Bütün binalara izo-

lasyon yapýlsýn,

Termik santralarla

hemen kapatýlsýn,

Su kaynaklarýnda özel

mülkiyete son verilsin,

Saðlýk hizmetlerine

daha fazla kaynak ayrýl-

sýn,

Ýklim mültecilerinin

sýðýnma haklarý tanýn-

sýn,

Güne, rüzgar gibi

yenilenebilir enerji kay-

naklarý dönüþ saðlan-

sýn,

Þehirlerde otomobil

trafiði yasaklansýn,

Hava taþýmacýlýða son

verilsin,

Raylý ve toplu taþý-

macýlýða yatýrým yapýl-

sýn,

Petrol için savaþ ve

iþgaller durdurulsun,

Dünyanýn geleceði

hakkýndaki kararlar tüm

insanlarýn onayýna açýl-

sýn, demokrasinin önün-

deki engeller kaldýrýl-

sýn!