· 2016. 5. 29. · İÇİNDEKİLER03 EDİTÖR’DEN Turgut Karaboyun Chefredaktor...

32
Kadınlar üniversitelerde çoğunlukta Hayatımız yollarda geçiyor Yurtdışında yaşayan İsviçreli göçmenler için yeni yasa Yeni şampiyon Sempach Tanıtım kokteyli ile projemizi anlattık 22 28 06 22 www.pusulaswiss.ch 17 Sayı 70 - 2013 - HAFTALIK YAYIN 01.36.0913 Elektronik versiyonu indirmek için QR kodunu tarayın.

Transcript of  · 2016. 5. 29. · İÇİNDEKİLER03 EDİTÖR’DEN Turgut Karaboyun Chefredaktor...

  • Kadınlar üniversitelerde çoğunlukta

    Hayatımız yollarda geçiyor

    Yurtdışında yaşayan İsviçreli göçmenler için yeni yasa

    Yeni şampiyon Sempach

    Tanıtım kokteyli ile projemizi anlattık 22

    28

    06

    22

    www.pusulaswiss.ch

    17

    Sayı 70 - 2013 - HAFTALIK YAYIN

    01.

    36.0

    913

    Elektronik versiyonu indirmek için QR kodunu tarayın.

  • 02 www.pusulaswiss.ch

    Daha önce Federal dev-let tarafından bu konu-da yapılan araştırmaları derinleştirmek amacı ile yapılan yeni araştırma, bir kez daha İs-viçre'de ev satın almanın borçlan-ma ile mümkün olduğunu ortaya çıkardı. Ev satın alırken emekli-lik birikimlerini kullanmayanla-rın oranı %42 civarında. Ancak bu şekilde ev satın alanların bir kısmının dolaylı olarak borçlan-dığı tahmin ediliyor.

    Ev satın almak için Pansiyon Kasa birikimlerini kullanmak ol-dukça yaygın. Bunun için kulla-nılan miktar ortalama 100.000 Frank civarında. Daha önce ya-pılan araştırmalarda bu miktarın 70.000 Frank olduğu hesaplan-

    mıştı. Hayat sigortasında biriken primlerin ev satın almak için kul-lanılması durumunda bu miktar ortalama 53.000 Frank civarında olmakta. Bazı durumlarda ev sa-tın almak için hem Pansiyon Ka-sada hem de hayat sigortasında bi-riken primler kullanılıyor.

    2012 yılı sonundaki verile-re dayanılarak yapılan araştırma, emeklilik birikimlerini ev satın almak için kullananların sayısının son yıllarda arttığını ve bu amaç-la kullanılan miktarın yükseldi-ğini gösteriyor. IFZ Enüstüsü bu durumun, emeklilik yaşını insan-lar için bir problem haline getire-bileceği konusuna dikkat çekiyor. Bir yandan borçlanma, bir yandan

    emeklilik gelirlerinin düşmesi po-tansiyel bir tehlike olarak değer-lendiriliyor.

    Öte yandan Pansiyon kasa-da biriken primlerin ev satın al-mak için kullanılması yerine, bu-nun teminat olarak gösterilerek (Verpfändung ) ev satın alınması da yaygınlaşıyor. Bu durumda bi-riken primler, satın alınacak evin değerinin %90’ına varan miktar kadar kullanılabilmekte. Bu mik-tar pansiyon kasa için %80 oranın-da. Başka bir deyişle daha fazla bi-rikimin ev satın almak için kulla-nılması söz konusu. Bu durum ise yukarda belirtilen tehlikenin art-ması sonucunu doğurabiliyor.

    Bu gerçeklerden hareketle IFZ kurumu, ev satın almak içim

    emeklilik birikimlerinin kullanıl-ması hallerinde tüketicilerin ken-di mali durumlarını daha dikkatli gözden geçirmeleri gerektiğini ha-tırlatıyor.

    Die Mehrheit benötigt Vorsorgegelder

    Das Institut für Finanzdienst-leistungen (IFZ) der Hoch-

    schule Luzern hat neue Zahlen darüber veröffentlicht, wie Herr und Frau Schweizer ihr Eigen-heim finanzieren. Wie das IFZ

    ermittelt hat, beanspruchen rund 58% der Befragten für

    den Erwerb von Wohneigentum Gelder der Wohneigentumsför-derung, wobei die zweite Säule am häufigsten verwendet wird.

    Evler Pansiyon kasadanLuzern Üniversitesi Mali Hizmetler Enstitüsü (Das Institut für Finanzdienstleistungen , IFZ) tarafından yapılan bir araştırma, İsviçre’de ev sahibi olmak için hangi mali olanakların kullanıldığını ortaya çıkardı. Buna göre ev satın almak için 'Pansiyon Kasa' gibi emeklilik birikimlerini kullananların oranı %58 gibi oldukça yüksek bir düzeyde.

    [AKM / AID-3664]

  • 03www.pusulaswiss.ch İÇİNDEKİLEREDİTÖR’DEN

    Turgut KaraboyunChefredaktor

    [email protected]

    İÇİNDEKİLER

    04 Yurtdışında yaşayan İsviçreli göçmenler için yeni yasa

    05 Türk çocuklara İsviçre pasaportu verildi05 Red Apple Kapılarını Açtı06 Bern Sokaklarında Mısır Darbecilerine Tepki07 16 yaşında direksiyon başına!08 Kilise Vergisi partileri birbirine düşürdü08 Göçmen Müsteşarlığı hala kaynayan kazan09 Polislere şok tabancası10 Her yıl 2000 kişi hastanelerde ölüyor11 Oprah Winfrey'in ırkçılık anısı12 Almanlar İsviçreli çiftçileri istemiyor13 Almanya daha fazla göçmen kökenli aday

    istiyor

    14 Hayatımız yollarda geçiyor15 Para basımında güvenlik sorunu15 Geçim sıkıntısı ikinci işe mecbur bırakıyor16 İsviçre’de çırak bulunamıyor17 Kadınlar üniversitelerde çoğunlukta17 Yeni eğitim yılı sorunlu başladı18 İsviçre Üniversitelerine Kayıt Yaptırmak

    Zorlaştı

    19 Bilikid’den Türkçe ve İsviçre Almancası oyun grubu

    20 İsviçre'den hasta ihraç edilecek21 Belediyelerde milyarlık vergi kaybı tehlikesi21 Hırvatistan için adım adım serbest dolaşım22 Tanıtım Kokteyli Düzenleyip Projemizi

    Anlattık

    23 Paris’e dair kısa kısa 24 Jazz-Funk'ın efsanevi parmakları hayata

    veda etti

    24 Herkesi kendine hayran bıraktı25 Kim Wilde - The Poprocker Tour25 The WALL 26 Zürih sokaklarını çöp yığınına çevirdiler!27 Etkinlik Köşesi28 Yeni şampiyon Sempach29 FC Basel Şampiyonlar Liginde30 Her Zaman Bakımlı ve Sağlıklı Olmak İçin31 Pusula, Rüzgar Sörfü Dünya Kupasında!

    VERLEGERADRESSE Santander Estate AG | Baarerstrasse 79

    CH-6300 Zug / ZG

    PUSULA REDAKTION Pusula Zeitung | Bernstrasse 90

    CH-8953 Dietikon ZHE-Mail: [email protected]

    ABONNEMENTErscheinungsweise: 52x Jährlich

    Abo-Preis: CHF 60.- / JahrAbodienst: +41 44 576 60 50E-Mail: [email protected]

    Office / Zentrale: +41 44 576 60 50

    WERBUNG / ANZEIGENMobile: +41 76 342 90 91

    E-Mail: [email protected]

    WERBE AGENTUREthno Media

    GRAFIK-TEAMCD/Layout: Tamer Karaoğlu

    Grafik-Werbung: Mehmet Polater

    CHEFREDAKTEURTurgut Karaboyun

    REDAKTIONMehmet Akyol, Mine Bardakcı,

    Mehmet Ali Demren, Derya Edis

    ONLINE REDAKTEURSaadet Gündüz

    MARKETINGSLEITERBahadır Candan

    EDV / ITBülent Kabacaoğlu

    PRAKTIKANTIN Aybike Yurtman

    VERTRETERIstanbul: M. Ali TuncerAnkara: Mehmet Kuzu

    DRUCKEREIRingier Print

    FREİE JOURNALİSTENHüseyin Türkkan, Asiye Sınıcı,

    Mehmet Kuzu

    AUTORENSunay Akın, Mehmet Akyol, Yücel Muslu, Hülya Rüst,

    Özlem Kalaca

    IMPRESSUMGeht an alle Pusula Mitglieder

    Vorname / Adı

    Nachname / Soyadı

    Datum / Tarih

    Ich verpflichte mich die jährliche Abo zu bezahlen.Yıllık Abonelik ücretini ödemeyi kabul ediyorum.

    Unterschrift / İmza

    Strasse / Cadde

    PLZ / PK Ort / Şehir

    Telefon

    E-Mail

    PUSULA Gazetesi`nin tüm yayın hakları kendisine aittir. Yayınlanan reklamlardaki

    sorumluluk, reklamı veren firmaların kendine aittir. Hazırlanan haberlerden ve yazılardan, haberi hazırlayan kişiler ya da kaynak gösterilen kurumlar sorumludur. PUSULA’da kullanılan tüm haberlerin,

    fotoğrafların ve bilgilerin her hakkı PUSU-LA’ya aittir. İzinsiz olarak kullanılması ya-saktır. Aksi durumda, cezai uygulamalar

    için hukuki işlemler başlatılır.

    ABONE FORMU

    Hayırlı olsunTam altı yıldır okurlarımıza aylık yayınlarımız üzerinden seslendik. Ekip arkadaşlarımızla birlikte İsviçrè nin en önemli haberlerini sizlere aktarabilmek için gece gündüz demeden çalıştık. En nihayetinde yıllardır hayalimiz olan haftalık gazete yayını ile karşınıza çıkıyoruz.

    Bundan sonraki dönemde haberleri sıcağı sıcağına okurlarımıza aktaracak olmanın heyecanı var üzerimizde. İsviçre gündemine damga vuran gelişmelerin yanı sıra hazırlayacağımız diğer özel haberlerle vatandaşlarımıza en iyi hizmeti sunmayı hedefliyoruz.

    Haftalık yayına geçerken gazetemizin formatında da önemli bir değişikliğe gitme kararı aldık. Son yıllarda en çok beğenilen ve okunan, İsviçrè nin Tabloid formatında yayınlarımızı sürdüreceğiz. Okurlarımızın rahatça her yerde okuyabilecekleri yeni formatla birlikte, gazetemizin mizanpajında da yenilikler yaparak daha sade ve daha okunabilir hale getirmeye çalıştık.

    Yeni yayın dönemindeki tek yenilikler elbette bunlar değil. Bu yayınımızdan itibaren belli haberlerin video görüntülerini okurlarımızla paylaşıyoruz. Vatandaşlarımızın, iş yerlerimizin ve derneklerimizin faaliyetlerini görüntülü takip ederek, haberler üzerinde yer alan QR kodu üzerinden okurlarımıza haberin videosunu da izlettireceğiz. Yakın zamanda internet sayfamız üzerinden yayına başlayacak olan Pusula TV ve Pusula Radyo ile haber çalışmalarımız daha dinamik hale gelecek. Vatandaşlarımıza haberleri gazetemiz, TV kanalımız, Radyo yayınımız ve İnternet sayfamız üzerinden aktararak gündemi en rahat şekilde takip etmelerini sağlayacağız.

    Haftalık yayına başladığımız bu günlerde bizi en çok mutlu eden başka bir konu ise İsviçrè nin ilk etnik gazetesini çıkaracak olmamız. Kendi okurlarımızın yanı sıra Portekizce, Arnavutça ve Sırpça konuşan diğer milletlere de yayın yaparak aynı şekilde İsviçrè nin en önemli haberlerini aktarmak için çalışacağız. Diğer milletlerden aramıza katılan yeni çalışanlarımız sayesinde şimdiden oldukça renkli ve çok dilli bir çalışma ortamına sahip olduk. Umarız mevcut hedeflerimizi diğer dillerde de en iyi şekilde yerine getirip projemizde başarılı olabiliriz.

    Bu haftaki yazımın son konusunu adres bildirimine ve yeni adres kayıtlarına ayırmak istiyorum. Lütfen adres değişikliği yaptıysanız bize bildirmeyi unutmayın. Adres değişikliğini bildirmeyen okurlarımızın gazeteleri bize geri geliyor ve sistemimizden adreslerini silmek zorunda kalıyoruz. Ayrıca etrafınızda gazetemizin ulaşmadığı tanıdıklarınız varsa adreslerini bize gönderebilirsiniz. Adres değişikliği ve yeni adres kaydı için; [email protected] adresine mail yollamanız yeterli.

    Abonelik işlemini QR kodu üzerinden yapabilirsiniz

  • 04 www.pusulaswiss.ch

    Yurtdışında yaşayan İsviçrelilerin bulundukları ülkeler

    Yurtdışında yaşayan İsviçrelilerin bulundukları ülkelerÜlke SayiFransa 186615Almanya 80715ABD 76330İtalya 50091Kanada 38959İngiltere 30452İspanya 24157Avustralya 23633İsrail 15970Brezilya 14976Avusturya 14795Güney Afrika 9284Tayland 7431Hollanda 7389Yeni Zelanda 6805Meksika 4947Şili 4573Çin 3957Yunanistan 3318Türkiye 3160

    Yurtdışında yaşayan İsviçrelilerYurtdışında yaşayan İsviçreliler2011 2012 Artış

    Toplam 703640 715710 12072Sadece İsviçreli 189849 191951 2102Çifte vatandaş 510213 520165 9953

    FransaAlmanya

    ABDİtalya

    Kanadaİngiltereİspanya

    Avustralyaİsrail

    BrezilyaAvusturya

    Güney AfrikaTayland

    HollandaYeni Zelanda

    MeksikaŞiliÇin

    YunanistanTürkiye 3160

    331839574573494768057389743192841479514976159702363324157304523895950091

    7633080715

    186615

    Yurtdışında yaşayan İsviçrelilerin bulundukları ülkeler Dünyanın çeşitli ülke-lerinde yaşayan İsviç-reli göçmenlerin tem-

    silcilerinden oluşan Yurtdı-şı İsviçreliler Konseyi her yıl iki sefer İsviçre’de toplanarak kendi sorunlarını tartışıyor. 140 üyeli Konsey, çalışmala-rını kendilerine ait bir Sekre-terlik aracılığı ile yıl boyunca sürdürüyor.

    Konsey toplantısı, İsviçreli göçmenlerin yasal durumları-nı açıklığa kavuşturmak ama-cı ile hazırlanan yeni İsviçreli Göçmenler Yasası’nın gerçek-leşmesi için uzun bir süredir mücadele vermekteydi. Bu mü-cadele sonucu hükümet tarafın-dan hazırlanan yasa tasarısı ge-nel olarak olumlu bulundu. An-cak yasa tasarısında, elektro-nik oylama konusunun açık bı-

    rakılması ve İsviçre dışında ya-şayan İsviçrelilerin bulunduk-ları ülkedeki İsviçre temsilci-liklerine kayıt yapma zorunlu-luğunu kaldırması eleştirilere neden oldu.

    Konseye göre yeni yasa ile İsviçre dışında yaşayan tüm İs-viçrelilere, seçimlerde ve hal-koylamalarında oylarını elekt-ronik olarak kullanma imkanı yaratılması bir zorunluluk. Ko-nuyla ilgili çalışmaların olum-lu sonuçlarına değinen konuş-macılar, oylama için gerekli güvenlik önlemlerinin alınma-sı ile politik haklarını daha ko-lay kullanmak istediklerini be-lirttiler.

    Yeni yasanın önümüzde-ki dönem parlamentoda gö-rüşülerek yürürlüğe girme-si bekleniyor. Hükümet tara-

    fından yapılan açıklamada ise geçen yıl İsviçre dışında ya-şayan İsviçrelilerin sayısının yeniden 12.072 oranında arta-rak 715.710’a ulaştığı belirtil-di. ‘Beşinci İsviçre’olarak ad-landırılan bu insanların İsviç-re için öneminin giderek arttı-ğına değinildi.

    Bunlar arasında 18 yaşın-dan büyük olanların, yani oy kullanım hakkına sahip olan-ların sayısı ise 556.756. Oy kullanmak için temsilcilikle-re kayıt yaptıranlar ise sadece 149.165 (%26.8). Yurtdışında yaşayan her üç İsviçreliden iki-si aynı zamanda bulundukla-rı ülkenin vatandaşı, yani çifte vatandaşlık sahibi. Türkiye’de yaşayan İsviçrelilerin sayısı ise bir yıl içinde 275 daha artarak 3160’a yükseldi.

    Yurtdışında yaşayan İsviçreli göçmenler için yeni yasaYurtdışında yaşayan ve sayıları 715.000’i geçen İsviçre vatandaşı için hazırlanan yeni yasa tasarısı Ağustos ayı sonunda Davos'ta toplanan Yurtdışı İsviçreliler Kon-seyi'nin en önemli gündemi oldu. Yasayı son derece olumlu olarak değerlendiren Konsey, bazı konulara yasada yeterince yer verilmediği görüşünde.

    Neue Auslandschweizer-Gesetz

    Der Auslandschweizerrat hat an seiner Sitzung in Davos einstimmig eine Antwort im Konsultationsver-fahren für das neue Auslandschwei-zer-Gesetz gutgeheissen. In seiner Antwort hält er fest, dass aller-dings noch einige wichtige Punkte fehlten, beispielsweise die politi-sche Partizipation.

    [AKM / AID-3625]

  • 05www.pusulaswiss.ch

    Doğdukları gün-den bu yana hiç İsviçre’ye gelme-miş, Almancayı orta dere-cede anlayabilen iki Türk kızına İsviçre pasapor-tu verilmesi kamuoyunda tartışmalara yol açtı.

    1988 yılında İsviç-reli bir bayanla evlene-rek oturma izni alan bir Türk vatandaşı 1995 yı-lında İsviçre vatandaşı ol-muş. Evli kaldığı süre içe-risinde Türkiye'de yaşayan eski karısından iki çocuk sahibi olan bu kişi, İsviç-reli eşinden boşandıktan sonra 2002 yılında Türki-ye'ye dönüş yaparak orada yaşamaya başlamış. Aynı yıl bu çocukları kendi nü-fusunda kayıt yaptıran va-tandaş daha sonra 2008 yılında çocuklarını İsviçre vatandaşlığına geçirmek için müracaatta bulunmuş.

    Başlangıçta çocukla-rın Almanca bilgisi ve İs-viçre'de hiç yaşamamış ol-maları sorun olurken 2010 yılında Kanton Solothurn tarafından kabul edilme-mesine karşın her iki ço-cuk İsviçre pasaportuna sahip olmuş.

    Kanton yönetimi bu uygulamanın iptal edil-mesi için gerekli girişim-lerde bulunmasının ardın-dan konu Anayasa Mahke-

    mesi’nin gündemine geldi. Kanton yönetimi bu şe-kilde artık 15 ve 16 yaşı-na gelmiş iki gence, İsviç-re pasaportu verilmesini, bu hakkın kötüye kullanıl-ması olarak kabul edilme-si gerektiğini söylüyor.

    Ancak Anayasa Mah-kemesi kantonun bu gö-rüşlerinin mevcut yasalara uymadığını belirterek ya-pılan müracaatı geri çevir-di. Mahkemeye göre, İs-viçre vatandaşı olabilmek için İsviçre gelenek göre-neklerine sahip olmak ge-rekli değil. Benzer şekilde çocukların babasının, otu-rum almak için bir İsviç-reli ile evlendiği iddasının ispat edilmediğine dikkat çekiliyor.

    Öte yandan anne veya babası İsviçreli olan ço-cuklar için öngörülen ko-laylaştırılmış vatandaşlık mekanizması nedeni ile bu ve benzeri durumların ortaya çıkması mahkeme tarafında olağan bir du-rum olarak değerlendirili-yor. Ancak İsviçre basını olayın peşini bırakmadan konu ile ilgili yayın yap-maya devam ediyor.

    Türk çocuklara İsviçre pasaportu verildiHiç İsviçre’de yaşamadıkları halde çocukla-ra İsviçre pasaportu verilebilir mi? Anayasa Mahkemesi bu soruya olumlu yanıt veriyor.

    Hem İsviçrelile-rin hem de va-tandaşlarımı-zın oldukça yoğun ilgi gösterdiği açılış günü-ne Zürih Başkonsolo-sumuz Aslı Oral, İsviç-re Türk Topluluğu Baş-kanı Kahraman Tuna-boylu, İsviçre Türk Fe-derasyonu Başkanı İr-fan Okutan, iş adamla-rımız ve çeşitli dernek-lerin yöneticileri işti-rak ettiler.

    Açılış günü dolayı-sıyle müşterilere çeşit-li yiyecek ve içecek ik-ramları sunuldu. Saat 14:30`da gerçekleşti-rilen kurdale kesimini ise Zürih Başkonsolo-sumuz Aslı Oral ile İs-viçre Türk Federasyo-nu Başkanı İrfan Oku-tan birlikte yaptılar.

    Red Applè da her-

    şey elinizin altındaResmi açılışı olduk-

    ça yoğun ilgi gören Red Apple farklı konseptiy-le dikkat çekiyor. Ka-pıdan içeri girdiğiniz anda sizi ferah bir me-kan karşılıyor. Özenle hazırlanmış olan reyon-larda günlük taze seb-ze ve meyve çeşitlerini, her türlü gıda ürünleri-ni ve kasap bölümünde

    helal kesim et ürünle-rini bulabilirsiniz. Ön-ceden arayarak et si-parişlerinizi verebilir, gün içinde markete uğ-rayarak siparişinizi tes-lim alabilirsiniz. Mar-ket içinde yer alan fırın ve pastane bölümü ise aradığınız ve özlediği-niz lezzetlerle donatıl-mış durumda. Her gün taze pişirilen ekmek çe-şitlerinin yanısıra, kuru pasta ve yaş pasta çe-şitleri, baklava, börek, simit ve poğaça gibi ürünleri gönül rahatlı-ğıyla satın alabilirsiniz.

    Türk ürünlerinin süslediği raflarda herşe-yin en tazesi ve en ka-litesi müşterilere sunu-lurken uygulanan fiyat-lar ise herkesin bütçesi-ne uyacak şekilde. Ka-liteye ve uygun fiyatlı alışverişe önem veren herekese tavsiye ede-bileceğimiz Red Apple Schlieren, Uitikonerstr. 4 numarada müşterile-rine hizmet veriyor.

    Red Apple Kapılarını AçtıZürih-Schlieren`de temmuz ayı içinde müşterilerine hiz-met vermeye başlayan Red Apple ı̀n resmi açılışı 24 Ağustos 2013 tarihinde gerçekleştirildi.

    [AKM / AID-3658]

    [BAM / AID-3674]

    Schweizer Pass für türkische Kinder

    Kann man Schweizer werden, wenn man gar nie hier gelebt hat? Das Bundesge-

    richt findet schon. Zwei türkische Mädchen dürfen den Schweizer Pass behalten -

    obwohl sie noch nie in der Schweiz waren und nur mittelmässig Deutsch sprechen.

    Haberin görüntüsünü izlemek için QR kodu tarayınız!

    Red Apple çalışanları ve davetliler birarada.

    İsviçre Türk Federasyonu Başkanı İrfan Okutan ve Zürih Başkonsolosumuz Aslı Oral açılışı birlikte gerçekleştirdi.

  • 06 www.pusulaswiss.ch

    Depresyon, Korku, Kilo Sorunları, Psikolojik Travma- Araştırma- İlaç tedavisi- Danışma, Konsültasyon- Nöropsikolojik testler- Öğrenim desteğiTüm bu konularda daha ayrıntılı bilgiler alabilmek için çekinmeden bize danışabilirsiniz. Profesyonel tedavi programlarımıza sizi de bekliyoruz.

    Zentrum Geisberg und Löwenstrasse ● Interdisziplinäre Praxisgemeinschaft Dres. ● Dolezal, Djahanschahi, Flick, Falk, UlugölLöwenstrasse 12 8001 Zürich Tel.: 044 228 70 80Haldenstrasse 64 8302 Kloten Tel.: 044 804 70 80Bahnhofplatz 5a 8400 Winterthur Tel.: 043 305 27 [email protected] www.mzg.ch

    İsviçre İslam Toplumu Bern Helvetiaplatz'da, “Darbelere Hayır, Mısır’a Destek” mitin-gi düzenleyerek Mısır’da masum insanları katleden Mısır ordusu-nu kınadı. İsviçre'nin dört bir ya-nından gelen yaklaşık 500 vatan-

    daş, Mısır’da oy çokluğu ile göre-ve gelen ilk cumhurbaşkanı Mu-hammed Mursi’nin askeri darbe ile görevden uzaklaştırılmasını kınamak için miting alanına akın etti. Mısır bayrakları ve çeşitli sloganlar içeren pankartlar eşli-

    ğinde, Mısır ordusu ve ona destek veren tüm uluslararası güçler sert bir dille eleştirildi.

    Helvetiaplatz'da 'WANTED- Demokratie-Gerechtigkeit-Ethik' 'Şehide selam, Direnişe devam' ya-zılı pankartlar açıldı. Miting ala-nında vatandaşların sık sık, “Zul-me destek zulümdür” şeklinde slo-gan attığı gözlendi. Miting alanın-da vatandaşların ellerindeki pan-kartlarda, şehit edilen Esma'nın ve Suriye'de katledilen çocukların fo-toğraflarının olduğu dikkat çekti. Vatandaşların ellerindeki Türkçe ve Almanca yazılı sözler dikkatle izlendi. Yağmurun başlamasından dolayı gelenlere şemsiye dağıtıldı.

    İsviçre İslam Toplumu Başka-nı Abdullah Kasapoğlu Mitingi’n-de yaptığı konuşmada; Müslüman kardeşlerin direnişinin İslam dün-yası için örnek ve dönüm nokta-sı olduğunu dile getirdi. ABD ve AB devletlerinin demokrasi adı-na iki yüzlü hareket ettiğini de ifa-de eden Kasapoğlu, tüm şehitlere

    rahmet ve yaralılara acil şifalar di-ledi.

    Mitingde konuşan 'Cafe Pales-tine' başkanı Muhammed Kamel her zaman mazlumların yanın-da olduklarını belirterek, ordunun yönetime el koymasını sert bir dil-le kınadı.

    “Mısır’daki darbe küresel sermayenin zulmüdür”

    Darbe karşıtı komite üyesi sa-yın Ahmet Afifi’de, kimden gelirse gelsin, kime yapılırsa yapılsın zul-mün karşısında olduklarını söyle-di. İslam düşmanı tüm ülkelerin darbeye desteklerinden dolayı in-sanlık suçu işlediklerini ifade etti.

    Sağanak yağmur altında yak-laşık bir buçuk saat süren miting, Ersoy Antepli'nin duası ve okunan Fatiha ile sona erdi.

    Bern Sokaklarında Mısır Darbecilerine Tepki24 Ağustos 2013 günü Bern’de İsviçre İslam Toplu-mu önderliğinde, birçok sivil toplum kuruluşunun desteği ile darbeci Mısır ordusuna karşı ses geti-ren bir miting düzenlendi.

    [BAM / AID-3655] İsviçre İslam Toplumu tarafından gerçekleştirilen mitinge katılım oldukça yüksekti.

  • 07www.pusulaswiss.ch

    ww

    w.y

    allo

    .ch

    Türkiye de dahil!

    SIM kartlar ve cep telefonları buralardan temin edilebilir:

    3 Rappen’den* başlayan fi yatlarla

    33 ülke

    * 0,03 CHF/dak.’ya yallo kontörlü hat ile I.sviçre’den aşağıdaki ülkelerde bulunan sabit hatlar aranabilir:

    Almanya, Avusturya, Fransa, I.talya, ABD, Arjantin, Avustralya, Belçika, I

    .ngiltere, Brezilya, Çek Cumhuriyeti, Çin, Danimarka, Dominik Cumhuriyeti,

    Hırvatistan, Hollanda, I.rlanda, I

    .spanya, I

    .sveç, Kanada, Macaristan, Meksika, Norveç, Peru, Polonya, Portekiz, Romanya, Şili, Sırbistan, Slovakya,

    Tayland, Türkiye, Yunanistan. Mobil hatları arama: 0,25 CHF/dak.! I.sviçre içi aramalar: 0,05 CHF/dak.’dan başlayan fi yatlarla. Tüm ülkelere SMS

    gönderimi: 0,10 CHF/SMS. Tüm bilgileri ve tarifeleri www.yallo.ch adresinde bulabilirsiniz.

    Şimdi ücretsiz:SIM kartınızı Sunrise Center'den alınız!

    yallo-13-k

    5 CHF tutarında başlangıç kontörü dahil.31.12.2013 tarihine kadar Sunrise Center'de geçerlidir.

    NZZ am Sonntag ga-zetesinin haberine göre, gençler ehli-yeti olan bir yetişkin ile bir-likte 16 yaşından itibaren öğrenme ehliyeti alacak ve araba sürebilecekler. Ancak bu yetişkinin son üç yıl içe-risinde kaza yapmamış ol-ması şartı bulunuyor. Nor-mal ehliyeti almak şimdi-ki gibi 18 yaşında mümkün olacak.

    Normal ehliyet almak için en az bir yıl pratik yap-ma şartının getirilmek isten-mesi bu değişikliğin ana ne-deni. Böylece ehliyet aldık-

    tan sonra tek başına araba kullanacak olanların daha uzun süre pratik yapma im-kanı olacak. Kantonların tra-fik müdürlükleri ve kazala-rı önleme kurumları ise uz-manların tersine bu değişik-liklerin son derece olumlu sonuçlar çıkaracağı görüşü-nü paylaşıyorlar.

    Her yıl yaklaşık 40.000 gencin ehliyet aldığına dik-kat çeken uzmanlar ise bu gençlerin 16 yaşından iti-baren caddeler çıkmasının daha fazla kazaya yol aça-cağını düşünüyorlar. Bir ye-tişkin ile beraber olsa bile 16

    yaşındaki bir gencin henüz araba kullanacak olgunluğa sahip olmadıklarını düşünen uzmanlar, bu değişikliğin ek sorunları da beraberinde ge-tireceğini söylüyorlar.

    Bu konuda açıklama yap-maktan kaçınan hükümet sözcüsü ise, bu değişiklikle-rin henüz hazırlık aşamasın-da olduğunu, bu hazırlıkların tamamlanmasından sonra hükümetin görüşlerini açık-layacağını belirtmekle yetin-di. Gençlere yönelik bu deği-şiklik önerisinin ise politik partilerin içinde tartışmalara neden olması bekleniyor.

    16 yaşında direksiyon başına!Federal Trafik Müsteşarlığı'nın ehliyet almak için yapılacak öğrenimi değiştirmek için hazırlıklara başladığı açıklandı. Bunlar arasında, araba kullanmak için yapılacak pratik eğitimi için gerekli olan öğrenme ehliyetinin 16 yaşından itibaren verilmesi de bulunu-yor. Öğretmenler ve uzmanlar ise bu değişikliği olumlu bulmuyorlar.

    Lernfahrer sollen schon mit 16 auf die Strasse dürfen

    Das Bundesamt für Strassen plant laut einem Bericht Ände-

    rungen bei der Fahrausbildung. Mit einer Begleitperson sollen

    bereits 16- und 17-Jährige Auto fahren dürfen. Fahrlehrer und

    Experten sind dagegen.

    [AKM / AID-3657]

  • 08 www.pusulaswiss.ch

    2005 yılında Yabancılar ve İlti-ca Müsteşarlıklarının birleşti-rilmesi ile oluşan Göçmen Müs-teşarlığı bu tarihten itibaren hiç gün-demden düşmedi. Bakan olarak seçil-mesinin ardından SVP’nin ağır topu C. Blocher’ın ilk işi bu olmuştu. An-cak bu birleşme ile azaltılan çalışan sayısı, Müsteşarlığı iş yapamaz hale getirdi. C. Blocher’ın bakanlıktan dü-şürülemesinin ardından yeni bakan Widmer-Schlumpf Müsteşarlığı baş-tan aşağı yeniden düzenledi.

    Ancak bu düzenleme sonucu bü-yük bir karmaşa ortaya çıktı. Tüm üst düzey yöneticileri ile birlikte 400 ça-lışanını kaybeden Müsteşarlık, tam bir enkaza döndü. Sürekli olarak gündem-de olan iltica sorunu nedeni ile göç-menlere ilişkin ciddi bir çalışma ya-pamayacak duruma gelen Müsteşar-lık, bakanlığın en büyük sorunu hali-

    ne geldi. Bayan Widmer-Schlumpf’un 2011 yılında bakanlık değiştirmesinin en önemli nedeninin bu durum olduğu tahmin ediliyor.

    Yeni bakan S. Sommaruga ilk yı-lında bu sorunu çözmek için büyük bir çaba sarf etti. Ancak bunlar bir so-nuç vermeyince ilk önce Müstaşarı de-ğiştirdi daha sonra büyük bir değişik-lik için hazırlıklara başladı. Söz konu-su değişiklikler, öncelikle bin kişinin çalıştığı Müsteşarlık içinde çalışma ve sorumluluk alanlarının yeniden belir-lenmesiyle başladı.

    Yeni yapısı ile Müsteşarlık şimdi-ye kadar olduğu gibi iltica sorununu ön planda tutmak zorunda. İltica dosyala-rının sayısının azalması veya dosya-ların daha hızlı sonuçlandırılması ka-muoyuna Müsteşarlığın başarısı olarak yansımakta.

    Buna karşın İsviçre’de yaşayan göçmenlerin sorunları konusunda ya-pılanlar ise oldukça sınırlı. Hükümetin ve kamuoyunun göçmenlerin sorunları ile uğraşmak yerine iltica sayısını dü-şürme konusunda kafa patlatması, ol-dukça düşündürücü. Yeni Müstaşar M. Gattiker ise uzun bir süre bu Müsteşar-lıkta çalışmış ve göçmenlerin sorunla-rını yakından bilen bir kişi. Şimdilik göçmenler bununla yetinmek zorunda.

    Göçmen Müsteşarlığı hala kaynayan kazanBu ay başında Göçmen Müsteşarlığı bir kez daha tepeden tırnağa değişti. Bir önceki bakan Eveline Widmer-Schlum-pf tarafından yeniden yapılandırılan Müsteşarlık, yeni bakan Simonetta Sommaruga tarafından bir kez daha değiştirildi.

    Kiliselerse alarm durumuna geçti. En son Nidwal-den kantonunda, söz ko-nusu öneri yeterli imza-nın toplanması ile halko-yuna sunulma aşamasına geldi.

    Katolik kilisesinin en güçlü olduğu Graubünden kantonunda ilk defa gün-deme gelen kilise vergisi için Şubat ayında halkoy-laması yapılacak. Bunu daha sonra Zürih kantonu takip edecek. Nidwalden kantonunda ise halkoyl-masının yaz aylarında ya-pılması bekleniyor. Çeşit-li partilerin gençlik kolları tarafından lanse edilen bu öneriler, tüzel kişilerin ki-lise vergisi ödemesine son vermeyi amaçlıyor.

    Söz konusu vergile-rin Graubünden kantonun-da 10 Milyon Frank, Zürih kantonunda 106 Milyon Frank ve Nidwalden'da ise 1.4 Milyon Frank olduğu tahmin edilmekte. Kilise-ler için bu vergiler önem-li bir gelir kaynağı. Her üç kantonda bu durumdan en fazla etkilenecek olan ki-lise ise katolik kilisesi. İs-viçre katolik kilisesini ol-dukça muhafazakar bulan gençler, bu şekilde kilise-leri cezalandırmak istiyor.

    Ancak bazı partiler gençlik kollarının aksine, kilise vergisinin kaldırıl-masına karşı çıkıyorlar. Bu durum partiler içinde ve partiler arasında da sert

    tartışmaların ortaya çık-masına neden oldu.

    Kişisel vergiler ise bu kapsam içinde değil. An-cak şirketlerin hepsi kilise vergisi ödemek zorunda. Bu yönüyle konu göçmen-ler açısından da önem-li. Başka bir dine mensup göçmen vatandaşlar bunu açıklayarak kilise vergisi ödemekten kurtulabiliyor. Ancak başka bir dine sa-hip bir göçmenin sahip ol-duğu şirket için böyle bir olanağı bulunmuyor.

    Tartışmalar Alman-ya'da da ilgi ile takip edil-mekte. Özellikle büyük bir kilise vergisi potan-siyeline sahip olan Zü-rih kantonundaki oylama, Alman katolik kilisesi ta-rafından yakından izlen-mekte. Oylamanın sonuç-larına göre Almanya'da da kilise vergisi gündeme ge-lecek.

    Kilise Vergisi partileri birbirine düşürdüÖnümüzdeki aylarda Graubünden, Zürih ve Nidwalden kantonlarında kilise vergi-sinin ticari kurumlar için kaldırılmasını öngören kantonal halkoylamaları, siyasi partiler arasında tartışmaları kızıştırdı.

    Das Bundesamt in permanenter Reorganisation

    Im Bundesamt für Migration jagt ein Umbau den anderen. Nach einem Tiefpunkt unter Bundes-rätin Eveline Widmer-Schlumpf tritt nun eine weitere Reorgani-sation in Kraft – und wieder soll alles besser werden.

    [AKM / AID-3622]

    [AKM / AID-3640]

    Yeni bakan Simonetta Sommaruga Göçmen Müsteşarlığı’nda bir kez daha değişime gitti.

  • 09www.pusulaswiss.ch

    Polislere şok tabancasıZürih kanton polisinin 130 polise şok tabancası dağıtma kararı alması İsviçre’de tartışmalara neden oldu. Bugü-ne kadar sadece özel polis birliklerinin sınırlı olarak kullanma yetkisinin olduğu şok tabancası, İsviçre dışında da büyük tartışmaları beraberinde getirmişti.

    Bald darf jeder fünfte Polizist einen

    Taser tragen

    Bisher war der Taser primär Sondereinheiten vorbehal-

    ten: Nun rüstet die Kapo Zürich zusätzlich 130

    «normale» Polizisten mit dem Elektroschockgerät

    aus. Ein umstrittener Ent-scheid.

    [AKM / AID-3651]

    Bir gazetede yer alan bu haberi doğrulayan Zürih kanton po-lisi sözcüsüne göre, şok ta-banca kullanımı bazı durumlarda po-lisin görevini daha iyi yerine getire-bilmesi için yararlı olmakta. Şok ta-bancalarının daha çok kırsal bölge-lerde ve havaalanında görev yapan polislere dağıtılması da dikkat çekti. Şok tabanca dağıtımının önümüzde-ki günlerde daha da yaygınlaşacağı belirtilmekte. Yıl sonuna kadar top-lam 430 şok tabancasının dağıtılma-sı ile kantonda görev yapan toplam 2200 polisten beşte biri, bu tabanca-

    ları kullanma imkanına sahip olacak.İnsan hakları kurumları ise, şok

    tabancası kullanımının istenmeden olsa bile ölümle sonuçlanan olaylara neden olduğuna dikkat çekiyor. Yük-sek elektrik gerilimi ile çevreye zarar veren insanları etkisiz hale getirmek amacı ile kullanılması öngörülen şok tabancalarının, insan ölümlerine ne-den olması pek çok ülkede eleştirile-rin odağı.

    Sadece tehlikeli olduğundan şüp-he duyulan insanları bayıltmak ama-cı ile kullanılması ön görülen şok ta-bancısı, giderek daha fazla sayıda in-

    sanın ölmesine neden olmakta. Polis tarafından normal tabancadan daha az tehlikeli olduğu düşüncesi ile daha sık kullanılması, istenmeyen sonuçla-ra yol açabiliyor.

    Özellikle ABD’de yaygın olarak kullanılan şok tabancasının, Zürih kantonunda da yaygın olarak kullanıl-maya başlanacak olması, halk arasın-da endişelerin artmasına neden oldu. Kanton meclisinde konuyla ilgili ya-pılan tartışmalarda pek çok politikacı, polise bu tabancanın sadece acil du-rumlarda kullanılması için somut ta-limat verilmesini istedi.

  • 10 www.pusulaswiss.ch

    Hastanede kapılan has-talıkların yıllık 240 Milyon Franklık ek gidere neden ol-duğu, bu nedenle Eylül ayın-da halkoylamasına sunulan bulaşıcı hastalıklarla ilgili yasa önerisinin, bu amaca da hizmet edeceği belirtilmek-te. Ancak yasaya karşı çıkan-ların iddası tam tersi yönde. Özellikle ameliyatlar sırasın-da kan yolu ile bulaşan has-talıkların ölümle sonuçlandı-ğı, bir yıl içerisinde yaklaşık 400 hastanın bu nedenle ha-yatını kaybettiği tahmin edil-mekte. Hastanelerde en çok idrar yolu ile mikrop bulaştı-ğı belirtilmekte. Hastalık bu-laşması, hastanelere ve hasta-

    lığa göre değişiyor. Bulaşma riskinin özellikle kanser, şe-ker ve aids hastaları için daha yüksek olduğu uzmanlar ta-rafından dile getirilen çarpı-cı bir bilgi.

    Sağlık müfettişlerine göre, hijyen koşullarının ge-rektiği gibi yerine getiril-mesi durumunda, söz konu-su hastanelerde hastalık bu-laşma oranı %30 azalabilir. Müfettişler, pek çok hastane-nin bu konuda oldukça dik-katsiz olduğunun da altını çiziyor. Benzer şekilde sağ-lık hizmetlerinin kalitesinin yükseltilmesi gerektiği ve daha sıkı kontrollerin bu ris-

    ki azaltacağı da dile getirilen ortak bir görüş. Bu konuda ilk adımları atan hastanele-rin başında Zürih bulunmak-ta. Kanton tarafından görev-ledirilen 17 kişilik uzman bir ekip, hastanelerde konuyla il-gili teftişlere başlamış du-rumda. Hükümetin konuyla ilgili yılda 2.7 milyon Frank-lık bütçe oluşturduğuna dik-kat çeken uzmanlara göre, önümüzdeki yıllarda bu so-run önemli ölçüde aşılacak. Her yıl yaklaşık 1 milyon ki-şinin hastanelerde tedavi ol-duğu dikkate alınırsa, konu-nun önemi daha iyi anlaşıla-bilir.

    2000 tödliche Ansteckungen in Spitälern

    Rassismus gegen Oprah Winfrey

    Pro Jahr stecken sich 70 000 Perso-nen im Spital mit einer Krankheit an. Von diesen Infek-tionen enden rund 2000 tödlich. Nun will der Bund die Spitalhygiene ver-bessern. Davon erhoffen sich Fach-leute einen Rück-gang der Fälle und Einsparungen in Millionenhöhe.

    Oprah Winfrey beschwert sich über herablassende Bedienung in der Zürcher Edelbou-tique Trois Pommes und spricht von Rassismus. In der Zürcher Modeszene hält man den Fall eher für ein Missge-schick.

    Her yıl 2000 kişi hastanelerde ölüyorBir gazete tarafından yapılan araştırmaya göre, her yıl hastanelerde 70.000 civarında insan tedavi görürken başka bir hastalık kapmakta. Bunların 2000'e yakını ise ölümle sonuçlanmakta. Bu nedenle hükü-met hastanelerde hijyenin arttırılması için harekete geçti. Hedef, bu olayların azaltılması ve milyonlarca Franklık tasarruf elde edilmesi.

    [AKM / AID-3624]

  • 11www.pusulaswiss.ch

    Winfrey, katıldığı Entertain-ment Tonight programında 24 bin 460 sterlin (yaklaşık 74 bin TL) değerinde olan, çalınma tehlike-sine karşı kilitli bir kabinde satışa sunulan çantaya bakmak istediği-ni söyleyip başına gelen olayı şöy-le anlattı:

    «Zürih'te tek başıma alışveri-şe çıktım. İsmini burada açıkla-mayacağım bir mağazaya girdim. Bir kadına 'Affedersiniz, şu çanta-yı görebilir miyim?' dedim. O ise 'Hayır. O çanta senin için çok pa-halı' diye cevap verdi. Tekrar bak-mak istediğimde kadın, 'Hayır ha-yır onu görmek istemezsiniz. Pa-ranız o çantaya yetmez' diye-rek daha ucuz çantaları gösterdi. Üçüncü kez sordum, yine reddetti. Herhangi bir münakaşaya girme-den mağazadan ayrıldım. Yaşadı-ğım bu deneyim, ırkçılığın hâlâ bir problem olduğunu kanıtladı.

    Winfrey, çantanın markası-nı ve mağazanın adını vermedi ama İsviçre basını bu sırrı da çöz-

    dü. İsviçre’de yayınlanan Blick gazetesine göre ünlü televizyon-cunun bakmak istediği, Tom Ford tasarımı timsah derisi bir çantay-dı. Olayda Zürih’in lüks alışveriş merkezi Bahnhofstrasse’de bulu-nan Trois Pommes adlı mağazada meydana geldi.

    Mağazanın yöneticisi Trudie Goetz gazeteye yaptığı açıklama-da ortada bir yanlış anlama oldu-ğunu söyleyerek, “Bunun ırkçılık-la bir ilgisi yok. Ben herkes için buradayım ve müşteri de bizim için kraldır” dedi. Reuters’in ha-berine göre söz konusu çanta Tom Ford tasarımı ve modeli de Jen-nifer olarak biliniyor. Bu modele ünlü oyuncu Jennifer Aniston’a it-hafen bu isim verildi.

    Oprah Winfrey kimdir?Onun öyküsü, 1954 yılının 29

    Ocak günü ABD’nin Missisippi eyaletindeki Kosciusko kasabasın-da başladı. Oprah Winfrey, elekt-riği bile olmayan bir evde dünya-

    ya gözlerini açtı. Annesi bir hiz-metçi, babası da bir madenciydi. Aslında O dünyaya gözlerini aç-tığında, babası silahlı kuvvetlerin bir üyesiydi.

    Oprah henüz bebekken, anne-si eyaletin kuzeyine taşındı. Mi-nik Oprah’da yaşamının ilk altı yı-lını büyükannesi Anita Mae’nin yanında yoksulluk içinde geçirdi. Hiç de kolay yıllar değilmiş onlar. Oprah, çocukluğunda genellikle yalın ayak gezermiş. Kendi yağla-rını kendileri yapıp giysilerini de kendileri dikerlermiş. Ama bunun yanısıra Oprah’ın o yoksul yaşa-mın içinde kazanımları da olmuş.

    Büyükannesi henüz 3 yaşın-dayken ona okumayı ve yazmayı öğretdi. Küçük yaşta kiliseye git-meye başladı. Ezberden İncil'de-ki ayetleri okuyabildiğinden daha küçük yaşta 'vaiz' lakabı ile tanın-dı.

    Altı yaşındayken annesi Op-rah’ı yanına alıp Milwaukee kenti-nin yoksul bir mahallesine taşındı. Evdeki sağlıksız koşullara rağmen Oprah 13 yaşına geldiğinde kentin banliyölerinde beyaz öğrencilerin gittiği prestijli bir lisesinin bursu-nu almaya hak kazandı.

    Okulda başarılı olmasına rağ-men isyancı bir tutum göstedi. De-falarca evden kaçtı. Sonunda on dört yaşındayken annesi onu ba-basının yanına Nashville, Tennes-see'ye gönderdi. Babası sert fakat teşvik edici bir insan olarak, kı-zının eğitimini öncelik haline ge-tirdi. Winfrey iftiharlı bir öğrenci olup çıktı. Tennessee Eyalet Üni-versitesi'nden tam burs almayı ba-şararak, iletişim konusunda öğre-nim gördü.

    Winfrey 18 yaşındayken siya-hiler arasında düzenlenen bir gü-zellik yarışmasında da taç giydi. Çocukluğunda mısır koçanların-dan yaptığı bebekler ve yaşadık-ları arazinin çitlerine konan kar-galarla röportaj yapan Winfrey’in hangi mesleği seçeceği daha o za-

    manlardan belliymiş aslında. 17 yaşındayken Tennessee Eyalet Üniversitesi’nde okurken yerel bir radyoda çalışmaya başladı.

    Çok geçmeden Nashville’de-ki WTVD TV’nin ilk siyahi kadın haber sunucusu olmayı başarmış-tı. 1978’de de People Are Talking adlı şovda işe başladı. Sadece bir kaç yıl sonra da, Winfrey’in haya-tını değiştiren ve onu bugünlere taşıyan sohbet programının sunu-cusu olarak herkes tarafından ta-nınır oldu.

    1983'te Winfrey, Illinois eyale-tindeki Chicago kentinde, çok iz-lenmeyen yarım saatlik bir sabah programı olan AM Chicago'yu sunmaya başladı. O döneme ka-dar programın yerlerde sürünen reytingleri kısa sürede yükselişe geçti.

    Birkaç ay içinde şov en alt sı-radayken, birden Chicago'nun en çok izlenen programı oldu ve adı The Oprah Winfrey Show olarak değiştirildi. Takvimler, 8 Eylül 1986’yı gösteriyordu.

    Bu program, yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen ve ilk-gençlik yıllarını zorluk içinde ge-çiren Winfrey’i, dünyanın en çok kazanan ve en ünlü TV program-cısı haline getirdi.

    Winfrey bu program sayesin-de yirminci yüzyılın en zengin-leri arasında yer aldı. Michael Ja-ckson’ın hayata veda etmesinden sonra da, dünyanın tek siyahi mil-yarderi ünvanının sahibi oldu.

    Oprah Winfrey, bir süredir kendine ait özel bir jetle seyahat ediyor. Winfrey, Kanada yapımı Bombardier Global Express XRS ile uçuyor ve jetin 48 milyon do-lara satın alındığı biliniyor. Onun uçağının bir benzedi de Celine Di-on’da bulunuyor.

    Oprah Winfrey'in ırkçılık anısıÜnlü televizyoncu Oprah Winfrey'in İsviçre'de lüks bir mağazada başına gelenleri anlatmasıyla başlayan olaylar, tüm dünyada yankı buldu. Winfrey arkadaşı Tina Turner'ın düğünü için gittiği İsviçre'de bir mağazada başına gelen olayı anlatıp "ırkçılık hala bir sorun" demişti.

    [AKM / AID-3623]

    Ünlü televizyoncu Oprah Winfrey, İsviçre’de başına gelenlerle tüm dünya basınında yer aldı.

  • 12 www.pusulaswiss.ch

    Badische Zeitung adlı ga-zetede yer alan bir habere göre özellikle yerel politi-kacılar bölge halkının en can alı-cı sorununa cevap arıyorlar. ‘İsviç-re'nin ülkemizi elimizden alması-na göz yumamayız' diyen bir poli-tikacının açıklamasını manşetten veren gazeteye göre İsviçreli çift-çilerin Almanya’da sahip oldukları araziler daha şimdiden 3600 hekta-rı bulmuş durumda.

    Çiftçi birliği sözcüsüne göre, alım gücü Almanlara göre daha yüksek olan İsviçreli çiftçilerin ta-rım arazisi almasının önlenmesi için yasal sınırlamalar getirilmesi gündemde. 1958 yılında Almanya ile İsviçre arasında imzalanan bir anlaşmaya göre, Almanya’da kendi arazisi üzerinde ürettikleri ürünle-ri İsviçreli çiftçiler gümrük ödeme-den İsviçre'ye getirebiliyorlar. Av-

    rupa Birliği’nin 2011 yılında İsviç-reli çiftçilerin, Almanya'da tarım arazisi almalarına veya kiralama-larına yapılan itiraza reddedilme-si üzerine pek çok çiftçinin Alman-ya'da uygun koşullarda arazi alma-ya başladığı belirtiliyor. Benzer şe-kilde Almanya hükümetinin söz ko-nusu gümrük anlaşmasının değiş-tirmeyi düşünmediğini açıklaması bu durumun daha da yaygınlaşma-sına neden oldu.

    Benzer bir durum aynı zaman-da Cenevre Kantonu’nda yaşanı-yor. Bu kantondaki çiftçilerin son zamanlarda Fransa'da toprak alma-ya başladıkları görülüyor. Bunun nedeni yukarıda belirtilen konular: Fransa'da arazilerin daha ucuz ol-ması ve İsviçre ile Fransa arasında-ki benzer gümrük anlaşması.

    Almanlar İsviçreli çiftçileri istemiyor

    Eylül ayının sonunda Almanya’da yapılacak seçimle-rin bir konusu da İsviçreli çiftçilerin özellikle Güney Almanya’da tarım arazileri almaları veya kiralamaları. Pek çok politikacı İsviçreli çiftçilerin Almanların elinden tarım arazilerini kapmalarını önlemek için önlem ala-cakları vaadinde bulunuyor.

    «Kein Land an Schweizer

    Bauern»

    In Deutschland wird bald gewählt -

    und ein «Schweizer Thema» sorgt im

    Süden des Landes für Streit: Schwei-

    zer Bauern würden den Einheimischen

    immer mehr Land wegschnappen.

    Nun soll die EU ein-schreiten.

    [AKM / AID-3656]

  • 13www.pusulaswiss.ch

    Bild am Sonntag Gazete-si’ne konuşan Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, daha fazla göçmen köken-li politikacının varlığının, yaban-cıların Almanya’ya ait oldukla-rını hissetmelerini sağlayacağını kaydetti.

    Gauck, «Ne kadar çok deği-şik kökenli kadın ve erkeği –Par-lamentoya- dahil edebilirsek, bun-dan hepimiz o kadar fayda sağ-larız. Bu insanların ebeveynleri yada kendileri nereden gelirse gel-sin, bu ülkeye ait olduklarını his-

    setmelerini ve çaba sarfetmeleri-ni beraberinde getirecektir» dedi. Gauck, gelecekte göçmen kökenli birinin Almanya'nın cumhurbaş-kanı olabileceğini de söyledi.

    Gauck, Almanya'da yabancıla-rın yönetimde en iyi uyum sağla-dıkları ve temsil edildikleri alanın sportif dernekler olduğunu söyle-di. Bu oranın %18 olduğunu hatır-latan Gauck, diğer kurum ve kuru-luşların da sportif dernek ve kuru-luşlardan örnek almalarını istedi.

    80 milyonluk Almanya'da ya-bancı bir ülke pasaportu taşıyan

    insanların sayısı 6,3 milyon civa-rında. Alman vatandaşı olup, kö-ken olarak yabancı bir ülkeden ge-len insanların sayısı ise 15 mil-yonu geçiyor ve bu oran, nüfusun yüzde 19-20'sine denk geliyor.

    Yabancı kökenli nüfusun, ülke nüfusunun beşte birine denk gel-diği Almanya'da 22 Eylül'deki se-çimler için aday gösterilen göç-men kökenli politikacıların ora-nı ise yüzde 4'de kalıyor. 598 üyeli Federal Meclis seçimleri için aday gösterilen yabancı kökenlilerin en çok olduğu parti ise Yeşiller oldu.

    23 kişinin aday olduğu Yeşiller'i, 18 adayla Sol Parti (Die Linke) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD), 9 adayla Liberal Demokrat Parti (FDP) ve 6 adayla Başbakan An-gela Merkel'in Hristiyan Demok-rat Birlik Partisi (CDU) takip edi-yor.

    CDU'nun Bavyera Eyaleti'nde-ki kardeş partisi Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) ise listesinde hiç bir yabancı kökenliye yer ver-medi.

    Almanya daha fazla göçmen kökenli aday istiyorAlmanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, genel seçimler öncesi siyasi partilerin daha fazla göçmen kökenliyi aday göstermesini istedi.

    [AKM / AID-3645]

    Joachim Gauck will mehr Migranten in

    der Politik sehen

    Bundespräsident Joachim Gauck hat geäußert, dass

    er sich mehr Politiker mit Migrationshintergrund in

    den Parteien wünscht. Dies würde ein wichtiges Zeichen der Mitgestaltung setzen und

    das Land könnte davon nur profitieren.

    Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’dan göçmen adaylara destek

  • 14 www.pusulaswiss.ch

    Mobilite ve Ulaştır-ma konusunda yapı-lan araştırmalar, top-lumun son yıllarda giderek daha fazla zamanını yollarda geçirdi-ğini gösteriyor. 1994 yılında bir kişi günde ortalama 31.7 kilomet-re yol katederken bu mesafe ge-çen yıl 37 kilometreye kadar çık-mış. Başka bir deyişle iki yılda dünya turu yapıyoruz.

    Yollarda geçen sürenin çoğu

    boş zamanları değerlendirmek için yapılıyor. Bu süre toplam za-manın %40’ını oluşturuyor. Bunu, işe gitmek için harcanan zaman ta-kip ediyor. 1994 yılından beri %37 artan bu süre toplam yolda geçen sürenin %24’üne kadar çıkmış.

    Her gün yolda geçen süre-nin toplamı 91.7 dakika. Bu süre-ye, trafik yoğunluğu gibi neden-lerle beklenilen 8.3 dakikalık za-man dilimi de dahil. Tahmin edi-

    leceği gibi bekleme süresinin he-men hemen üçte ikisi, kendi araba-mız içinde geçmekte. Dörtte biri ise toplu taşıma araçlarında geçi-riliyor.

    Her iki kişiden birinin ken-di özel arabasının olduğu dikka-te alındığında sonuç şaşırtcı değil. 1980 yılından beri özel araba sayı-sı %89 artarak 4.3 milyona çıkmış. Ancak son on yılda araba ile kate-dilen mesafe %14 oranında artar-

    ken, toplu taşımada bu artışın %53 oranında olması da dikkat çekici.

    Bu kadar çok hareket etme-nin bedeli de kuşkusuz ağır. Çevre kirliliğinin %38’i trafik nedeni ile ortaya çıkıyor. 2012 yılında mey-dana gelen trafik kazalarında ölen-lerin sayısı 367, yaralananlar ise 22.000 olmuş. Trafik için devle-tin harcadığı para ise toplam 16.6 Milyar Frank.

    Hayatımız yollarda geçiyorHer gün ortalama bir buçuk saatimizin çeşitli amaçlar için yollarda geçtiği hesaplandı. Araba, tren veya bisiklet kullanarak geçirdiğimiz zamanda, yılda 20.500 kilometre katediyoruz. Bunun yaklaşık olarak yarısı araba kullanarak geçiyor.

    So lange sind Schweizer jeden Tag unterwegs

    Anderthalb Stunden pro Tag verbringen wir durchschnitt-lich im Auto, im Zug oder auf dem Velo. Vor allem in einem Bereich hat die Reisezeit in den letzten Jahren stark zuge-nommen. Fast 20'500 Kilome-ter oder eine halbe Erdumrun-dung legen jeder Schweizer und jede Schweizerin pro Jahr im In- und Ausland zurück, die Hälfte davon mit dem Auto.

    [AKM / AID-3632]

  • 15www.pusulaswiss.ch

    Federal Çalışma Müste-şarlığı tarafından 2010 yılında yapılan bir araş-tırmayla tespit edilen durum, günümüzde artarak devam ediyor.

    En son yapılan tahminle-re göre İsviçre'de 310.000 kişi, birden fazla işte çalışıyor. Tüm çalışanların %7’sini oluşturan bu kesim, gün geçtikçe artı-yor. Birden fazla işte çalışanlar arasında özellikle kadınlar ve yüksek tahsilli kişiler oldukça fazla. 40 - 54 yaşları arasında birden fazla işte çalışma olduk-ça yaygın.

    Birden fazla işte çalışanla-rın yaklaşık üçte birinin tam gün bir işte çalıştıktan sonra ikinci hatta üçüncü bir işte de çalışmaları söz konusu. Bu ek işlerin haftada 9 saate yakın çalışma süresinden oluştuğu hesaplanmakta. Unia sendikası tarafından yapılan bir açıkla-mada, tam gün iş bulamayanla-rın birden fazla işte çalışmaya mecbur kaldıkları belirtiliyor.

    Bu gelişme, özellikle sos-yal sigortalar açısından sorun-

    lara neden oluyor. Pansiyon Kasa'dan kaza sigortasına ka-dar pek çok konuda hangi si-gortanın öncelikli olarak yetki-li olduğu çoğu zaman zor anla-şılıyor. Ek işlerin genel olarak ev işleri ve hizmet sektörün-de yaygın olduğu tahmin edil-mekte.

    Birden fazla işte çalışanla-rın, neden bu yola başvurduk-ları konusunda tahminler olsa da, somut bir veri bulunmuyor. Ancak uzmanlar bu durumun tek bir işte çalışılarak elde edi-len kazancın yeterli olmaması sonucu ortaya çıktığı görüşünü sık sık dile getiriyorlar.

    Geçim sıkıntısı ikinci işe mecbur bırakıyorİsviçre’de yaşayanlar arasında birden fazla işte çalışanların sayısı hızla artıyor. Küçük çaplı işlerde çalışmak isteyenler için yeni alanlar açı-lırken, son yirmi yılda iki işte çalışanların sayı-sında büyük bir artış gözlenmekte.

    İsviçre için gelenek-selleşmiş olan firma-da Temmuz ayı başında yönetim değişikliği yaşan-masına rağmen, kağıt para basımında ortaya çıkan gü-venlik problemleri nede-ni ile büyük sıkıntılar ya-şanıyor. Sorunlar nedeniy-le Merkez Bankası bugü-ne kadar iki sefer yeni ka-ğıt paraların piyasaya sü-rülmesini ertelemek zorun-da kaldı. Merkez Banka-sı’na göre piyasaya sürül-mesi öngörülen yeni bank-notlar, sahte para basımını engelleyecek kadar güven-li değil.

    Orell Füssli matbaası dünyanın en güvenilir mat-baaların biri. Ancak gide-rek ilerleyen baskı teknik-leri nedeni ile yeni kağıt pa-raların sahtesinin yapılma-sı kolaylaşmakta. Bu neden-le yeni kağıt paraların sah-tesinin yapılmasını engelle-yecek derecede güvenli ol-ması gerek. Ancak bu konu-da birbiri ardından sorun-lar ortaya çıkması, para ba-sımını güçleştiriyor. Merkez Bankası tarafından yapılan

    açıklamaya göre, bu konu-da diğer ülkeler de sorunlar yaşıyor.

    Buna karşın Orell Füss-li kağıt para basımı dışında oldukça başarılı. Özellikle değerli kağıt basımında ara-nan matbaalardan biri. An-cak kitap basımı matbaa için halâ zarar getiren bir bölüm.

    Geçen yılı 3.2 Milyon Franklık zararla kapatan iş-yerinin bu yıl zararını azal-tarak 2 Milyon Frank'a dü-şürmesi bekleniyor. Ancak para basımı ile ilgili soru-nunu çözemezse, hem şirke-tin zararının artması hemde yeni paraların piyasaya sü-rülmesinin üçüncü kez erte-lenmesi bekleniyor.

    Para basımında güvenlik sorunuİsviçre Merkez Bankası için kağıt para basan Orell Füssli firması bu günlerde güvenlik sorun-ları ile boğuşuyor. Firmanın cirosundaki artışa rağmen önemli ölçüde zarar ettiği açıklandı.

    Viele Schweizer nehmen einen Zweitjob an

    Probleme beim Gelddrucken

    Immer mehr Schweizer haben mehr als einen Job.

    Bereits reagieren Start-ups auf den Trend und schaf-

    fen Minijob-Börsen. In den letzten zwei Jahrzehnten

    ist der Anteil der Erwerbs-tätigen, die mehr als einer

    Arbeit nachgehen, markant gestiegen. Das belegen

    Zahlen des Bundesamts für Statistik.

    Orell Füssli schreibt trotz gestiegenem Umsatz weiter-

    hin Verluste. Der Buchhandel und der problembehaftete

    Sicherheitsdruck stecken in den roten Zahlen. Immerhin grenzte das Traditionsunter-

    nehmen das Minus ein.

    [AKM / AID-3629]

    [AKM / AID-3630]

  • 16 www.pusulaswiss.ch

    Resmi makamlar tarafından Nisan ayı başında yapılan tespite göre, İsviçre'de bu yıl meslek eğitimi yaptırmak için 81.500 çırağa ihtiyaç duymaktay-dı. Buna karşın çıraklık eğitimi yap-mak isteyen gençelerin sayısı 78.000 civarında kaldı. Resmi makamlar ise bu açığın kapatılması için Avru-pa Birliği ülkelerinden işsiz gençle-rin İsviçre'ye getirilmesini gündeme getirdiler.

    Ancak meslek eğitim uzmanları, İsviçre'de meslek eğitimi yapmak is-teyen yeterince genç olduğuna dikkat çekiyorlar. Çıraklık eğitimi yapmak isteyen gençlerin hangi işyerlerinde eğitim yapacaklarını bilmedikleri, bunun ise işyerlerinin bu konuda ge-rekli bilgileri okul ve eğitmi kurum-ları ile paylaşmamalarından kaynak-landığı belirtilmekte. Benzer şekil-de okulda alınan notlar yerine genç-lerin kabiliyetlerini ön planda tutarak

    çırak alan işyerlerinin çırak bulmak-ta zorluk çekmedikleri de bilinen bir konu.

    Öte yandan lise eğitiminin gide-rek öne çıkarılması, gençlerin mes-lek eğitimi için çıraklık yapma is-teklerini azaltıyor. Buna karşın okul notu yüksek olmayan gençlere çırak-lık eğitimi yapma imkanı verilmeme-si, sorunu daha da ağırlaştırıyor. Uz-manlara göre burada yaşayan göç-men gençlerin bu konuda daha iyi bil-gilendirilemesi gerekmekte.

    Meslek eğitimi için çırak arayan inşaat ve teknik meslekler gibi işkol-ları en fazla sıkıntı çekenler arasın-da. Bu nedenle bu işkollarında çırak bulunması için yapılan çalışmala-rın gözden geçirilmesi uzmanlar ta-rafından tavsiye edilmekte. Bu işkol-larının çıraklık eğitimini daha çekici hale getirmesi, aynı zamanda toplum içinde bu mesleklerin daha iyi tanıtıl-ması gerekiyor.

    İsviçre’de çırak bulunamıyorDaha bir kaç yıl öncesinde temel eğitimini tamamladıktan sonra meslek eğitimi yapmak isteyen gençlerin çıraklık eğitimi için yer bulamadıkları İsviçre’de, artık bazı işyerleri çırak bulmakta zorlanıyor. Çare, komşu ülkelerden çıraklık eğitimi yapmak üzere genç işsizleri İsviçre’ye getirmede bulundu. Uzmanlar ise sorunun çırak bulmakda değil, işyerlerinin yanlış politikalarından kaynaklandığı görüşünde.

    [AKM / AID-3637]

    Bundesrat will arbeitslose Jugendliche in die Schweiz holen

    Was Frauen studieren

    Das Lehrstellenbarometer zeigt es: In der Schweiz ist das Angebot an Lehrstellen höher als die Nachfrage. Stel-lensuchende Jugendliche aus europäischen Ländern sollen in der Schweiz eine Berufs-lehre absolvieren können. Das Problem ist allerdings nicht ein Mangel, sondern die falsche Strategie der Lehrfirmen.

    Neue Zahlen zeigen, welche Stu-dienrichtungen besonders hohe Frauenanteile auf-weisen. Die Vete-rinärmedizin hat sich dabei innert weniger Jahre an die Spitze gesetzt. Aus mehreren Gründen.

    İşkollarında çırak açığı (% olarak açık)İşkollarında çırak açığı (% olarak açık)İşkollarında çırak açığı (% olarak açık)İşkollarında çırak açığı (% olarak açık) Meslek 2011 2012 2013Mimarlık, inşaat 11 % 11 % 14 %

    Büro 1 % 2 % 3 %Sağlık 2 % 9 % 5 %İletişim 1 % 2 % 2 %Tarım 2 % 6 % 13 %Teknik meslekler 11 % 10 % 12 %Küçük işletmeler 14 % 10 % 12 %Satış 6 % 5 % 5 %Ortalama 7 % 8 % 9 %Kaynak: ISEI

    11 %

    1 %

    2 %

    1 %

    2 %

    11 %

    14 %

    6 %

    7 %

    11 %

    2 %

    9 %

    2 %

    6 %

    10 %

    10 %

    5 %

    8 %

    14 %

    3 %

    5 %

    2 %

    13 %

    12 %

    12 %

    5 %

    9 %

    Mimarlık, inşaat

    Büro

    Sağlık

    İletişim

    Tarım

    Teknik meslekler

    Küçük işletmeler

    Satış

    Ortalama

    2011 2012 2013Kaynak: ISEI

    İşkollarında çırak açığı (% olarak açık)

  • 17www.pusulaswiss.ch

    Kayıt işlemlerinin sürdüğü sıralarda yapılan açıkla-maya göre, son otuz yıl-da öğrenciler arasında kadınların oranı %30 artarak, bazı bölüm-lerde %82 gibi yüksek bir orana çıktı. Kadın sayısının düşük oldu-ğu bölümler ise makina mühem-disliği gibi teknik bölümler. Bu bölümden mezun olan kadınların oranı %12. Veterinerlik bölümün-den mezun olan kadınların sayısı ise %78.6 gibi oldukça yüksek bir oranda.

    Veterinerlik bölümünde oku-yan kadınların oranı 1980 yılında %38 iken bu yıl %82’ye yükseldi. Bu yükseliş veterinerlik alanı için yeni bir gelişme. Son 20 yılda özel-

    likle küçük hayvan tıbbının geliş-mesi, kadınları bu alana daha fazla ilgi gösterir hale getirmiş. Bu bö-lümden mezun olanların kısmi iş-lerde çalışma imkanının daha faz-la olması tercihin başka bir nedeni.

    Üniversitelerin son yıllarda ka-dın öğrencileri teşvik etmek için aldıkları önlemler biliniyor. Bunun olumlu etkilerinin de konuyla ilgi-li sonucu etkilediği kesin ancak öğ-renciler arasında kadınların yarıyı aşmasının en önemli nedeni olarak, eğitim ve meslek yaşamında kadın-ların önündeki engellerinin çoğu-nun ortadan kalkmış olması göste-riliyor. Ayrıca ailelerin ihtiyaçla-rını göz önünde tutan önlemlerin yaygınlaşması da etkili görülüyor.

    Kadınlar üniversitelerde çoğunluktaÜniversitelerin yeni eğitim yılına başlayacakları bu aylarda kadınların ilk kez tüm öğrencilerin yarısından fazlasını oluşturduğu ortaya çıktı. Bazı eğitim dalla-rında kadınların ezici bir çoğunluğa sahip olduğunu belirten açıklamada, veterinerlik başı çekiyor.

    Bir yandan yeni sı-nıflar için yeterin-ce yer bulunmama-sı bir yandan devam eden öğretmen sıkıntısı okul yö-netimlerini güç durumda bıraktı. 180 okulda yete-rince yer bulunamadığın-dan dersler geçici yerlerde yapılırken, tüm çabalara rağmen öğretmen bulmak-ta hala güçlük çekiliyor.

    Bir gazetenin okulların başlaması sırasında 1000 okul yöneticisi ile yaptı-ğı araştırma, okullarda so-runların devam ettiğini or-taya çıkardı. Pek çok ilko-kul müdüründen edinilen bilgiye göre, yer bulmak-ta zorluk çeken okullar so-runu, geçici olarak ev veya konut kiralayarak çözmeye çalışıyor.

    Son sekiz yılda ilkokul eğitimi alan çocukların sa-yısının 62.000 civarında artmasıyla ortaya çıkan di-ğer bir sorun ise öğretmen sıkıntısı. Öğretim yılı baş-ladığında tüm sınıfların ye-terince öğretmeni olmasına rağmen, önümüzdeki yıl-larda sorunun daha da art-ması bekleniyor.

    Geçtiğimiz yıl yeterin-ce öğretmen bulmak için hızlandırılmış öğretmen eğitimi gündeme gelmiş-ti. Bine yakın başka mes-

    leklerden insanlara eği-tim verilerek sorun çözül-meye çalışılmıştı. Bu ko-nuda bir başarı elde edilse de, yeni öğretmenlerin ye-terli eğitim almadıkları için okullarda eğitim kalitesinin düştüğü bizzat öğretmen kuruluşları tarafından dile getirilmekte. Her dört öğ-retmenden birinin önümüz-deki yıllarda emekliye ay-rılacak olması sorunun cid-diyetini daha da arttırıyor. 2000’li yılların başında or-taya çıkan doğum sayısın-daki hızlı artış ve hızlanan göçmen gelişi okullarda so-run yaratmaya başlamış-tı. Bu konuda alınması ge-reken önlemlerin zamanın-da alınmayışı, bugün orta-ya çıkan sıkıntıların temel nedeni olarak görülüyor. İs-viçre gibi bir ülkede yakla-şık 10.000 öğrencinin geçi-ci olarak 750 sınıf odasında eğitim görmesi, pek çok in-sanı hayrete düşürüyor.

    Yeni eğitim yılı sorunlu başladıAğustos ayı sonunda başlayan yeni öğretim yılı-na okullar sıkıntılı başladı.

    [AKM / AID-3638]

    [AKM / AID-3642]

    Lehrermangel und Provisorischen

    Klassenzimmmern

    Anfang neue Schuljahr herrschen in vielen Schulhäusern enge Ver-

    hältnisse. Über 180 Schullei-ter sprechen von Platznot. Das Problem dürfte in kommenden

    Jahren noch akuter werden. Auch Lehrermangel äussert sich auch in

    mangelhafter Unterrichtsqualität.

    Bölüm Kadın oranıVeterinerlik 82 %Dil ve Edebiyat 76 %Sosyal Bilimler 71 %Tıp 59 %Tarih ve Kültür 58 %Hukuk 57 %İlahiyat 49 %Mimar ve İnşaat 35 %Ekonomi 35 %

    82 %

    76 %

    71 %

    59 %

    58 %

    57 %

    49 %

    35 %

    35 %

    Veterinerlik

    Dil ve Edebiyat

    Sosyal Bilimler

    Tıp

    Tarih ve Kültür

    Hukuk

    İlahiyat

    Mimar ve İnşaat

    Ekonomi

    Çeşitli bölümlerdeki kadın öğrencilerin oranları ise şu şekilde

  • 18 www.pusulaswiss.ch

    İsviçre üniversitelerinde oku-mak için hangi koşulları sağlama-lısınız?

    İsviçre'de üniversite giriş koşul-ları her ülke için farklılık gösteriyor. www.crus.ch internet sitesinden ül-kelerin giriş şartlarına ulaşılabiliyor.

    Gerekli belge:- Lise diploması

    Lise diplomasının içermesi gere-ken dersler:1. Türkçe2. İkinci dil3. Matematik4. Biyoloji, Kimya ya da Fizik5. Coğrafya, Tarih veya

    Hukuk/Ekonomi6. Seçmeli dersler

    (2.,4. Ve 5. Kategoriden)

    Üniversite kabul:1. Kategori: Basel, Bern, Fri-

    bourg, Cenevre, Lozan, Luzern, Neuchatel, Zürih ve USI üniversite-leri

    - Lise Diploması + 2 yıl boyun-ca Türkiye üniversitelerinde eği-tim görmek

    2. Kategori: ETHZ ve EPFL- 1. Seçenek: Lise diploması +

    İsviçre üniversitelerinde okunmak istenen bölümün Türkiye'de Üni-versiteye giriş sınavında kazanıl-ması + ETH kabul sınavının ge-çilmesi

    - 2. Seçenek: ETH geniş kap-samlı kabul sınavının geçilmesi

    3. Kategori: St. Gallen Üni-versitesi

    - Lise diploması + 2 yıl boyun-ca Türkiye üniversitelerinde eği-tim görmek + St. Gallen Üniversi-tesi kabul sınavı

    Soru Cevap: Türkiye'deki bir üniversitede iki yıl okuya-rak İsviçre üniversitelerine ka-yıt yaptırmak istiyorum. Türki-ye'de okuduğum bölüme mi de-vam etmek zorundayım?

    Türkiye'deki lise diplomanız ve iki yıllık üniversite eğitimi-niz, İsviçre lise diplomasına denk-lik sunar. Üniversitelerin kendi be-lirlemesi doğrultusunda farklı bö-lümlere başlama olanakları da su-nulabilir. Üniversiteyle direk gö-rüşmek bu konuda kesin bir yol iz-lemenizi sağlar. Farklı üniversite-lerde farklı kurallar mevcut. Ve-terinerlik, tıp ve dış hekimliği bö-lümleri ise bu kategori dışındadır. Bu üç bölümle ilgili detaylı bilgi-lere www.crus.ch adresinden «An-meldung zum Medizinstudium» sayfasından ulaşabilirsiniz.

    Türkiye'den lise diploma-sı aldım. İsviçre lise diplomasıy-la denkleştirmek için İsviçre'de herhangi bir olanak sunuluyor mu?

    ECUS adlı bir sınav mevcut. Fakat sınava direk başvuru müm-kün değil. Üniversitelere başvur-duğunuz zaman ECUS sınavına uygun olup olmadığınız bildiri-

    liyor. Böyle bir durumda başvur-mak istediğiniz üniversiteyle ileti-şime geçiniz.

    Dil sınavları mevcut mu? Evet, gittiğiniz üniversitenin

    eğitim diline bağlı olarak dil yeter-lilik sınavına girilmesi gerekiyor. Bu durum her üniversite için fark-lılık gösterip, başvurunuzdan son-ra üniversite tarafından size bildi-rilecektir.

    Unutmamanız gereken bir du-rum ise, bu şartların İsviçre üni-versiteleri geneli için belirlenmiş olması. Yani, Türkiye'de yapaca-ğınız iki yıllık üniversite eğitimi-nin İsviçre şartlarında kabul edil-mesine üniversitelerin kabul bölü-mü karar veriyor. İsviçre'de eğitim almak istemeniz durumunda, git-mek istediğiniz üniversitelerle ile-tişime geçerek detayları öğrenme-nizi öneririz.

    İsviçre Üniversitelerine Kayıt Yaptırmak ZorlaştıLiseden sonra İsviçre’de üniversite eğitimi görmek isteyenlerin sağlaması gereken şartlar değişti. 2013/2014 yılı için geçerli olan koşulların yakın zamanda büyük değişiklik göstermesi beklenmiyor. Türkiye’den lise dip-lomasını alanlar, İsviçre üniversitelerinde okumak için daha çok çaba sarf etmek zorunda kalacaklar.

    [BAM / AID-3601]

  • 19www.pusulaswiss.chKÖŞE YAZISI

    Mehmet [email protected]

    İsviçre’nin imajıİçinde yaşadığımız ülkenin tüm dünyada oldukça olumlu bir imajı var. Politik alanda ve ekonomide İsviçre hep olumlu bir örnek olarak gösterilmekte. Küçük bir ülke olmasına karşın dünyada küçümsenmeyecek bir öneme sahip.

    Ancak bu imaj son yıllarda birbiri ardından gelen skandallarla giderek ortadan kaybolmakta. Bu konuda akıllara ilk gelen İsviçre bankalarındaki sahipsiz paraların, İkinci Dünya Savaşında öldürülen Yahudilere ait olduğunun ortaya çıkması. Son dönemde ise yine İsviçre bankalarının varlıklı kişilerin vergi kaçırmasına yardım etmeleri.

    Geçtiğimiz günlerde bu sefer İsviçre ırkçılık suçlaması ile yine dünya basınında yer aldı. Önce ünlü televizyoncu Oprah Winfrey’in lüks bir satış yerinde uğradığı davranışı açıklması geniş yankı buldu. Hemen ardından yeni İltica Yasası ile kurulan İlticacı Kampları ırkçılık tartışmalarını kamçıladı.

    Yeni yasa, hükümete ilticacıları toplama kampına yerleştirme imkanı vermekte. Bu çerçevede ilk kamp Aargau kantonundaki Bremgarten kasabasında açıldı. Kasaba belediyesi bu kampın kendi kasabasında açılması için hükümete belli şartlar koşmuştu. Bunlar arasında kampta kalan ilticacıların yüzme havuzu gibi kamuya açık yerlere girmesi belli şartlara bağlanmıştı.

    Gerek kampın etrafının çevrilmiş olması gerekse de bu tür koşullar kamuoyuna yansıyınca, dünya basının da ilgisini çekti. İngiliz Independent gazetesi bu durumu geçmişteki ırkçı Güney Afrika koşullarına benzeterek, günlük hayatın o dönemki ırklara göre ayrıldığına sayfalarında yer verdi. BBC ise Birleşmiş Milletler sözcüsünün ‘bu ayrımcı politikalar insan haklarını ayaklar altına alıyor' sözlerini programına taşıdı.

    AlJazeera televizyonu ise 'ilticacılar artık tel örgülerin gerisinde' diyerek haberi duyurdu. Alman ARD Tagesschau ise 'İsviçre'nin bu uygulması ne kadar hukuki' diyerek olayı başka bir yönü ile tartışmaya açmakta. Benzer haberler Çin'den Meksika'ya kadar pek çok ülkenin gazetelerinde yer aldı.

    İsviçre basını ise gelen eleştirilerin genel olarak haklı olduğu görüşünde. Yapılan eleştirilere genişçe yer ayıran gazeteler bu eleştirilerin arkasında ne gibi planlar var acaba demek yerine eleştirileri anlamaya çalışmaktalar.

    İşte size iki ayrı İsviçre... Irkçılık sınırına dayanan yasa değişikliğine büyük bir çoğunlukla evet dedikten sonra yapılan eleştirileri büyük bir olgunlukla dinlemek ihtiyacıda hissetmekteler. Bir yanına kızıyoruz ama diğer yanına hayran olmamak elde değil. Bir yandan imaj kaybederken bir yandan yeniden bir imaj kazanma böyle oluyor demek ki.

    [AKM / AID-3641]

    5 yıl önce Tuba ve Mesut Gönç ta-rafından kurulan bu derneğin yönetim kurulu da eğitimcilerden (Hanny Hin-rikson, Therese Salzmann, Erika Brin-gold, Silvia Hess, Chantal Ilter, Georg Steiner ) oluşuyor. 3-5 yaş arası çocuk-ların haftada 1 ya da 2 gün devam et-tiği oyun grubunda, İsviçre Almanca-sı & Türkçe eğitim veriliyor. Çocukla-ra 3 yaşından itibaren anadillerini gü-zel kullanmalarına ve İsviçre Alman-casını da bir o kadar iyi öğrenmeleri-ne yardımcı olunuyor. Oyun grubunda çocuklara kitap sevgisi ve okuma ilgi-sinin aşılanmasının yanısıra Türkçe ve Almanca'yı doğru kullanmaları öğreti-lerek sosyal hayata hazırlanıyor. Ana-okuluna başlayarak ilkokula adım ata-cak çocukların okula hazırlanmaların-da, güven duygularını sağlamlaştırma-

    da Bilikid yol gösterici oluyor. Bili-kid'in bilimsel değerlendirmesi yapıl-mış ve çocukların anaokulundaki başa-rısı izlenmiş. Oyun grupları belediye-lerce ve değişik kurumlarca maddi ola-rak desteklenmektedir. Bilikid hakkın-daki bilgiler www.bilikid.ch adresinde bulunuyor ve başvuru da yapılabiliyor. Haftada 1 gün devam eden çocukların yıllık eğitim ücreti (1 Eylül-1 Temmuz) 700 CHF. Annelerin yoğun ilgisi nede-niyle genelde Haziran ayında sınırlı öğ-renci kapasitesi doluyor. Türkçe-Al-manca gruplar için danışılacak adres-ler şu şekilde:

    Winterthur ve Uster: Tuba Gönç, 076 410 40 43; [email protected]

    Dietikon ve Seebach: Nihal Alemdar, 076 398 02 16; [email protected]

    Schaffhausen: Funda Koç, 079 631 94 81, [email protected]

    Bilikid’den Türkçe ve İsviçre Almancası oyun grubu

    Bilikid İsviçre’de bir ilke imza atarak, çift dilde oyun grubu imkanı sunuyor.

    [BAM / AID-3680]

    Bilikid’de 3-5 yaş arası çocuklar İsviçre Almancası & Türkçe eğitim görüyor.

  • 20 www.pusulaswiss.ch

    Verlieren Schweizer Städte

    Milliarden?

    Die geplante Unter-nehmenssteuer-reform III würde bei Städten und

    Gemeinden zu mas-siven Steueraus-

    fällen führen, warnt der Städteverband.

    Die Ausfälle werden auf über 1,5 Mil-liarden Franken

    geschätzt.Özellikle diş tedavisi mas-raflarının İsviçre'de olduk-ça pahalı olması bu tür uy-gulamaları gündeme getirmekte. Bir diş protezinin İsviçre'deki ma-liyetinin 2400 Frank olmasına kar-şın aynı protez için Macaristan'da 485 Frank ödenmekte. Bu konuda hastalık sigortası tarafından yapı-lan bir fiyat araştırmasına göre pek çok tedavinin %80 oranında ucuza İsviçre dışında yaptırılması müm-kün.

    Bugüne kadar hastalık sigortası İsviçre dışında sadece acil vakala-rı ödemekteydi. Ancak Assura has-talık sigortası 800.000 üyesine gön-derdiği mektupta buna kısmen de olsa son vereceklerini ve ilk önce diş tedavisi için yurt dışında öde-me yapmaya başlayacaklarını du-yurdu. Diğer hastalık sigortalarının da benzer hazırlık içinde oldukları bildirildi.

    Sigorta tarafından bu konuda yapılan açıklamada, sağlık masraf-larının İsviçre'de yüksek olması ne-deni ile böyle bir uygulamaya baş-

    lamak istedikleri dile getiriliyor. Son beş yılda sigortanın yaklaşık 1000 hastayı İsviçre dışına ameliya-ta gönderdiği ve bunlardan olumlu sonuçlar alındığı sigortanın yaptığı açıklamada yer almakta. Söz konu-su bu ameliyatların 300 kadarı göz ameliyatı. Ameliyatların yapıldığı ülkeler ise Türkiye, Macaristan ve İspanya.

    İsviçreli doktorlarsa uygula-maya sıcak bakmıyorlar. Bunun en önemli nedenleri kalite ve kontrol sorunları. Benzer şekilde bu tür uy-gulamalar mevcut yasalar açısın-dan da oldukça düşündürücü. Bu tür ameliyatlar sonucu ortaya çıka-cak problemler açısından yasal be-lirlemeler yeterli değil. Ancak Av-rupa Birliği ülkelerinde yaşayan 500 Milyon insan için geçerli olan bu imkanlardan sigorta şirketleri-nin yararlanmak istemeleri, sağlık giderlerinin artmasına engel olabi-lecek bir imkan olarak da değerlen-diriliyor.

    İsviçre'den hasta ihraç edilecekİsviçre’nin ikinci büyük hastalık sigortası olan Assu-ra’nın diş tedavisi yaptırmak isteyen hastalara İsviçre dışında imkan sunması, tartışmaları beraberinde getir-di. Bundan diş hekimlerinin hiç hoşnut kalmadıkları ise tahmin edilebilecek bir gerçek.

    Krankenkasse schickt Patienten ins Ausland

    Assura, die zweit-grösste Kranken-kasse der Schweiz, bietet neuerdings günstige Zahn-behandlungen im Ausland an. Schweizer Zahn-ärzte sind gar nicht erfreut.

    [AKM / AID-3670]

  • 21www.pusulaswiss.ch

    İsviçre hükümeti Hırvatistan'ın tam üyeliğinin gerçekleşme-siyle, AB ile yapılan Serbest Dolaşım İkili Anlaşmasına ek, 3. Protokol görüşmelerini tamamladı. Varılan sonuçlar kamuoyu ile pay-laşıldı. 29 Kasım tarihine kadar bu konuda çeşitli kurumlardan görüş talep eden Hükümet, daha sonra bu anlaşmayı onaylayarak yürürlü-ğe koyacak.

    Bu konuda daha önce 2006 ve 2009 yıllarında yeni AB ükele-ri için iki ek anlaşma yapan İsviç-re Hükümeti, yeni ek anlaşmanın da benzer bir içerikte olduğunu be-lirtti. Buna göre Hırvatistan vatan-daşları için serbest dolaşım 10 yıllık bir geçiş sürecinden sonra tam ola-rak yürürlüğe girecek.

    Söz konusu geçiş sürecinin ilk yedi yılı için İsviçre serbest dolaşı-mı kısıtlı olarak yürürlüğe koyacak. Bu sürede İsviçre'de çalışmak iste-yen Hırvatistan vatandaşları için belli bir kontenjan tanınacak. İlk yıl 583 olan kontenjan her yıl artarak 2600’e yükselecek. Kontenjanların verilmesi ise belli şartlara bağlı.

    Bunu takip eden üç yılda ise kontenjan kalkacak. Ancak İsviç-re'ye gelen Hırvat vatandaşların sa-yısının hızla artması durumunda serbest dolaşım askıya alınacak. İs-viçre Hükümeti yapılan anlaşma ile ilgili açıklama yaparken, anlaşma-nın İsviçre'nin beklediğinden daha iyi sonuçlandığına dikkat çekti.

    Hırvatistan için adım adım serbest dolaşımTemmuz ayı başında Avrupa Birliğine tam üye olan Hır-vatistan için, diğer üye ülkelere de uygulandığı gibi İsviçre’den eşit haklar talep edildi. AB ile geçerli olan 'Serbest Dolaşım İkili Anlaşması'nın' Hırvatistan için de geçerli olması adına, 10 yıllık bir geçiş süreci üzerinde anlaşıldı. Daha önce de AB'ye üye olan yeni ülkeler için benzer anlaşmalar yapılmıştı.

    Belediyeler Birli-ğinin yıllık ver-gi konferansı so-nunda yapılan açıklama-ya göre yeni vergi pake-ti ile hükümet, tüzel ki-şilerin vergilerini düşür-meyi amaçlıyor. Bu yasa-nın gerçekleşmesi halin-de belediyelerin tüzel ki-şilerden, yani firmalardan elde ettiği vergi geliri yarı yarıya azalacak.

    Avrupa Birliği tarafın-dan yapılan baskılar sonu-cu İsviçre, yabancı şirket-lerin belediyelere ödemek zorunda oldukları vergile-ri indirmeye mecbur bıra-kılıyor. Buna göre yaban-cı firmaların kazanç vergi-lerinin düşürülmesi bekle-niyor. Bu vergilerin yakla-şık %15 oranında azaltıl-ması öngörülmekte. Bele-diyelerin önemli bir gelir kaynağı olan bu vergilerin düşürülmesi, pek çok be-lediyenin mali sıkıntılar-

    la boğuşmasına sebep ola-bilir.

    Uzmanlara göre bu du-rumun ortaya çıkması ha-linde belediyeler pek çok kamu hizmetini kısmak zorunda kalacak. Örneğin Zürih şehrinin vergi geli-ri yılda 300 Milyon Frank azalacak. Lozan gibi bir şehrin vergi kaybı ise 50 Milyon Frank daha az ola-cak. Belediyeler dışında kanton ve federal devletin-de vergi kaybına uğraya-cağı, bunun ise yılda top-lam 4 Milyar Frank olabi-leceği hesaplanmakta.

    Bu nedenle belediyeler bu vergi kayıplarının telafi edilmesi için hükümetten somut önlemler alınması-nı istiyorlar. Bunlar ara-sında servet ve katma de-ğer vergilerinin belediye-ler lehine arttırılması bu-lunuyor.

    Belediyelerde milyarlık vergi kaybı tehlikesi

    Hükümet tarafından hazırlanan üçüncü ticari vergi paketinin, belediyelerde mil-yarlarca vergi kaybına neden olacağı öne sürüldü. Belediyeler Birliği tarafından yapılan bir değerlendirmeye göre, yıllık vergi kaybının 1.5 Milyar Frank olacağı öngörülüyor.

    Schweiz kann Arbeitsmarkt für Kroatien schrittweise öffnen

    Seit Juli 2013 ist Kroatien Mitglied der Europäischen Union. Die EU pocht auf Gleichbehandlung ihrer Mitglie-der und verlangt von der Schweiz die Ausdehnung der Personenfreizügigkeit. Diese soll ihren Arbeitsmarkt aber schrittweise über zehn Jahre öffnen können.

    [AKM / AID-3650]

    [AKM / AID-3671]

  • 22 www.pusulaswiss.ch

    Gazetemiz yazarı Sunay Akın'ın da hazır bulunduğu tanıtım akşamında bu sefer şirket sahiplerine ve dernek temsil-cilerine projemiz hakkında bilgiler verdik.

    9 Ağustos tarihinde organize et-tiğimiz tanıtım kokteyline iş adam-larımızın yanısıra Zürih Başkonsolo-sumuz Aslı Oral, İTT Başkanı Kah-raman Tunaboylu ve çeşitli kurumla-rın temsilcileri katıldılar. Yaklaşık 40 kişinin katıldığı kokteylde katılımcı-lar Sunay Akın ile bol bol sohbet edip resimler çektirdiler.

    Çeşitli ikramlarla ağırladığımız konuklarımıza yeni kurduğumuz medya merkezini gezdirip çalışma-larımız hakkında bilgiler verdik. Pu-sula gazetesinin yeni medya merkezi davetlilerin oldukça hoşuna gitti. Ak-şamın devamında konuklarımızı top-lantı salonumuzda ağırladık. Gazete-mizin medya koordinatörü Mehmet Ali Demreǹ in iki güzel şarkıyla açı-lışını yaptığını programın devamın-da Genel Yayın Yönetmenimiz Tur-gut Karaboyun davetlilere yeni pro-jemiz hakkında bilgiler verip bundan sonraki dönemlerde ne gibi yenilik-ler olacağından bahsetti. Turgut Ka-raboyun Eylül ayından itibaren ga-zetenin haftalık çıkacağını ancak tek yeniliğin bu olmadığını, bunun yanı-sıra yeni kurulacak internet sayfası üzerinden Pusula TV ve Pusula Rad-

    yo yayınlarının da en yakın zamanda başlayacağının müjdesini verdi.

    Sunay Akın`dan muhteşem su-num

    Tanıtım kokteyli düzenlediğimiz akşamda yazarımız Sunay Akın da oldukça özel bir gösteri yaptı. Gaze-temizin yeni projesini ele alan Şair, “Bugün burada tarihi bir gün yaşıyo-ruz. Böylesine bir gazetede yazıyor olmanın gururunu yaşıyorum. Uma-rım ilerleyen dönemlerde bu proje daha da büyüyerek bizi en iyi şekil-de temsil edecektir” şeklinde konuş-tu. Konuşmasının devamında konuk-lara seçtiği en özel konuları anlatan Sunay Akın davetlilerden bol bol al-kış aldı. Gösterisinin ardından kuru-lan stantta davetlilere kitap imzala-yan Sunay Akın samimiyetiyle her-kesin beğenisini topladı. Tanıtım ko-nuşmaları ve verilen bilgilerin ardın-dan, davetliler uzun süre yeni medya merkezimizde kalıp proje hakkında detaylı bilgiler aldılar. Gazetemizin yeni medya merkezinde gerekli dü-zenlemelerin sona ermesinin ardın-dan en yakın zamanda okurlarımızı da davet ederek bir açılış günü ter-tipleyeceğiz. Bu konuda önümüzdeki sayılarda gerekli bilgiler verilecektir.

    Tanıtım Kokteyli Düzenleyip Projemizi AnlattıkGeçtiğimiz ay yayınlamış olduğumuz son gazete-mizde okurlarımıza yeni projemiz hakkında bilgiler verip, bundan sonraki dönemde ne gibi yenilikler yapacağımızdan bahsetmiştik.

    [BAM / AID-3675]

    Haberin görüntüsünü izlemek için QR kodu tarayınız!

    Kokteyle katılan Zürih Başkonsolosumuz Aslı Oral davetlilerle sohbet etti.

    Genel Yayın Yönetmenimiz Turgut Karaboyun davetlileri yeni proje hakkında bilgilendirdi.

    Sunay Akın, hayranları için kitaplarını imzaladı.

  • 23www.pusulaswiss.ch

    İki milyonluk nüfusa sahip olan Fransa'nın başkenti Pa-ris, insanların aklına aynı za-manda romantizmi de getirir. Bü-tün bu ünün ne kadar haklı elde edildiğini ise Paris'i gördüğünüz-de anlayabilirsiniz. O kadar zen-gin bir gezi planı sizi bekliyor olacak ki, Paris geziniz için bir hafta ayırmanızı öneririz. Paris’e dair kısa bilgilerle seçtiğimiz bir-kaç gezi noktasını sizlerle payla-şıyoruz.

    Eiffel KulesiKule ismini, Eiffel'i inşa eden

    mühendis Alexandre Gustave Eif-fel'den alır. Kule 1887-1889 yılları arasında Fransız Devrimi'nin 100. yıl kutlamaları anısına Dünya Fu-arı için yapılmış.

    Özelliklerine gelince:324 metre uzunluğundadır.

    18.038 demir parçası kullanılarak üretilmiştir. En yüksek noktaya varmak için 1652 merdiven basa-mağı çıkmanız gerekir. Kule, yedi senede bir boyanır. Kış mevsimin-d e günde ortalama

    9.000, yaz mevsiminde 35.000 kişi Eiffel Kulesi'ni ziyaret eder. Özel-likle yaz mevsiminde saatlerce sıra beklememek için sabahın er-ken saatlerinde veya akşam geç saatlerde ziyaret etmek öneriliyor. Kulenin yapıldığı ilk zamanlar-da Parisliler bunu çok da sevinçle karşılamamışlar. Ünlü Parisli mo-dacı William Morris, her gün Eif-fel'in önündeki parkta vakit geçir-me sebebini şöyle dile getirmiş: «Niye mi her gün buraya geliyo-rum? Çünkü bu kulenin şehirden görünmediği tek yer burası!» Gü-nümüzde kule Parisliler arasında «Demir Bayan» olarak adlandırı-lıyor.

    Luvre Müzesi16. yüzyılda saray olarak

    kullanılan Luvre, 1793 yılın-da müzeye çevrilmiştir. Eğer müzedeki her sanat eserine tek tek bakmak is-terseniz, bak-tığınız süre çok kısa da olsa tüm m ü -

    zeyi gezmeniz 1 ay sürer. Dan Brown'un ünlü kitabi Da Vinci şif-resi Luvre Müzesi'nde geçer. Luv-re Müzesi'nde genellikle uzun bir bilet sırası olur. Birçok turist bu yüzden müzeyi ziyaret edemeden döner. Oysa biletlerinizi Luvre Müzesi internet sayfasından onli-ne sipariş ederek, belirli noktalar-dan alabileceğinizi biliyor muydu-

    nuz? (www.louv-

    re.fr)

    Cha mp s - Elysées

    F r a n s ı z -ların dünya-

    nın en gü-zel bulvarı

    diye hitap ettikleri

    c a d d e adın ı , Y u -

    n a n

    mitolojisinde cennet olarak göste-rilen Elysion ovalarından alır. Es-kiden kocaman bir tarla olan alan, 1616 yılında ağaçların dikilmesiy-le değişime uğramış, XIV. Lou-is'in projesiyle modernleştirilmiş ve düzenlenmiştir. Dior, Given-chy, Chanel ve daha birçok lüks mağazanın bulunduğu caddesinin kuzey yaya kaldırımında Türkiye Turizm Ofisi bulunur.

    Paris'e dair: Bunları biliyor muydunuz?

    Fransız halkının %20'si Pa-ris'te yaşar. Paris'in takma adı City of Lights, yani aydınlıklar şehri-dir. Bu isim ise şehrin etkileyici ışıklandırmasından değil, tarih bo-yunca şehirde yaşayan aydın kesi-min fazlalığından almıştır.

    Paris'in turistler tarafından en çok ziyaret edilen yeri Louvre ve Eiffel Kulesi değildir. Disneyland Paris'tir. Paris'teki 37 köprüden 33'ü tüm gece boyunca aydınlatı-lıyor. Bunun yanısıra şehirdeki en eski köprünün adı, Yeni Köprü an-lamına gelen, Pont Neuf'dur.

    Paris’e dair kısa kısa Fransa dendiğinde akla Eiffel Kulesi, Eiffel Kulesi dendiğinde de Paris gelir. Bütün dünyada yaşayan insanla-rın bu algıyla tanıdığı Paris, aynı zamanda Avrupa’nın en çok turist alan merkezlerinden biri.

    [BAM / AID-3666]

    Louvre Müzesi

  • 24 www.pusulaswiss.ch

    Herkesi kendine hayran bıraktı78 yaşındaki genç şarkı-cı-besteci Leonard Cohen, 24 Ağustos Cumartesi günü Zürih Hallenstadi-on`daki canlı performansı ile şapka çıkarttı.

    jazz - Funk ve elektronik müziği birleştiren Duke, 1964 yılında yüksek li-sans kazanarak San Fransis-co Konservatuarı’na devam etti.

    1966’da “George Duke Quartet” adı altında ilk al-bümünü çıkardı. 1967 yılın-da “Jazz Fusion” dünyası-na adım atan George Duke, S.Akin koyu bir Miles Da-vis hayranı olup bir çok bü-yük isim ve gruplarla müzik yaptı. Bunlardan en önemli-leri Frank Zappa, Jean-Luc

    Ponty, Stanley Clark, Don El-lis ve Cannonball Orkestrası̀ -dır. 2011 yazında David San-born ve Markus Miller ile bir üçlü oluşturarak turneye çık-tılar.

    Çalışma disiplini ve bit-mek bilmez enerjisi ile tanı-nan sanatçı, otuzdan fazla solo albüme sahip olup, yüz-lerce konser ve albüm çalış-masına imza attı. Grammy ödüllü Jazz klavyeci, aynı za-manda yapımcılık alanında da çalışmalarını sürdürüyor-du.

    Leap Of Faith, The Five Heartbeats, Heavenly Kid gibi ölümsüz eserler bırakan sanatçı, Footloose, Yaz Aşık-ları, Karete Kid III gibi film müziklerinde de besteci ola-rak görev almıştı.

    Dünya tarihinin unutma-yacağı müzik adamını bizler de saygıyla son yolculuğunda selamlıyoruz.

    Seni özleyeceğiz George Duke...

    Jazz-Funk'ın efsanevi parmakları hayata veda ettiDünya bir virtüözünü daha kaybetti. Eşinin ölümünün üzerinden henüz bir yıl geçmişken 67 yaşındaki George Duke, 5 Ağustos tarihinde iki oğlunu (Rashid, John) ve Jazz dünyasını yetim bıraktı. Ölüm nedeni kronik lenfosiitik lösemi olan Duke, müzik dünyasında yeri doldurula-mayacak bir boşluk bırakarak aramızdan ayrıldı.

    [BAM / AID-3613]

    [MAD / AID-3649]

    Kim Wilde - The Poprocker Tour

  • 25www.pusulaswiss.ch

    Kanadalı Leonard Cohen 3 saati aşkın sahnede kalarak şarkılarını ses-lendirdi. 6 kişilik orkestrası ile sahne alan sanatçı, aşkın yaşına rağmen ku-sursuz müzik kalitesi ile izleyenleri-ne verdiği müzik ziyafetini mükem-

    mel bir şekilde tamamladı. Yirmiden fazla albümü olan ve onlarca kitap ya-zan yaşlı delikanlı Cohen, 6000 civarı hayranı tarafindan dakikalarca ayak-ta alkışlandı.

    30 Kasım 1979 yılında İngiltere ve hemen son-rasında Avrupa’da çıkan “The Wall” albümü, kısa süre içinde tüm dünyada tanınıp en fazla satan “çift albüm” ve “ single” (break in the wall) ünvanını aldı. Bazı ülkelerde içeriği nedeniyle da-ğıtımı ve dinlenilmesi yasaklanan “The Wall” bu yönüyle de ilginç bir şekilde tarihe geçmeyi başar-dı. 1985’de grubun iki beyninden biri olan Roger Waters gruptan ayrılarak solo kariyerine devam etti. Solo olarak bir çok albüm yaptıysa da “The Wall” onun hep baş yapıtı olarak kaldı.

    Geçtiğimiz yıllarda 192 show ile 3.3 milyon se-yirciye ulaşan “The Wall”, bu başarısından sonra turlara devam etme kararı aldı. Show olarak büyük duvarlar kurup konser sonunda bunları yıkmasıyla tanınan “The Wall” konser organizasyonu, show çiz-gisini daha da yükselterek önümüzdeki 25 açık hava konserinde izleyenleri hayrete düşerecek sürprizler hazırladıklarını belirtti.

    11 Eylül`de Zürih Letzigrund Stadyumu’nda bi-rinci sınıf bir ekiple sahne alacak Roger Waters “The Wall” tarihini bir kez daha yazacak.

    Konser ile ilgili bilgiler:Tarih:11.09.2013, ÇarşambaYer: Letzigrund StadionBadenerstrasse 5008048 ZürihBiletleri ticketcorner.ch internet adresinden temin edebilirsiniz.

    Bilet fiyatları: 108-200 SFr.

    The WALL Albümü ve filmi ile Rock'n Roll tari-hinde en üst sıralarda yer alan Pink Floyd'un The Wall albümü, grubun yaratıcısı ve baş gitaristi Roger Waters ile bir kez daha sahnede.

    Kim Wilde - The Poprocker Tour

    [MAD / AID-3626]

    [MAD / AID-3631]

    Kim Wilde hayranlarıyla İnterlaken'da buluşuyor.

    Yaşı 30’un üzerinde olan bir çok müziksever çocukluğu-nun bir kısmını Kim Wilde şarkılarıyla geçirmiştir. 1981 yılın-da Kim Wilde (Kim Smith) “Kids in America” ile ünü yakalayarak 10 yıl boyunca pop prensesi olarak kaldı. Ba-bası Marty ve kardeşi Ricky ile yazdı-ğı hit şarkılar sanatçıya Michael Jack-son ve David Bowie ile turneler yap-ma imkanı sağladı. 90’lı yıllarda biraz daha sakin bir yaşamı tercih eden sa-natçı, şov dünyasında geçirdiği 30 yıl ve 11 albümden sonra yaşadığı tecrü-beleri sahneye taşıyor. Pop müzikse-verler için kaçırılmaz bir fırsat.

    Cumartesi, 14.09.2013 Saat: 20.00Das Zelt