Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka...

4
MÜDÜR VK tMTIVAZ SAHİBİ CEMAL TOÖAN A «inal tı No. 76 l'onta Kutusu 824 Telt Söfil Lefkoşa - Kıbrıs Bozkurt HAFTALIK MÜSTAKİL TÜRK GAZETESİDİR YIL: 6 SAYISI: 10 MİL. PAZARTESİ, 7 OCAK 1957 Sayı: 426 , ^ OTim m «E & SAYIN OKURLARIMIZA MÜJDE Gazetemiz gelecek hafta- dan itibaren bulmaca serisine bağlıyacağını sayın okurları- na müjdeler. Başvekilimiz Adnan Kıbrıs hakkında Menderes Basına izahat verdi TÜRKİYE ADANIN İKİYE BÖLÜNMESİNDE İSRAR EDİYOR Kibrisin ikiye taksimi Başbakan Adnan Menderes Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden Lord Radcliffe anayasa tasarısının hükümet- çe incelenmekte olduğunu be- yan etmiş ve Kıbrıs mselesinde en son çare olarak-Adanın iki- ye bölünmesine Türkiyenin ri- za göstereceğini beyan etmiş- tir. Başbakanın Adaya Self-de- termination prensibi verildiği zaman Türk halkına da ayni hakkın tanınacağını ve Türk halkının da serbestçe mukad- deratlarını tayin edebileceğini kaydettikten sonra, Selfdeter- mination prensibinin tayinin- de Türk ve Rum halklarının ayni hakka sahip olacaklarını tebarüz ettirmiştir. Başbakanın bu açık izahları Büyük Millet Meclisinde Hür- riyet Partisi Milletvekilleri tarafuıdan tenkid edilmiş, C. Halk Partisi muhalefeti bu mevzuda fikrini açıklamamış- tır. Fakat Başbakan Adnan Menderes'in Adanın ikiye bö- lüneceğine dair yaptığı beya- nat esnasında Muhalefet lideri îsmet înönü tarafından Başba- kanın alkışlanmış olması, C.H. Partisinin de Adanın ikiye bölünmesine taraftar olduğu- nu göstermektedir. Kaydı ne kadar acıdır ki, Başbakan Adnan Menderes'in Kıbrıs hakkındaki Meclis be-| yanları bazı Türk çevrelerinde tamamen yanlış anlaşılmış ve yanlış tefsir edilmiştir. Baş- bakan Adnan Menderes bu beyanatlarında açık olarak Lord Radcliffe anayasasının müzakere edilmekte olduğunu ve Britanyaya bazı tadil tavsi- lerinin yapılacağım beyan et miştir. Lord Radcliffe anaya- sa tasırısı bu durumda Türk hükümeti tarafından reddedil- miş sayılamaz. Sayın Menderes'in beyanat- larından çıkan mana şudur: Lord Radcliffe anayasa tasa- rısı hakkında Türkiyenin Bri- tanyaya yapacağı mukabil tek lif ve bazı tadil tavsiyeleri Bri tanya hükümeti tarafından kabul edilmediği takdirde, o zaman Türk hükümeti adanın ikiye bölünmesini talep edecek tir. Biz adanın ikiye bölünme- si fikrini iyi karşılamış bulun- makla beraber bu konuda bazı mütalâalar ileri sürmek istiyoruz. Bu gün değilse yarın Ada muhakkak surette ikiye bölü- necektir. Kıbrıs ihtilâfının halli için tek çıkar yol budur (Devamı 4 ncü Sayfada) istanbul, 6—Başbakan Ad- nan Menderes bugün gazete başmuharrir, neşriyat müdü- rü ve muharrirleriyle iki saat otuz dakika devam eden uzun bir görüşmede bulunmuştur. Bu görüşmenin esas mevzu unu Kıbrıs meselesi ve dış po litika mevzuu teşkil ediyordu. Başbakan Kıbrıs mevzuun- da gazeteciler tarafından so- rulan bir çok sualleri cevap- landırmış ve Kıbrıs Adasının ikiye bölünmesi fikrini sonu- na kadar Türk Hükümetinin savunacağını beyan etmiştir. Başbakan aynı zamanda Lord Radcliffe anayasa tasarısına da temas etmiş ve bu tasarı hakkında Türkiyenin bazı tavsiyelerde bulunacağını kay detmiştir. Bu toplantıya iştirak eden gazetecilerin sayısı yüzü aş- makta idi. Toplantıda basın Yayın Umum Müdürü Dr. Halim Alyot, bakanlar, İstan bu] Valisi hazır bulunmuştur. Yemeği müteakip görüşmele- re devam olunmuş ve Başba- kan Adnan Menderes bir çok sualleri cevaplandırmıştır. Konuşmasına devam eden Başbakan Adnan Menderes, Kıbrısm ikiye bölünmesi tak- dirinde Adada üsler bulun- durması için ingiltereye yetki verileceğini tebarüz ettirmiş ve Ortadoğu savunmasında ingilterenin Kıbrısta üs bu- lundurması lüzumuna işaret etmiştir. Başbakan Adnan Menderes Self- Determination prensibi Rumlara kabul edilirken, Türk cemaatine de kabul edi leceğini açıklamış ve tek ta- raflı Self-Determination preıı sibinin Kıbrısta tatbik edile- miyeceğini, bunun insan hak- ları beyannamesine uygun bir şekilde tahakkuk ettirile- ceğini kaydetmiştir. Başbakan Kıbrıs Adasmm stratejik bakımdan Türkiye ile ilgili olduğunu tebarüz et- tirmiş ve Adanın Yunanista- na ilhakı ile bu stratejik önemden tavizde bulunması lâzım geleceğini, buna ise bu- günün şartları altında imkân olmadığnı söylemiştir. Daha sonra beyanatta bulu nan Dışişleri Müsteşarı Mu- harrem Nuri Birgi, pek ya- kında Lord Radcliffe anaya- sa tasarısı mevzuunda Britan yaya tavsiyelerde bulunaca- ğını ve bu hususta Türk hü- kümeti tarafmdan alman ka- rarlardan Britanyanm haber dar edileceğini açıklamıştır. KIBRIS'A DAİR TÜRK TASARISI TAMAMLANDI Türkiye Mısır Nezdindeki Büyük Elçisini Geri Çekti Ankaı adaki Mısır Elçisi de Geri Çağrıldı Ankara, 6—Süveyiş hâdise- lerinin patlak vermesi ve Mı- sır Hükümetinin bize karşı hasmane tavır takınması üze rine Hükümetimiz tarafından temaslarda bulunmak üzere merkeze dâvet edilen Kahire Büyük Elçimiz bugüne ka- dar vazifesi başına dönme- miştir. Diğer taraftan Mısırın Ankara Büyük Elçisi Ahmet Remzi bir müddet evvel An- karadan ayrılmış ve bir da- ha vazifesi başına avdet et- memiştir. Öğrenildiğine göre, Dışişle- ri Bakanlığı, bu durum üze- rine aldığı bir karar mucibin- ce, Mısırın Hükümetimiz nez dindeki Büyük Elçisi vazifesi Birleşik Amerika Kıbrıs'ın İkiye Bölünmesine Muhalefet Ediyor Bu Mevzuda Britanya ile Amerika Arasında Müzakereler Cereyan Ediyormuş Washington, 6 — Birleşik Amerika Hükümetine yakın çevrelerde ısrarla belirtildiği- ne göre, Birleşik Amerika Hükümeti Kıbrısm ikiye bü lünmesi fikrine şiddetle mu- halefet etmektedir. Bu çevre- 'ere göre, Kıbrıs mevzuunda iteri sürülen bu fikir hiçbir '.aman kabili telif değildir. Syasî Amerikan çevreleri bu mevzuda ingiltere ile Bir teşik Amerika hükümeti ara unda müzakereler yapılmak- ta olduğu ileri sürülmekte ve Amerikanın son Ortadoğu du rumu karşısında, Kıbrısta Amerikanın askerî üsler bu- 'undurması hususunda ısrar ettiği ve bu fikri Britanya- nm iyi karşıladığını iddia et- mektedir. Birleşik Amerika ile ingil- tere arasında bir anlaşmaya varıldığı takdirde, Amerika Ortadoğunun savunması mev zuunda üsler bulunduracak ve ozaman Kıbrıs Adasının iki- ye bölünmesi mevzuubahis edilemiyecektir. Ortadoğudaki durum dik- kat nazara alındığı takdirde, Amerikanın Kıbrısta üsler bulundurmasına gerek Türki- yenin, gerekse Yunanistanın itiraz etmiyeceğine muhak- kak nazarı ile bakılmaktadır. başına dönmediği müddetçe, Kahire Büyük Elçimiz Rıfkı Burçak da Mısıra gitmiyecek- tir. Bu suretle iki hükümet de elçilerini geri çekmiş bulun- maktadırlar. istanbul, 6 (Hususî) C.H.P. iktidarının Başvekil Yardımcısı, Devletler Huku- ku Profesörü Nihat Erim, Kıbrıs'a verilecek muhtariye hakkında ingiliz teklifine ce- vabî mahiyetteki anayasa ta- sarısını tamamlamıştır. Prof. Nihat Erim, Türk hü kûmetinin Lord Radcliffe a- nayasa tasarısı üzerindeki gö rüşünü ihtiva eden mukabil tasarıyı son defa hükümet temsilcisi Büyük Elçi Muhar rem Nuri Birgi ile gözden ge- çirmiştir. Anayasa tasarısı Erim ve Birgi tarafmdan dün Başvekil Menderes'e verilmiş tir. Hazırlanan tasarı, mukabil bir teklif olaraık ingiliz hükü- metine takdim edildikten son ı-a açıklanacaktır. Türkiye Bakanlar Kurulunun Bir Kararı Türkiye Bakanlar Kurulu- nun 8331 sayılı bir kararı neş redilmiştir. Bu kararda, Kıb- rıs mevzuunda Yunan tezini destekleyen ve Türk ve ingi- liz siyasî tutumuna aykırı ma hiyette bulunan muhtelif dil- lerde yazılı bilûmum matbua- Kruçev ve Bulganin Budapeştede Akdedilen Komünist Kongresin- de Hazır Bulundu Londra, 6—Moskova Rad- yosunun bugün açıkladığına göre, Sovyet Rusya Başbâka nı Bulganin ile Komünist Par tisi birinci Sekreteri Kruçev 1 Ocaktan 4 Ocağa 'kadar Bu dapeştede yapılmakta olan De mir Perde gerisindeki Komü- nist Parti liderleri toplantısı- na iştirak ettikten sonra Mos kovaya dönmüşlerdir. Kruçev verdiği bir beya- natta Ortadoğu hakkındaki Eisenhovveı- plânını şiddetle tenkid ve takbih etmiş, bu plânın Ortadoğudaki havayı daha da karıştıracağını iddia etmiş ve Sovyet Rusyanm Macaristan Hükümetini des- teklediğini desteklemeğe de devam edeceğini söylemiştir. Konuşmasına devam eden Kı'uçev Macaristandaki du- rumdan tamamen Batılıların mesul olduğunu iddia etmiş ve Macar ihtilâlini Batılıla- rın hazırladığını ileri sür- müştür. ların Türkiyeye sokulmasının ve dağıtılmasının menedildi- ği bildirilmektedir. Kıbrıs'ta Yapılacak Tetkik Londra basın servisinin bil dirdiği bir haberde ingiltere- nin Batı Sussex il Meclisi âza larından Mr. Hayward Clerk, Kıbrıs Mahallî Hükümetinin arzusu üzerine yakında Kıb- rıs'a giderek mahallî idareler hakkında tetkiklerde bulunar çaktır. Bu husustaki açıkla- ma dün Müstemlekeler Vekâ- leti tarafından yapılmıştır. Mr. Olerk, Lord Radcliffe ta- rafından hazırlanmış olan a- nayasa tekliflerinin ışığında köy ve şehir meclisleri ve Be lediyelerle alâkalı mahallî ida releri tetkik edecek ve bu hu- susta gerekli tavsiyeleri ya- pacaktır. Sarper New York'a Döndü Birleşmiş Milletlerdeki da- imî delegemiz Büyük Elçi Se- lim Sarper, dün uçakla New- York'a hareket etmiştir. Sar- per. bu ay içinde Birleşmiş Milletlerde görüşülmesi muh temel olan Kıbrıs meselesi hakkında hükümetten gerekli talimatı almıştır. BOMBA İNFİLÂKİNDEN DÖRT ASKER YARALANDI Çada köyünden geçmekte olan askerî bir otomobilin ö- nünde elektrikli bir bomba in filâk etmiş ve dört askerin ha fif surette yaralanmasına se- bebolmuştur. Otomobile az hasar olduğu bildiriliyor. Ortadoğu Hakkındaki Eısenhower Doktrini Görüşüldü Plânın Büyük Bir Çoğunlukla Tasvip Edileceği Tahmin Olunuyor Yunan İddialarını Kıbrıs Hükümeti Yalanladı PtSSAS HAKİKATE UYMIYAN İSNATLARDA BULUNUYOR Şahısları Tevkif Kanunu. pıldığı iddia edilmiştir. gereğince mevkuf tutulmak- ta olan ve sonradan serbest bırakılan Sağcı işçi Birlikleri Genel Sekreteri Pissas'a at- fen beyanatta bulunan Yunar nistan Başbakanlığına men- sup bir sözcü, Kıbnstaki kamplarda bulunan siyasî mahkûmlara Emniyet Ma- kamları tarafmdan baskı ya- Bu iddia üzerine Kıbrıs hü kûmeti tarafından yayınla- nan resmî bir tebliğde, Pis- sas'ın iddia ve isnatları red- dedilmekte ve Amerikalı ga- zeteciler tarafından Siyasî Mahkûmlar Kampının ziyare ti esnasında Pissas tarafın- dan bu isnatların yapılmadı- ğına' işaret olunmaktadır. Amerika Cumhurbaşkanı Ei- senhovveı- dün Temsilciler ve Âyan Meclisinin müştereken yaptıkları bir toplantıda Or- tadoğu plânı hakkında geniş bir izahatta bulunmuş ve plâ- nın Meclisten tasvibini talep etmiştir. Eisenhower plânı iktisadî ve askerî yardım olmak üze- re ikiye ayrılmakta ve Orta- doğuda tecavüze uğrayacak herhangi bir memlekete si- lâhlı yardımda bulunması için Başkana yetki tanımaktadır. Askerî ve iktisadî yardım için senevî 200 milyon dolarlık bir tahsisat talep edilmektedir. Başkan Eisenhower açık- laması esnasmda, Ortadoğu- yu hürriyet düşmanlarının ta- hakkümüne terketmenin bü- yük bir facia olacağını belirt- miş, "Bizim ne ortadoğuda ve ne de dünyanın herhangi bir yerinde gözümüz yoktur." dedikten sonra, yardıma ihti- yaç hisseden memleketler ri- za gösterdikleri takdirde si- lâhlı yardım yapılacağını da tasrih etmiştir. Başkana verilecek yetkiye rağmen, Başkan her saniye durumdan kongreyi haberdar edeceğini de sözlerine ilâve etmiştir. Demokrat Parti li- deri Başkanın plânını tasvip ettiğini söylemiş ve gerektiği şekilde incelenmesi için Âyan ve Temsilciler Meclisine su- nulacağını kaydetmiştir. Eisenhower doktrininin bü yük bir çoğunlukla Ayan ve Temsilciler Meclisinde tasvip edileceğine muhakkak nazar riyle bakılmaktadır, ingiltere iyi Karşıladı Londra, 6 —Eisenhower'in Ortadoğu plânı hakkında bir beyanatta bulunan ingiliz Dış işleri Bakanlığına mensup bir sözcü, plânın çok müspet karşılandığını ve her memle- keti tatmin edebilecek bir du- rumda olduğunu kaydetmiş- tir. İSAL ORTAMA AKTARİL&fiŞIM

Transcript of Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka...

Page 1: Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka Başbakat Adnann Menderes'in Adanı ikiyn böe - lüneceğine dai yaptığr beyaı

MÜDÜR VK tMTIVAZ SAHİBİ

CEMAL TOÖAN

A «inal tı No. 76 l'onta Kutusu 824

Telt Söfil Lefkoşa - Kıbrıs

Bozkurt HAFTALIK MÜSTAKİL TÜRK GAZETESİDİR

YIL: 6 SAYISI: 10 MİL. PAZARTESİ, 7 OCAK 1957 Sayı: 426

, ̂ OTim m «E &

SAYIN OKURLARIMIZA

M Ü J D E

Gazetemiz gelecek hafta-dan itibaren bulmaca serisine bağlıyacağını sayın okurları-na müjdeler.

Başvekilimiz Adnan Kıbrıs hakkında

Menderes Basına izahat verdi

TÜRKİYE ADANIN İKİYE BÖLÜNMESİNDE İSRAR EDİYOR

Kibrisin ikiye taksimi

Başbakan Adnan Menderes Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden Lord Radcliffe anayasa tasarısının hükümet-çe incelenmekte olduğunu be-yan etmiş ve Kıbrıs mselesinde en son çare olarak-Adanın iki-ye bölünmesine Türkiyenin ri-za göstereceğini beyan etmiş-tir.

Başbakanın Adaya Self-de-termination prensibi verildiği zaman Türk halkına da ayni hakkın tanınacağını ve Türk halkının da serbestçe mukad-deratlarını tayin edebileceğini kaydettikten sonra, Selfdeter-mination prensibinin tayinin-de Türk ve Rum halklarının ayni hakka sahip olacaklarını tebarüz ettirmiştir.

Başbakanın bu açık izahları Büyük Millet Meclisinde Hür-riyet Partisi Milletvekilleri tarafuıdan tenkid edilmiş, C. Halk Partisi muhalefeti bu mevzuda fikrini açıklamamış-tır. Fakat Başbakan Adnan Menderes'in Adanın ikiye bö-lüneceğine dair yaptığı beya-nat esnasında Muhalefet lideri îsmet înönü tarafından Başba-kanın alkışlanmış olması, C.H. Partisinin de Adanın ikiye bölünmesine taraftar olduğu-nu göstermektedir.

Kaydı ne kadar acıdır ki, Başbakan Adnan Menderes'in Kıbrıs hakkındaki Meclis be-| yanları bazı Türk çevrelerinde tamamen yanlış anlaşılmış ve yanlış tefsir edilmiştir. Baş-bakan Adnan Menderes bu beyanatlarında açık olarak Lord Radcliffe anayasasının müzakere edilmekte olduğunu ve Britanyaya bazı tadil tavsi-lerinin yapılacağım beyan et miştir. Lord Radcliffe anaya-sa tasırısı bu durumda Türk hükümeti tarafından reddedil-miş sayılamaz.

Sayın Menderes'in beyanat-larından çıkan mana şudur: Lord Radcliffe anayasa tasa-rısı hakkında Türkiyenin Bri-tanyaya yapacağı mukabil tek lif ve bazı tadil tavsiyeleri Bri tanya hükümeti tarafından kabul edilmediği takdirde, o zaman Türk hükümeti adanın ikiye bölünmesini talep edecek tir. Biz adanın ikiye bölünme-si fikrini iyi karşılamış bulun-makla beraber bu konuda bazı mütalâalar ileri sürmek istiyoruz.

Bu gün değilse yarın Ada muhakkak surette ikiye bölü-necektir. Kıbrıs ihtilâfının halli için tek çıkar yol budur

(Devamı 4 ncü Sayfada)

istanbul, 6—Başbakan Ad-nan Menderes bugün gazete başmuharrir, neşriyat müdü-rü ve muharrirleriyle iki saat otuz dakika devam eden uzun bir görüşmede bulunmuştur. Bu görüşmenin esas mevzu unu Kıbrıs meselesi ve dış po litika mevzuu teşkil ediyordu.

Başbakan Kıbrıs mevzuun-da gazeteciler tarafından so-rulan bir çok sualleri cevap-landırmış ve Kıbrıs Adasının ikiye bölünmesi fikrini sonu-na kadar Türk Hükümetinin savunacağını beyan etmiştir. Başbakan aynı zamanda Lord Radcliffe anayasa tasarısına da temas etmiş ve bu tasarı hakkında Türkiyenin bazı tavsiyelerde bulunacağını kay detmiştir.

Bu toplantıya iştirak eden gazetecilerin sayısı yüzü aş-makta idi. Toplantıda basın Yayın Umum Müdürü Dr. Halim Alyot, bakanlar, İstan bu] Valisi hazır bulunmuştur. Yemeği müteakip görüşmele-re devam olunmuş ve Başba-kan Adnan Menderes bir çok sualleri cevaplandırmıştır.

Konuşmasına devam eden Başbakan Adnan Menderes, Kıbrısm ikiye bölünmesi tak-dirinde Adada üsler bulun-durması için ingiltereye yetki verileceğini tebarüz ettirmiş ve Ortadoğu savunmasında ingilterenin Kıbrısta üs bu-lundurması lüzumuna işaret etmiştir.

Başbakan Adnan Menderes Self- Determination prensibi Rumlara kabul edilirken, Türk cemaatine de kabul edi leceğini açıklamış ve tek ta-raflı Self-Determination preıı sibinin Kıbrısta tatbik edile-miyeceğini, bunun insan hak-ları beyannamesine uygun bir şekilde tahakkuk ettirile-ceğini kaydetmiştir.

Başbakan Kıbrıs Adasmm stratejik bakımdan Türkiye ile ilgili olduğunu tebarüz et-tirmiş ve Adanın Yunanista-

na ilhakı ile bu stratejik önemden tavizde bulunması lâzım geleceğini, buna ise bu-günün şartları altında imkân olmadığnı söylemiştir.

Daha sonra beyanatta bulu nan Dışişleri Müsteşarı Mu-harrem Nuri Birgi, pek ya-kında Lord Radcliffe anaya-sa tasarısı mevzuunda Britan yaya tavsiyelerde bulunaca-ğını ve bu hususta Türk hü-kümeti tarafmdan alman ka-rarlardan Britanyanm haber dar edileceğini açıklamıştır.

K I B R I S ' A D A İ R T Ü R K TASARISI TAMAMLANDI

Türkiye Mısır Nezdindeki Büyük Elçisini Geri Çekti

Ankaı adaki Mısır Elçisi de Geri Çağrıldı Ankara, 6—Süveyiş hâdise-

lerinin patlak vermesi ve Mı-sır Hükümetinin bize karşı hasmane tavır takınması üze rine Hükümetimiz tarafından temaslarda bulunmak üzere merkeze dâvet edilen Kahire Büyük Elçimiz bugüne ka-dar vazifesi başına dönme-miştir. Diğer taraftan Mısırın Ankara Büyük Elçisi Ahmet Remzi bir müddet evvel An-karadan ayrılmış ve bir da-ha vazifesi başına avdet et-memiştir.

Öğrenildiğine göre, Dışişle-ri Bakanlığı, bu durum üze-rine aldığı bir karar mucibin-ce, Mısırın Hükümetimiz nez dindeki Büyük Elçisi vazifesi

Birleşik Amerika Kıbrıs'ın İkiye Bölünmesine Muhalefet Ediyor Bu Mevzuda Britanya ile Amerika Arasında

Müzakereler Cereyan Ediyormuş Washington, 6 — Birleşik

Amerika Hükümetine yakın çevrelerde ısrarla belirtildiği-ne göre, Birleşik Amerika Hükümeti Kıbrısm ikiye bü lünmesi fikrine şiddetle mu-halefet etmektedir. Bu çevre-'ere göre, Kıbrıs mevzuunda iteri sürülen bu fikir hiçbir '.aman kabili telif değildir.

Syasî Amerikan çevreleri bu mevzuda ingiltere ile Bir teşik Amerika hükümeti ara unda müzakereler yapılmak-ta olduğu ileri sürülmekte ve Amerikanın son Ortadoğu du rumu karşısında, Kıbrısta Amerikanın askerî üsler bu-'undurması hususunda ısrar ettiği ve bu fikri Britanya-nm iyi karşıladığını iddia et-mektedir.

Birleşik Amerika ile ingil-tere arasında bir anlaşmaya varıldığı takdirde, Amerika Ortadoğunun savunması mev zuunda üsler bulunduracak ve ozaman Kıbrıs Adasının iki-

ye bölünmesi mevzuubahis edilemiyecektir.

Ortadoğudaki durum dik-kat nazara alındığı takdirde, Amerikanın Kıbrısta üsler bulundurmasına gerek Türki-yenin, gerekse Yunanistanın itiraz etmiyeceğine muhak-kak nazarı ile bakılmaktadır.

başına dönmediği müddetçe, Kahire Büyük Elçimiz Rıfkı Burçak da Mısıra gitmiyecek-tir.

Bu suretle iki hükümet de elçilerini geri çekmiş bulun-maktadırlar.

istanbul, 6 — (Hususî) C.H.P. iktidarının Başvekil Yardımcısı, Devletler Huku-ku Profesörü Nihat Erim, Kıbrıs'a verilecek muhtariye hakkında ingiliz teklifine ce-vabî mahiyetteki anayasa ta-sarısını tamamlamıştır.

Prof. Nihat Erim, Türk hü kûmetinin Lord Radcliffe a-nayasa tasarısı üzerindeki gö rüşünü ihtiva eden mukabil tasarıyı son defa hükümet temsilcisi Büyük Elçi Muhar rem Nuri Birgi ile gözden ge-çirmiştir. Anayasa tasarısı Erim ve Birgi tarafmdan dün Başvekil Menderes'e verilmiş tir.

Hazırlanan tasarı, mukabil bir teklif olaraık ingiliz hükü-metine takdim edildikten son ı-a açıklanacaktır.

Türkiye Bakanlar Kurulunun Bir Kararı

Türkiye Bakanlar Kurulu-nun 8331 sayılı bir kararı neş redilmiştir. Bu kararda, Kıb-rıs mevzuunda Yunan tezini destekleyen ve Türk ve ingi-liz siyasî tutumuna aykırı ma hiyette bulunan muhtelif dil-lerde yazılı bilûmum matbua-

Kruçev ve Bulganin Budapeştede Akdedilen Komünist Kongresin-

de Hazır Bulundu Londra, 6—Moskova Rad-

yosunun bugün açıkladığına göre, Sovyet Rusya Başbâka nı Bulganin ile Komünist Par tisi birinci Sekreteri Kruçev 1 Ocaktan 4 Ocağa 'kadar Bu dapeştede yapılmakta olan De mir Perde gerisindeki Komü-nist Parti liderleri toplantısı-na iştirak ettikten sonra Mos kovaya dönmüşlerdir.

Kruçev verdiği bir beya-natta Ortadoğu hakkındaki Eisenhovveı- plânını şiddetle tenkid ve takbih etmiş, bu plânın Ortadoğudaki havayı daha da karıştıracağını iddia etmiş ve Sovyet Rusyanm Macaristan Hükümetini des-teklediğini desteklemeğe de devam edeceğini söylemiştir.

Konuşmasına devam eden Kı 'uçev Macaristandaki du-

rumdan tamamen Batılıların mesul olduğunu iddia etmiş ve Macar ihtilâlini Batılıla-rın hazırladığını ileri sür-müştür.

ların Türkiyeye sokulmasının ve dağıtılmasının menedildi-ği bildirilmektedir.

Kıbrıs'ta Yapılacak Tetkik Londra basın servisinin bil

dirdiği bir haberde ingiltere-nin Batı Sussex il Meclisi âza larından Mr. Hayward Clerk, Kıbrıs Mahallî Hükümetinin arzusu üzerine yakında Kıb-rıs'a giderek mahallî idareler hakkında tetkiklerde bulunar çaktır. Bu husustaki açıkla-ma dün Müstemlekeler Vekâ-leti tarafından yapılmıştır. Mr. Olerk, Lord Radcliffe ta-rafından hazırlanmış olan a-nayasa tekliflerinin ışığında köy ve şehir meclisleri ve Be lediyelerle alâkalı mahallî ida releri tetkik edecek ve bu hu-susta gerekli tavsiyeleri ya-pacaktır.

Sarper New York'a Döndü Birleşmiş Milletlerdeki da-

imî delegemiz Büyük Elçi Se-lim Sarper, dün uçakla New-York'a hareket etmiştir. Sar-per. bu ay içinde Birleşmiş Milletlerde görüşülmesi muh temel olan Kıbrıs meselesi hakkında hükümetten gerekli talimatı almıştır.

BOMBA İNFİLÂKİNDEN DÖRT ASKER YARALANDI

Çada köyünden geçmekte olan askerî bir otomobilin ö-nünde elektrikli bir bomba in filâk etmiş ve dört askerin ha fif surette yaralanmasına se-bebolmuştur. Otomobile az hasar olduğu bildiriliyor.

Ortadoğu Hakkındaki Eısenhower Doktrini Görüşüldü

Plânın Büyük Bir Çoğunlukla Tasvip Edileceği Tahmin Olunuyor

Yunan İddia lar ını Kıbr ıs H ü k ü m e t i Y a l a n l a d ı

PtSSAS HAKİKATE UYMIYAN İSNATLARDA BULUNUYOR

Şahısları Tevkif Kanunu. pıldığı iddia edilmiştir. gereğince mevkuf tutulmak-ta olan ve sonradan serbest bırakılan Sağcı işçi Birlikleri Genel Sekreteri Pissas'a at-fen beyanatta bulunan Yunar nistan Başbakanlığına men-sup bir sözcü, Kıbnstaki kamplarda bulunan siyasî mahkûmlara Emniyet Ma-kamları tarafmdan baskı ya-

Bu iddia üzerine Kıbrıs hü kûmeti tarafından yayınla-nan resmî bir tebliğde, Pis-sas'ın iddia ve isnatları red-dedilmekte ve Amerikalı ga-zeteciler tarafından Siyasî Mahkûmlar Kampının ziyare ti esnasında Pissas tarafın-dan bu isnatların yapılmadı-ğına' işaret olunmaktadır.

Amerika Cumhurbaşkanı Ei-senhovveı- dün Temsilciler ve Âyan Meclisinin müştereken yaptıkları bir toplantıda Or-tadoğu plânı hakkında geniş bir izahatta bulunmuş ve plâ-nın Meclisten tasvibini talep etmiştir.

Eisenhower plânı iktisadî ve askerî yardım olmak üze-re ikiye ayrılmakta ve Orta-doğuda tecavüze uğrayacak herhangi bir memlekete si-lâhlı yardımda bulunması için Başkana yetki tanımaktadır. Askerî ve iktisadî yardım için senevî 200 milyon dolarlık bir tahsisat talep edilmektedir.

Başkan Eisenhower açık-laması esnasmda, Ortadoğu-yu hürriyet düşmanlarının ta-hakkümüne terketmenin bü-yük bir facia olacağını belirt-miş, "Bizim ne ortadoğuda ve ne de dünyanın herhangi bir yerinde gözümüz yoktur." dedikten sonra, yardıma ihti-yaç hisseden memleketler ri-

za gösterdikleri takdirde si-lâhlı yardım yapılacağını da tasrih etmiştir.

Başkana verilecek yetkiye rağmen, Başkan her saniye durumdan kongreyi haberdar edeceğini de sözlerine ilâve etmiştir. Demokrat Parti li-deri Başkanın plânını tasvip ettiğini söylemiş ve gerektiği şekilde incelenmesi için Âyan ve Temsilciler Meclisine su-nulacağını kaydetmiştir.

Eisenhower doktrininin bü yük bir çoğunlukla Ayan ve Temsilciler Meclisinde tasvip edileceğine muhakkak nazar riyle bakılmaktadır,

ingiltere iyi Karşıladı Londra, 6 —Eisenhower'in

Ortadoğu plânı hakkında bir beyanatta bulunan ingiliz Dış işleri Bakanlığına mensup bir sözcü, plânın çok müspet karşılandığını ve her memle-keti tatmin edebilecek bir du-rumda olduğunu kaydetmiş-tir.

İSAL ORTAMA AKTARİL&fiŞIM

Page 2: Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka Başbakat Adnann Menderes'in Adanı ikiyn böe - lüneceğine dai yaptığr beyaı

Sayfa: 2 ( B o z k u r t ) PAZARTESİ, 7 OCAK 1957

H A F T A N I N T A K V İ M İ

Bu Bir Sebebse İtiyadı hilâfına kapıdan içeri yavaş yavaş girdi. Bir

undalya alarak karşıma oturdu. Bir müddet yüzüme baktı Zeki gözlerinde manalı bir ifade okunuyordu.. Nihayet sabrı tükendi.

—"E, söyle bakalım Kıbnstan ne havadis? diye söze başladı.

—Gazetede okuduklarımızdan ibaret Fehim bey., diye cevap verdim.

—Ne okudun gazetelerde! —Kıbrıslı liderler Ankarada imişler.

—Hoş geldiler safa geldiler. Derdini söylemiyen deva bulamaz.. Başka t

—Şey, Kibrisin iki bölgeye ayrılması için bir tema-yül varmış.

Bu habere evvelâ gözlerini açtı, sanki şaşmış gibi ! j idi. Arkasına dayanarak düşünmeğe başladı. Bir müddet j sonra:

—Aklıma ne geldi biliyor musun, Şu Kıbrısta gürül-tü koparan bir zümre var diye adanın taksimi icap edi-yorsa Yunan Trakyasının yarısı bizim oldu gitti.

—Anlayamadım efendim. —İki gözüm sen de ne geç anlamışsın. — öyledir efendim. — Yunan Trakyasında yaşayan kos koca Türk var- ;

lığını kastediyorum. Kıbrısı ikiye ayıracak sebebin ta kendisi orada da

mevcut değil mit Şu hale göre biz de yaygarayı basarsak Gümülcineye kadar o toprakların iki bölgeye ayrılması ! İcap edecek. Buna (hayır) denilirse Kıbrısta da (hayır).

— Şimdi anladım efendim. —Hele şükür.. Hoşça kal.

Muhsin Şeref

DOĞUM Aktan ve Mutallip D. Vu-

dalı'nn Dr. Nevzat Uraa'm İs-tanbul Doğum Evinde bir kız çocukları dünyaya gelmiş ve Ferda diye isimlendirilmiştir.

Anne ve babayı tebrik eder yavruya uzun ve mes'ut bir ömür temenni ederiz.

DUVAR VE CEP TAKVİMLERİ

SON POSTA ile müessese-mize gelen DUVAR ve CEP takvimleri rekabet kabul et-miyecek derecede ucuz fiyat-la yalnız ticarethanemizde satılmaktadır.

Kesesini düşünen vakit ge-çirtmeden Hürriyet Ticaret-evinı ziyaretle bir Duvar ve-ya Cep takvimi temin edebi-lir.

HAZIM REMZİ Hürriyet Ticaretevi

Lefkoşa. II"""'»

TEŞEKKÜR Okulumuz Lâburatuvarlan-

na ve fakir öğrencilerine ait olmak qzere Yardım Sandığı-na yaptıkları £150 lık yardım için Evkaf Yüksek Konseyi ve Müdürüne okulum adma minnet ve şükran duygula-riyle teşekkürü zevkli bir va-zife sayarım.

V. Türk Kız Lisesi Müdiresi

H A Y A T Yeniden neşir hayatına baş

'ıyan "HAYAT" mecmuasını devamlı ve muntazamen ola-rak tedarik edebileceğiniz müessese Hürriyet Ticaret-e d i r .

Abone kaydolanlar için posta ücreti müesesemize ait-tir.

HAZIM REMZİ Hürriyet Ticaretevi

Lefkoşa. »««••••••••••HMMMIIIIHIHIHIUIHI,,„„„ ,„„„„„

31 Aralık Pazartesi Birleşik Amerika Cumhur-

başkanı Eisenhower tarafın-dan Ortadoğu ile ilgili bir plâ-nın hazırlandığı ve bu plânın yakında Kongreye arzedileceği Amerika hükümeti tarafından resmen açıklanmıştır. Yeni Amerikan plânı, Ortadoğudaki Rus sızmasını önlemeye matuf bir plân olarak tavsif edilmek-tedir.

XXX

Birleşik Amerika Dış İşleri Bakanı John Foster Dulles New-Yorka gelerek Eisenho-wer'in Ortadoğu plânını Bir-leşmiş Milletler Genel Sekrete-ri DagHammarjskeold ve Ame rikanra Birleşmiş Milletler nez dindeki daimi başdelegesi Henry Cabot Lodge ile müza-kere etmiştir.

1 Ocak Sah Mısır Cumhurbaşkanı Abdün-nasır 1954 yılında İngiltere ile Mısır arasında imzalanmış olan anlaşmayı feshettiğini açıklamış ve Britanyanın Mı-sıra karşı giriştiği silâhlı te-cavüzle bu paktın iptal edilmiş olduğunu iddia etmiştir.

XXX

Fransa hükümeti Sovyet Rus ya Başbakanı Bulganin tara-fından silâhsızlanma mevzuun da beşli bir konerans yapılma-sı için Fransaya tevdi etmiş ol duğu notaya cevap vermiştir.. Fransa cevabında beşli konfe ransm yersizliğine ve mevsim sizliğine işaret etmekte ve s i -lâhsızlanma mevzunun Birleş-miş Milletlerde müzakere edi -lebileceğini bildirmektedir.

2 Ocak Çarşamba "Evenııg Standard" gazete-

sinin iddia ettiğine göre, Bri -tanya Başbakanı Sir Anthony Eden Moskova ziyaretini fes-hetmişti. Bilindiği gibi geçen İlkbaharda Bulganin Londra-yı ziyareti esnasında Sir Aant hony Eden'i Moskovaya davet etmiş ve bu davet prensip ola-rak kabul edilmiştir.

XXX "Times of Cyprus" gazetesi

aleyhinde ikame edilen dava neticelenmiş ve gazetenin baş muharriri 50 lira para cezasına çarptırılmıştır. Açılan davada emniyetsizlik yaratacak bir makalenin yayınlanması ve amme asayişini ihlâledecek bir durumun mevcudiyeti ileri sü-

jrülüyordu. Gazete başmuharri

ri hükmü istinaf edecektir. 3 Ocak Perşembe

31 Aralık tarihinde Leymo -sun kazasına bağlı Zoopi kö-yünde Emniyet mensuplarıyle tedhişçiler arasında vukua ge-len müsademede bir tedhişçinin yaralandığı bildiriliyordu. Bu gün yapılan bir araştırmada bu tedhişçinin öldüğü ve gizli-

gömüldüğü bildirilmekte-dir. Ceset mezardan çıkarıldık tans onra bunun bulunması için 5000 lira vadedilen Mihaiı Tomas Yorgallis olduğu tesbit edilmiştir.

XXX

Vali Feld Mareşal Sir John Harding Rum avukatlardan Stelios Pavlidis, George Hrisa-finis ve John Clridis ilö bir görüşme esnasında baro mev-zuunuıı müzakere edildiği ile ri sürülmüştür. Görüşmede Vali yardımcısı üe Başmüddei-umumi hazır bulunmuşlardır. 4 Ocak Cuma

İngiliz Okulu öğretmenle-rinden Ronald Williams bu-gün Lefkoşada Hipokratis so kağmdaıki apartmanın kapısı önünde tedhişçiler tarafın-dan vurularak öldürülmüş-tür. Bu cinayeti iki tedhişçi-nin işlemiş olduğu tahmin e-dilmektedr.

XXX

Bugün resmen açıklandığı-na göre Komünist Çin Başba kanı Chu-en-Lie yakında Mos kovaya gidecek ve Rusya ta-rafından hazırlanan Asya-Af rika devletleri plânını komü-nist liderlerle müzakere ede-cektir. Başbakan bu toplan-tıya Komünist Partisi lideri olarak iştirak etmektedir. 5 Ocak Cumartesi

Hindistan Başbakanı Pan-dit Nehru komünistlere çok şiddetli bir şekilde hücumda bulunmuş ve bunların dünya yı iyi göremediklerine işaret etmiştir. Nehru devamla, Hin distanın sulh ve hürriyeti seç tiğini ve bu politikasından asla şaşmıyacağını kat'iyetle tebarüz ettirmiştir.

XXX

Kanaldan faydalananlar Bir ligine mensup 18 devetin tem silcileri hafta içinde Londra-da bir konferans akdedecek-ler ve Kanal temizlendikten sonra takibedecekleri politi-kayı tesbit edeceklerdir. Bir lik kurulu halihazırda Lond-rada ihzari görüşmeler yap-maktadır.

ANAYASA Münir SARAÇ

Ekselâns Vali tarafından met büe kıyan, merhamet etmiyen bir ni Radyo'da açıklanmış olan

ve çoğunluğa dayanan Anaya-sa hakkında söz söylemiye lü-zum görmüyorum.

Çünkü bu Anayasanın bi-zim hakkımızda iyi olup olma-dığını düşünmek ve karar ver mek için büyük Türkiye'nin uzağı gören büyük devlet adamları vardır, ve biz Kıbrıs-lı Türkler kendimizi ve dava-mızı onlara emanet etmiş bu-lunuyoruz.

Fakat bir toplantı yaparak bu Anayasayı tetkiketmiş olan Yunan Parlamento azaları mu-kadderatı tayin kaydı olmadı-ğından ve Ekselâns Valiye de fazla salâhiyet verildiğinden reddetmiş olduklarını haber almış bulunuyoruz.

öyle ya onlar öyle bir Ana-yasa isterler ki memleketi he-men ilhaka götürsün.

Onlar, öyle bir Anayasa is-terler ki tethiş hareketlerine karşı Hükümetle işbirliği ya-pan Türkleri mahvedebilecek-leri, intikam alabilecekleri yol-ları kapatmasın.

Onlar, öyle bir Anayasa is-terler ki memleketin hakiki sahibi biz Türkleri hicrete mecbur edebilecek imha ede-bilecek bütün salâhiyetlere malik bulunsunlar.

Fakat şunu iyice bilmeleri lâzımdır ki kendi kendilerine

ve işledikleri cinayetlerle çok ocakları söndüren ve or-tada dullar, yetimler bırakan bir tethişçi güruhunun Kıbrıslı Türkler insaf ve merhametine terk edilmiyecektir.

Yunanlılar ve Kıbrıs'ta Yu-nanlı olduklarını iddia edenler bilmelidirler ki Kıbrıs asla ikinci bir Girit olmayacaktır., mış kahraman bir millet'in ah-Asırlar boyunca efendilik yap-fadı olan biz Kıbrıslı Türkler hiç bir zaman esaret zilletini kabul etmiyecek ve ilhaka gi-den yolları kesen kranit bir set gibi ayakda duracağız. Yunan-lılar makul düşünmeği, makul olmağı öğrenmiyecek olurlar-sa o zaman yirmi beş milyon Türkiye şahlanacak ve Beyoğ-lundaki vitrinler yerine kırılıp dökülecek olan bütün bir Yunanistan olacaktır.

Lefkoşa Belediyesinden :

İ L A N Lefkoşa Belediyesi, 1957

senesi zarfında Belediye am-barlarına zaman zaman tes-lim etmek suretiyle 5,000 adet yerli yapısı çalı süpürge teklifnamesi kabul eder.

Teklifnameler 15.1.1957 ta-rihine kadar kapalı zarflar zarflar içerisinde Lefkoşa Be lediyesi Baş Kâtipliğine gön-derilmelidir.

Lefkoşa Belediyesinden.

R U T U B E T L İ

V E S O Ğ U K

H A V A L A R D -i yjgn

T E S K Î N Almayı ihmal etmeyiniz

riozfc.

fcûotM. edan: •Nezle ve Grip başlangıcından

bir çok fenalıkları önler. • Dört saat ara üe Günde 4

adet alınabilir. • Not: TESKİN Şimdi Kıbrı :

sın bütün Türk köylerinde ve bütün satıcılarda tanesi 10 mile satümaktadır.

KUFİ ECZANESİ

Aradığınız her cins kitabı en ucuz fiyatla yalnız

ÖZKER YASİN » TÎCARETEVÎNDE

BULABİLİRSİNİZ. Kurtbaba Sokağı

Lefkoşa.

PAZARTESİ SOHBETLERİ Yasan: NAFİZ OBALİ

"" ...„„, K»BRIS MESELESİ BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDE

Kıbrıs mevzuunda Yunan ve İngiliz müracaatlarının içi-ne gireceğimiz hafta başlaramda görüşülmesine muhakkak nazariyle bakılmaktadır. Gündemde Kore meselesi, silâhsız-lanma, cezayir ve bunu takiben de Kıbrıs meselesi bulunmak-tadır. Bu bakımdan Kıbrıs meselesinin en geç Salı günü jrörü-şülcceği ileri sürülebüir.

Bilindiği gibi Yunanistan Kıbrıs halkına Self-Determina-t a l e b i y , e « e n e l kurula müracaatta bulunmuştur Britan-

ya ise Yunani«tanın Kıbnstaki tedhiş faaliyetlerini destekle-ciıtnıu teşvik «ttifrîni kotu j j . j . u . ji- » dığtaı teşvik ettiğini hatta Adadaki tedhişçilere silâh ve para yardımlarında bulunduğunu iler sürerek Yunanistanı Birleş-miş Milletlere şikâyet etmekte ve bu şikâyetin müzakeresini istemektedir.

Tunanistanın Self-Determination talebine gelince; Kib-ri ta çeşuh ırklardan gelen çeşitli cemaatler yaşamaktadır,

f m k î n , û S c I f - D e t p ™ « » t i o n Prensibinin tatbiki r r M U k a f d ? r r a t l T a y i " ^ b i n d e ihtisas sahibi bu-

limanlar da aym fikri savunmaktadırlar. Buna rağmen Yu 5 5 * * " W l t t İÇİD ^ e n n ü ı a t i o n taleWnde i ısrar

Yunan müracaatına karşı Türk hükümeti de Kıbrısta ya-

şamakta olan Yüzyirmi bin Türk için Self-determination ta-lep edecek ve Kıbrıstaki Rum halkına bir cemaat olarak Self-determination kabul edilirken ayni şartlar altında Türk ce-maatine de Self-Determination tanınmasında israr edecektir. Şüphe yok ki, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Kıbrısta tek taraflı Self-determination prensibinin tatbikine bir karar ve-remiyecek ve Türk cemaati için de Self-determnation prensi -bini kabul edecektir.

Bu bakımdan Yunan müracaatının bir bakıma Türk ce-maatı lehine mühim bir karara varılmasını da temin etmiş olacağı şüphesizdir. İşte bu düşünceyledir ki, Türkiye Kıbrıs meselesinin Birleşmiş Milletlerde müzakere edilmesine itiraz etmiyecektir. YUNANİSTAN ADANIN TAKSİMİNE MUHALİF

Diğer taraftan Yunan hükümeti Adanın ikiye bölümesine muhalefet edeceğini açıklamış ve adanın ikiye bölünmesinin

II l l l l f III III 1911 IIIIIIIIIKI i l l i l l l l l l l l l l l l l l l l l l İ l l i || || III İ l l i i l l i l l l l lg İl l i l l l l l l l l || || || IHI g i l l i m i n IHI

imkânsız olduğunu iddia etmiştir. Yunan iddiasının yersiz olduğu şüphesizdir. Çünkü Türkiye, Kıbrıs üzerinde Yunan Hakkı diye bir şey tanımıyor ve stataükoda bir değişikl ik mevzuubahis olduğu zaman, bunun ancak Türkiye lehine ola-bileceğini kat'iyetle beyan ediyordu.

Fakat Türk politikasının dürüstlüğü ve samimiyeti, Orta doğudaki durumun vehameti, Türkiyeyi bu şekilde hareket etmeğe adeta zorlamıştır. Eğer Türkiye de Yunanistan gibi ayak diremiş olsaydı, Kıbrıs ihtilâfına hiç bir zaman bir hal çaresi bulunmıyaeak ve bu ihtilâf yüzünden Ortadoğu duru-mu da daha fazla karışacaktı.

Ne yazık ki Yunanistan bu acı hakikati görmiyor veya görmek istemiyerek, yine eski politikasında israr edip duru-yor. Şurası da unutulmamalıdır ki, bir memlekete Self-deter-1 mination prensibi kabul edilir. Bu yapılmadığı takdirde İnsan j Hakları ayaklar altına alınmış olur ki, Birleşmiş Milletler Ge-nel Kurulu bunu yapmaktan çok, hem de pek çok uzaktır. Rum halkına tanınan Self-determination prensibi Türk hal-1 kına ayni haklar ve ayni yetkiler tahtında tanınacak ve Ad» ikiye bölünmekle de yıllardanberi devam edegelmekte ola» | Kıbrıs ihtilâfı ortadan kalkmış olacaktır. İnsanlık, Birleşm^ Milletler anayasası bunu emretmektedir.

MMA& TARAFINDAN SA VİSAL ORTAMA AKTARILMIŞTIR

Page 3: Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka Başbakat Adnann Menderes'in Adanı ikiyn böe - lüneceğine dai yaptığr beyaı

PAZARTESİ , 7 O C A K 1957 (B o z k u r t) Sayfa: 3

| HAFTANIN DÜŞÜNCESİ

F A N T A Z İ özker YAŞIN

Selâm verip sağa sola, girdik 'koluna çıktık yola.. Bu yolun sonu nereye gidiyor, bilmiyoruz. Ancak şa-irin dediği gibi "bilmek yanmakmış büsbütün.." En iyisi bilmemek.. Hey kahbe felek.. Kimisine kavun ye-dirir kimisine kelek.. Acep bizim ne ki kısmetimiz ?

Senelerden 1957 senesi.. Yer: Kıbrıs adası.. Tem-silin adı: Çıban başı... Yalnız geçen yıla göre değiş-miş rol tevziatı.. Evet baylar bayanlar. Fakirin yazı-sını sabır gösterip okuyanlar. Size hitap ediyorum.

' 1 Dinleyiniz. Dinlemezseniz de olur—. Biz peşinen huzur istiyoruz. Şöyle bomlba, taban-

ca seslerinden uzak.. Sokaklarda rahatça dolaşmak... I Millet yüreğinden atsın korkuyor.. Ve gayrik eksinler bakalım, EOKA'nın köküne kibrit suyu.. Peşinen ol-du mu bu iş.. Gerisi kolay.. Meselenin yansını halle-dildi say...

İkinci perde.. Başımız girmeden derde.. Sırf bozulmasın diye dostluğumuz.. Evet sayın Palikarya-lar, size lütf ediyoruz.. Sizin gibi karıştırmaktan hoş-lanmayız dünyayı..

Şöyle bir göz atalım etrafa.. Kıbrıs meselesini koyunca rafa... Kalır ortada Süveyiş krizi.. Hey Na-sır, benzinsiz koydun bizi.. Senin derdin ne diyeceksi-niz. Ne otomobilin ne motorun var. iyi ama bizim de yakmağımıza lâzım benzin —Bu fıkra Halil Lütfi Dör-düncünündür. Tanıyanlar bilirler ben sigara içmem..—

Ya sen Suriyeli hacı.. Fena geldi bu kış.. Uçaklar-la birlikte memleketinin soğuğunu da getirdi kızıl dayı.. Bekle fışfışım Nasır gibi, yakında bulursun be-lâyı..

Diyeceksiniz bu ne biçim yazı. Ağustos böceği gibi aldın sazı.. Şişti kafamız. Bu hafta böyle esti iş-te..

n

4

ı-le !Sİ

B »5

< I ı ı

I iiz ian lik ila-

rt» ket çibi hal ru-

ey»| ir»* | ter-g tsanl Ge-1

«Maltesian» vapuru ile yolda Çarşımızda görülmemiş bir alâka uyandıran, bir çok

sayın müşterilerimizin kataloglarımızı görüp şimdiden angaje ettikleri, yüzde yüz İngiliz mamulâti;

A D A çamaşır makinalarımızın

Son aldığımız telgrafda MALTESİAN vapuru ile yolda olduklarını müjdeleriz.

Adamızda iptida olarak görülecek en cazib desenler de, tamamsıyle otomatik ısıtma ve sıkma cihazlarını haiz hususi olarak sıkma aletini kullandıktan sonra konabi-lecek dolabı bulunan 1957 yılının en son modelleri.

Fiyatlarımızı işittiğinizde çarşının en ehven ve en makul fiyatları olduklarını .sizler de kabul edeceksiniz.

Herkeseye göre ödemede kolaylıklarımız tamamıyle sayın müşterilerimizin emirlerine amadedir.

"ADA" Çamaşır makinelerimiz cidden adamıza şim diye kadar idhal olunamayan fevkalâde kolaylıkları ve yepyeni icadları üzerlerinde toplamış bütün ev hanımla rımızı tatmin edebilecek kalitededirler.

"ADA" Çamaşır makinelerimizi bir kaç hafta daha bekleyiniz. Bekleyişinizin mükâfatını "ADA" makine-lerini kullandığınızda görecek ve İngilteredeki mesut yiizbinlerce ADA sahihleri sınıfına sizler de girmiş olacaksınız.

A D A - A D A — A D A Ş Ü K R Ü V E Y S t V E K A R D E Ş İ

Lefkoşa ve

20 EVAaOROU MEYDANI, Maraş (Belediye Pazarı tam karşısı)

NOT: Bir nümune olarak ADA tabak, kadeh ve ten-cere yıkama otomatik elektrik ile işleyen makinemizde geliyor.

DIŞ POLİTİKA

Amerikanın Ortadoğu Plânı

Birleşik Amerika Cumhur-başkanı Eisenhover tarafından hazırlanmış olan Ortadoğu plâ nı dünyanın her tarafında büyük akisler yaratmakta de-vam ediyor. Bu plân gereğince Ortadoğuya komünist sızması önlenecek ve silâhlı Rus teca-vüzü durdurlacaktır. Ayni plân çerçevesinde de Ortado-ğuya iktisadî yardımlar yapd-lacaktır.

Başkan Eisenhower'in Orta-doğu plânı ilk olarak Mısır hükümeti tarafından reddedil-miştir. Mısır hükümeti bu plânın Birleşik Amerikanın Ortadoğuya sahip olmak poli-tikasını güttüğünü iddia et-mekte ve ne Amerikaya ve ne de Rusyaya Ortadoğuda yerleş mek imkânının verilmiyeceği-ni iddia etmektedir.

Bu arada Hindistan Başba-kanı ve Dışişleri Bakanı Pan-dit Nehru da Amerikanın plâ-nının iyi karşılamamış ve bu plânın ortadoğudaki kargaşalı-ğın artmasına sebeb olacağını ileri sürmüştür. Nehruya göre, Amerikan plânı Süveyiş ihti-lâfını daha da körükliyecek ve bu ihtilâfın hallinde daha fazla zorluklar başgösterecek-tir.

Bilindiği gibi Ortadoğu plâ-nında Birleşik Amerika Cum lıurbaşkam Eisenhower Orta-doğuya Rusya tarafından vu-kııbulacak silâhlı bir tecavü-

ze, silâhla mukabele etmek için yetki tanınması istenmek-tedir ve bu yetkiyi de Başka-naAmerikan Kongresi verecek tir. Eisenhower Ortadoğu plâ-nının Amerikan Kongresi tara fından tasvip edilip edilmiye-ceği tamamen ayrı bir konu-dur. Fakat Amerikan plânının Ortadoğuda tatbikiyle, bu bölgedeki ihtilâfa bir son ve-rileceğine ve Rus müdahalesi-nin önleneceğine muhakkak na zarıyle bakmaktayız.

Şurası muhakkaktır ki, Sov yet Rusya Ortadoğuya hakim olmak için elinden geleni yap-makta ve bu bölgedeki bir kaç Arab devletini tahrik ve teşvik ederek Batılılar aleyhin de kıyama sevketmektedir. Rus politikasına inananların başmda Suriye ve Mısır gel-mektedir. Fakat Rusyanın Or-tadoğuda bir başarı sağlama-sını önlemek için de Amerika boş durmayacak ve Ortadoğu-daki bitaraf devletlere yardım elini uzatacaktır.

Bu bakımdan Amerikan plâ-nının tahakkuku için gereke-nin yapılmasını bütün gücü-müzle temenni etmekteyiz. Bu plân tahakkuk ettirilmediği takdirde Ortadoğudaki huzur-suzluk bir o kadar daha arta-cak ve bundan da yalnız Sov-yet Rusa faydalanacaktır.

POLİTİKACI

SATILIK ARSA

Müracaat: İSTANBUL TUVALET Salonuna 1

X v v »;<

M. EMİN A K S O Y Pastahanesi

MEHMED EMİN AKSOY

Uray Sokağı No. 47 Lefkoşa - Kıbrıs

Saym müşterilerine rekabetsiz fiyatlarını sunmakla şeref duyar.

Toptan her çeşit tatlı 15 mil Perakende her çeşit tatlı 20 mil Düğün pastişleri kâğıtlı 100 tanesi £2

Yerli imâl edilen tatlı ve pastalara ilâveten, Avrupa-dan ithal edilmiş her çeşit Bisküvi ve şekerlemenin mevcut olduğunu değerli müşterilerimize hatırlatırız.

MEHMET EMİN AKSOY Uray Sokağı No. 47

LEFKOŞA

ALDANMAYINIZ MARKAYA DİKKAT

P a u l u s s s e n B o y a l a r ı

X RECORD - QUICK 1858 den beri Alman sanayiinde rekor kırmış olaıı

RECORD QUICK markalı yıkama makinelerimizin yeni partisi vasıl olmuştur. ?

En ehven fiyatlarla, en yüksek kaliteye sahip olan | RECORD QUICK çamaşır makinelerimiz ayni zaman- X da otomatik su ısıtma cihazlarına sahiptirler. X

$ ödemede en büyük kolaylıklar. Acele etmeniz men- Y

faatımz icabıdır.

Kıbnsta Genel Aoenti. A H M E T S E D A T

Bütün günün yorgunluğunu gidermek için cn iyi yer evinizdir.

Buiıun mümkün olması için evinizin dekoruna azami dikkat etmeniz lâzımdır.

Mobilyalarınızın cilalarını Kapı, Pencere ve Dıvariarmızı PAULUSSEN Bo-

yaları ile boyandığında ve cilâlandığmda bu nokta kendiliğinden halledilmiş olur.

Boyacılarınızdan PAULUSSEN boyaları kullan-masını ısrarla isteyiniz.

Çünki PAULUSSEN renkleri solmaz. PAULUSSEN parlaktır. PAULUSSEN güzeldir. PAULUSSEN dayanıklıdır. PAULUSSEN en son fenni usullere göre imal

edilmiştir. PAULUSSEN'in her çeşit renkleri ve çeşitleri

Kıbnsta mevcuttur. Son partisi de bu gün AMYNTAS vapuru ile Mağusaya varmışt:r.

Kıbrıs Genel Dağıtıcıları : ANK §irketi Kereste ve Boya satım kısmı

Asmaltı No. 29 Lefkoşa. Limasol satıcıları : Diğoğenis İrededu Lârnaka satıcıları : Kâmil Ferhat, Lârnaka

t

MRAFSNDAK SAYISAL ORTAMA MKTA BİLMİŞ

Page 4: Bozkurt OTim mevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1957/Ocak/... · 2014. 4. 29. · Faka Başbakat Adnann Menderes'in Adanı ikiyn böe - lüneceğine dai yaptığr beyaı

Sayfa:4 ( B o z k u r t ) PAZARTESİ, 7 OCAK 1957

M O B İ L Y A L A R I N I Z I

MÜNİR SARAÇ'dan A L I N I Z

Modern — Sağlam — Ucuz ve her bakımdan üstündür 71, Asmaaltı sokak, Lefkoşa

KIZ TALEBE ARANIYOR Melâhat Holivut Tuvalet Salonunda 3 Türk

kızına meccani olarak kadın tuvaleti ve her ne-vi peı manat en modern bir şekilde bütün tefer-ruatı i;e öğretilecektir.

istekliler aşağıdaki adrese müracaat ede-bilirler.

Müftü Ziai Efendi Sokağı (Arab Ahmet Camii Yanında)

Sir Münir Apartmanı No. 29, Lefkoşa

Dizilip basıldığı yer: "BOZKURT" Basımevi.

TÜRK İŞÇİSİNİN EMEĞİLE MEYDANA GELEN TÜRK

MAMULATINI TERCİH EDİNİZ

20 numaradan 45 numaraya kadar çeşit renkte ve kalitede muazzam erkek potinleri stoku mevcuttur.

Her keseye elverişli çeşit de-sende kunduralarımızı tercih etmeniz menfaatiniz icabıdır.

SALİH BAHÇELİ Otello Kundura Mağazası

İş Bankası Karşısı

Türk Hava Yollan A.O. H e r S a l ı :

ISTANBUL-ANKARA-KIBRIS-BEYRUT-KIBRIS-ANKARA-1STANBUL

H e r C u m a : İSTANBUL-ANKARA-ADANA-KIBRIS-ADANA-ANKARA-1STANBUL

H e r C u m a r t e s i : 1STANBUL-ANKARA-K1BRIS-BEYRUT-KIBRIS-ANKARA-1STANBUL Şen odanızdaki rahatlığı aratmayan bir konfor ve emniyet

Kıbrıs Umumi Acentesi:

M. SEYFI AKDENİZ ve OĞLU Tel: 4110

RADIOİ efaraz/feîz Çalışm

i t t / ^ T f ^ k

* * orunu*

* * H I I I | | | I M M ( > ( > W t m w

...<ts£w Kıbrıs Genel Vlümessilliği :

A T A 1 K A R D E Ş L E R 182, Ermu Caddesi

Lefkoşa, Tel: 3240 V e

1. B. Ermu Caddesi, Maraş, Mağusa, Tel: 3235

t

t

Bayan Sabiha M. Emin ile

Avukat Ayhan M. Hikmet Nişanlandılar»

6.1.1957.

T ı k r a l a r

X"X"X**X"X»:»X"5'

BİLGİ —"Oğlumla artık cinsiyet

meseleleri üzerinde konuşma-ğa başladım' diyordu. "Malûm ya} artık on yedisine geldi."

Arkadaşı: "Mükemmel!" de di "E, neler öğrendin baka-lım?"

TEKRAR Karısına kızmış, kahvede

ahbablaı-ına anlatıyordu: "..Nihayet öyle bir an geldi

ki, karımı tekrar döğecek gibi oldum..."

—"Tekrar mı? Demek daha önce dövdün?"

—"Hayır tekrar o arzuyu duydum demek istiyorum."

AVCI "—Aslan geldi geldi, karşı-

ma dikildi. Pençelerini gerdi, yelesini dikti, ağzını açıp üze-rime doğru bir saldırdı.."

— "Sen de hemen kaçtın?" "— Ben mi? ne münasebet

Yandaki kafesin önüne geçip bu sefer de kaplanları seyre koyuldum.."

İLTİFAT Mahkemede savcı, hadiseyi

anlatırken şöyle diyordu: —" Cinayet gayet derin bir

zekâ eseri olarak tasarlanmış ve fail tarafından son drece büyük bir ustalıkla işlenmiş tir."

Sanık dayanamadı: —"Aman efendim! İltifat

ediyorsunuz 1" DERECE

Hanım, dadıya sordu: —"Çocuğu yıkarken bayo-

daki suyun derecesine bakıyor musun?" —"Hayır Hanım. Hacet yok:

Çocuk kıpkırmızı kesilirse an-lıyorum ki su sıcak; mosmor olursa soğuk."

REKOR Plâjda yanma rekorolarm-

dan bahsediliyordu. Neclâ: "Sizin, benim yanma

mız bir şey mi!" dedi. "Sühey lâyı görseniz! Plâjda mahsus hiç durmadan konuştu, dili de güneşten yandı..."

EMSALSİZ İki arkadaş arasında: "—Karımdan ayrılmağa ka-

rar verdim. Altı aydır benimle hi<; konuşmuyor.."

"—Vazgeç birader. Böyle kadın bir daha bulamazsın!"

İşin Kolayı Leylâ ile Siiheyla arasında:

—"Nişanlım beni çok seviyor: Her isteğimi alıyor."

— "Ya? Neci?" —"Hokkabaz."

tş Babaları akşam eve gelince

üç kızkardeşe sordu: —"Bu gün ne yaptınız ba-

kalım?' —"Ben tabakları yıkadım. " —"Ben kuruladım." —" Ben de kırıkları topla-

dım."

BAHANE Yıllardanberi bir kıza kur

yapıyor, her akşam evlerine gidip geliyordu.

Arkadaşı "Madem öyle; kızı alsana?" dedi.

"Ozaman akşamları kime gi-derim." KUSUR

Kadın kızına nisihat edi-yordu :

— Dikkat et kızım, varaca-ğın adam sakın bulaşıkları ba-ban kadar yavaş yıkayan cin-sinden olmsın!"

TEHLİKELİ YİYECEK Sıhhat hakkında bir konfe-

rans veriliyordu. Sözcü, bazı yiyecek maddelerinin zararla-rından bahsetmeye başlamıştı. Bir aralık:

— Meselâ, dedi, ııe kadar tehlikeli olduğunu bildiğimiz halde hepimizin bu gün olmaz-sa yarın muhakkak yiyeceği -miz şey nedir, biliyor musu-nuz?

Dinleyicilerden biri fısıltı halinde cevap verdi:

— Düğün pastası!

TÜRLÜSÜ Merhametli kadın, sokak

ortasında oturmuş ağlayan bir çocuğa yaklaştı:

— "Söylesene, yavrum. Niçin böyle ağlıyorsun?"

Çocuk kadının yüzüne bak-tı:

—"Başka türlüsü nasıl ağla-nır?"

UCUZ ŞEKLİ NEYMİŞ? Kadın plâstik ameliyatlar

yapan bir operatörün muaye* hanesine girerek;

— Burnumun biçimini kaça değiştirirsiniz? diye sorar.

Profesör, — 3000 liraya, diye cevap

verince kadın fena halde hid-detlenir.

— Rezalet, der bunun daha ucuz bir şekli yok mudur?

Operatör kapıyı açmak için yerindenk alkarken tatlı bir seslec evap verir:

— Evet vardır. Sokakta yü-rürken bir elektrik direğine çarpmıya deneyiniz.

ESKİ BİR HATIRA Sinema dünyasının en meş-

hur dans yıldızı Fred Astaire' in evinde salonun bir duvarın-da küçük bir çerçeve asılıydı. Bu çerçevenin içinde sararmış, kâğıtta vaktiyle iş aramak için müracaat ettiği bir stüdyonun müdürlerinden biri tarafından yazılan şu sözler okunmakta-dır. "Fred Astaire adlı aktör hakkında: Tamamen kabiliyet-siz. saçları dökülüyor, biraz dans etmesini biliyor, fakat işe yaramaz!"

Halbuki bu gün, ilerlemiş yaşına rağmen, Fred Astire. bir tek film için bizim parayla bir milyon lira almaktadır.

KİBRİSİN İKİYE TAKSİMİ

(Birinci sayfadan kalan)

Fakata şimdi Lord Radcliffe anayasa tasarısı kabul edilir ve adanın bölünmesi on, onbeş yıl sonraya tehir edilirse işte bizim için tehlike bu zaman içerisinde başgösterecek ve Türk cemaatı en kısa bir za-manda mahvedlecektir. Bu korkunç neticenin önlenebilme si için de, adanın ikiye bölün-mesi hususunda Türk hüküme-tinin sür'atle faaliyete geçmesi ve müsbet bir karara varması lüzumuna inanıyoruz. Kanaa-timizce Lord Radcliffe anaya-sa tasarısı reddedilmeli ve he-men Adanın ikiye bölünmesi mevzuu tahakkuk ettirilmeli-dir.

Bilindiği gibi İşçi Partisi mu halefeti Kıbrıs meselesini Yu-r nanstan lehine desteklemekte-dir ve bu hususta bir de karar alınmıştır. Muhafazakâr parti iktidardan düştüğü ve yerini İşçi Partisi aldığı zaman bizim için korkunç facialar doğacak ve Türk cemaatı en kısa bir zamanda çoğunluğuna insaf ve mrhametine terkedilecektir. İşte bu faciannı hemen önlen-mesi ve Kıbrıs meselesinin Muhafazakâr Parti iktidarda olduğu bu devrede kat'i suret-te halledilmesi icabetmekte-dir.

BOZKURT

AÇIK GÖZLÜLÜK Antika meraklısı anlatıyor-

du: —; "Bir gün, belki yine ente-

resan şeyler bulabilirimdiye Sam Coken'in dükkânına uğ-ramıştım. Beni tatmin edecek değerde bir şey görmeyince çıkmağa hazırlanıyordum, ki birden kşöşedebir kedinin sü-dünü içtiği eski bir tas gör-düm. Bir bakışta bunun gayet kıymetli bir antika olduğunu da anlamıştım. Birden içime belki bunun değerini Sam bil-miyordur diye bir ümit geldi ve sordum:

—"Güzel bir kedin var, aca-ba onu bana satabilir misin?"

— "Beş dolara satıyorum za ten."

Beş doları verip kediyi kolu mun altına sıkıştırdım ve çıkar ken lâkayıt bir eda ile:

— Tası da götürüyorum, herhalde kedi ona alışmıştır dedim:

Sam: — "Maalesef onu size vere-

mem" dedi. "öyleyse parasını vereyim." "Hayır satmam da. " '—Ama bu gülünç bir şey

Sam" diye İsrar ettim, "böyle eski bir tası ne diye saklıyor-sun?"

Sam: — "Çünkü bu antika tas ba-

na tam 139 tane kedi sattırdı da onun için" diye cevap ver-di.

NEDEN VAZGEÇMİŞ? Çok içen bir adam olduğu

halde nasıl olup ta böyle bir denbire içkiden vazgeçebildiği ne hayret etmişlerdi.

— Anlatayım dedi. Geçen bayram kaynanam bize gelmiş ti. hatırlıyor musunuz?

— Evet hatırlıyoruz, dedi '| ler.

İşte o gün kapıyı açtığım & man onu üç görmüştüm, onda» sonra içkiden vazgeçtim.

M AA D TARAFINDAN SA VİSAL ORTAMA